bugün

hayal kırıklığının en büyüklerinden birisidir. çok sevilen ve değer verilen bir arkadaş ise, uzun bir süre boşluk ve güvensizlik hissi verir insana.
mide bulantısına neden olabilir, ortam derhal terkedilmeli, soluklanılan bir yerde yaşanılan her şey gözden geçirilmeli verilecek en büyük ceza ise asla konuşmamak olmalıdır. sonuçlarına bağlanabilecek kötü durum.
herkesin gerçek yüzünü saklayacakları maskelere sahip olduğunu bilenler ve kendinden başka hiçkimseye güvenmeyenler için şok etkisi yaratmayacak durumdur.
seneler sonra gerçek yüzünü gördüğün arkadaşının senelerdir götüne bakıyorsun demektir.
-örnektir para ile satılmaz-
evleri yan yana, sıraları yan yana 13 yıl geçmiş 100lercesi 5 kuruşa satılmaya adım adım yaklaşan sözde dostluğa.

ilkokulun mavi önlüklü zamanlarında tanıdım onu, o zamanlar dostluğun tanımı ip atlamadan önce seçilecek eşinin ben olmasıydım, ya da beslenmede ki kek ile börek takası. ayrıntılarında sayısız gün ve anının saklı olduğu uzun seneler geçti.

13 yılın gururu vardır dik omuzlarımda, babam ölmüş, param kalmamış. fark eder mi 13 yıllık dostluğun gidişatında? ve hiç ihtiyaç duymamışım bir başkasının ne arkadaşlığına ne de dostluğuna. yetiyordu adı, neye ihtiyacı olursa kalbimin.

üzerinden 5 yıl geçip ilk gün gibi hatırlanan andır:

fakir ama gururlu pijamalarımla gitmişimdir evine, o gece dost yanında uyunacaktır.
oturur bilgisayarının başına başlar ona gelen mailleri okumaya, hani dostuz ya tabi, bende olurum yanında beraber okuruz sırayla; uzunca yazılmıştır herhangi bir adam tarafından, onda 2 bende 2 toplam 4 göz aynı anda başlar şu satırlayı okumaya:

"en iyi dostum dediğin aci ama gercek için: ona acıyorum hiç arkadaşı yok, parası yok, kimse sevmez onu demen doğru mu?" çocukta sayılmazdık hani 20'yi aşmmıştık 13 yıllı dost sandığım hayatta.
küçükken tanımışsınızdır ama yüz hatları oturmadığı için onun gerçek yüzü sayılmaz. yıllar sonra görürsünüz ve bu onun gerçek yüzüdür.. *
(bkz: ezel)
sonunda bakmayı akıldebilmemizin ödülüdür.