bugün

üçüncü köprüye isim arayan politikacılarımızın belki de koyabilecekleri isimlerdendir;

doğu'nun erken bilinciyle, anadolu'nun gerçek bir kültürel köprü olduğu fikri azıcık destekçi bulsa anadolu köprüsü denebilir.

ancak anadolu kelimesinin analar dolu vatan sözcüklerinden değil de yunanca'daki doğu anlamına gelen anatolia sözcüğünden geldiğini bilirlerse bu köprüyü savunanlar artık eskisi kadar güçlü biçimde duramayabilirler bu projenin ardında. oysa sadece bu anlamı bile aslında onu anlamlı bir köprü ismi yapmaya yetebilir. yani doğu köprüsü... ne güzel.

biraz vefa, azıcık utanç duygusu ve yeterince tarih bilincine sahip olunabilseydi belki mimar sinan köprüsü denebilirdi;

biraz özgüven ve gerçek tarih bilinci olsa örneğin cesurca bizans köprüsü denebilirdi;

böylece sembolik bir adım atarak "tüm roma imparatorluğunun ve devamı bizansın koca mirası benden sorulur", "bu köprüden geçen er kişi bir uygarlıklar başkentine girer" demiş olurduk;

belli ki avrasya köprüsü denecektir ya da istanbul köprüsü... ve çok da kötü olmayacaktır.

ama hepimiz daha iyilerine layık iken...