bugün

mabedim,
tüylerim diken diken ,
yüreğim koca bir balon sanki patladı patlayacak.
sesim titriyor her ismini söylediğimde,
ve kanım kaynıyor anılarımızı düşündükçe,
çok özleyeceğim kapında titrediğim günleri,
çok özleyeceğim bilet kuyruklarını,
ve eski açığı,
sevgilimden ayrılırken bile bu kadar duygusallaşmadım ben,
hoşçakal...
Yarın sadece renkler uğruna ( bakın takım demiyorum ! ) yerimi alıp , son kez maç izleyeceğim ikinci evim.
yarın akşam son kez eski açıkta olacağız. düşündükçe ağlayasım geliyor. maç öncesi davullarla beraber carrefour'un önünde içtiğimiz günler, bordeaux'u yendiğimiz maç. 20.45 şampiyonluk. off off daha niceleri.

çok özleyeceğiz çoook.
bugün metrobüste 2 gencin sanırım hatıra amaçlı kendisinden kurtardıkları 2 adet tribün koltuğuyla yolculuk ettiği, stat.
ya biz sami yen de neler yaşadık. o soğukta eserken hava, galatasarayımızı desteklemekten hiç çekinmedik. kar demedik. soğuk demedik. güldük , ağladık. tamam yeri geldi koltukta attık. haklısınız yanlıştır. ama biz o stadyumda büyüdük. yıkmasınlar orayı. müze olsun. türkiye futbol tarihinin en büyük başarılarına tanıklık etti o stad. evimiz orası bizim. metrobüsle her yanından geçişimde içimden haykırırım "her zaman her yerde , ali sami yen'de , en büyük sensin alemde" diye . ne anılarım canlanır her yanından geçtiğimde, adını duyduğumda. yıkmayın orayı. ama malesef bu isteğim imkansız biliyorum. yıkmak için her darbeyi vuracaklarında benimde yüreğime vuracaklar. **

edit: buna bile bir kusur bulan * arkadaşım. senin ali sami yen stadyumunda anın olmayabilir. galatasaraylı olmayabilirsin. ya da sevmeyebilirsin. ama gelip benim acıma, yasıma kusur bulamassın! ***
dünyanın en güzel atmosferini barındıran, yaklaşık yarım asırlık vazifesini yerine getirmiş olan, seni çok özleyeceyim denilesi stad.
ne demiş maldini. "bana kimse burda sadece 25.000 kişi olduğuna inandıramaz".
kendi evim yıkılıyormuş gibi şerefsizim.. elveda cehennem.. elveda anılarımın başkenti.. elveda bitmeyen sevdamın şahidi.
bugün son kez taraftarının huzuruna çıkacak olan mabet. sadece galatasaray için değil, türk futbolu için çok önemli bir stad olduğunu inkar etmek yanlış olur diye düşünüyorum. birçok avrupa maçının kazanıldığı, milli takımın önemli galibiyetler aldığı, sayısız önemli konserin ve organizasyonun yapıldığı bu stad yarın son kez bir maça tanıklık edecek. birçok kez bu stada gittim ve keşke kapanış maçına da gidebilseydim. birçok zaferin kazanıldığı bu stad artık zamanını doldurmuştu aslında. ilk olarak 1964'te maç oynanmış. birçok kez yenileme çalışmaları yapıldı ama tabii ki bu yenilemelere rağmen yeterince modern hâle getirilemedi. nasıl olursa olsun böylesine önemli bir stadın yıkılması çok üzücü. alınan zaferler, yaşanan anılar ve birçok farklı şey daha. işte o zaferlerden bazıları:

9 kasım 1988 galatasaray neuchatel maçı: şampiyon kulüpler kupası'nda ilk maçta neuchatel xamax 3-0 kazanınca kimsenin turla ilgili umutları kalmamıştı. ama galatasaray evinde maça iyi başlayarak 19. dakikada uğur tütüneker'in golüyle 1-0 öne geçti. sonra tanju çolak 54. dakikada skoru 2-0'a getirdi ama bu yeterli değildi. 77. dakikada tekrar uğur tütüneker golü atarak 3-0 yaptı ekoru. dakikalar 80'yi gösterirken tanju çolak süper bir golle çeyrek finalin kapılarını galatasaray'a açtı. son golü de 89. dakikada tanju çolak attı ve skor 5-0'a geldi.

3 kasım 1993 galatasaray manchester united maçı: 20 ekim 1993 manchester united galatasaray maçı 3-3'lük eşitlikle sona ermişti. galatasaray da turu geçebilmek için iyi bir avantaj yakalamıştı. ama manchester'lı oyuncular maçın çok kolay geçeceğini düşünüyorlarmış. maç öncesinde galatasaray'lı oyunculara küçümser gözle baktıklarını söylüyor arif erdem. o açıdan bakınca sadece bir maç değil aynı zamanda bir gurur mücadelesiydi de. galatasaray galip gelemedi ama yenilmedi de. maç 0-0 sona erince galatasaray manchester united'ı kupadan elemiş oldu.

23 kasım 1994 galatasaray barcelona maçı: savunmanın basit bir hatasını iyi değerlendiren romario de souza faria skoru deplasman ekibi lehine 1-0'a getiriyor. ikinci yarıda arif erdem ceza sahası içinde yerde kalınca hakem penaltı noktasını gösteriyor. topun başına gelen hakan şükür henüz 23 yaşında. hakan, penaltı vuruşunu gole çeviriyor ve türk futbol tarihinin en önemli anlarından biri yaşanıyor. barcelona gibi bir takıma gol atmak çok büyük bir olay çünkü. sonra arif erdem kaleye aşırtmalık bir top gönderiyor, kaleci topu tutmasına rağmen topla birlikte kaleye giriyor ve bir türk takımının şampiyonlar ligi'ndeki ilk galibiyeti geliyor.

30 eylül 1998 galatasaray athletic bilbao maçı: şampiyonlar ligi'nde gruplarda galatasaray'ın oynadığı ikinci maç. perde, 16. dakikada okan buruk'un attığı golle açıldı. gheorghe hagi, oldukça uzak bir mesafeden frikik kullandı, kaleci topu kontrol edemedi ve ondan dönen topu okan tamamladı. ama golün sevincini yaşayamadan ismael urzaiz skora eşitliği getirdi. tam da maç böyle bitecek diye düşünmeye başladığımız anda gheorghe hagi o efsane golünü atarak galatasaray'a galibiyeti getirdi. bu golün yanında sabri ugan'ın gol sevinci de unutulmazlar arasına girmiştir.

3 kasım 1999 galatasaray ac milan maçı: uefa şampiyonluğu yolundaki en önemli maçlardan birisi. bir başka mucize. galatasaray'ın yoluna uefa kupası'nda devam etmesi için kazanmak zorunda olduğu bir maçtı. ama maçın 20. dakikasında ac milan 1-0 öne geçti. daha sonra kaleci christian abbiati'nin kornerden gelen topu ıskalamasını iyi değerlendiren carlos alberto oliveira capone skoru 1-1'e getirdi. ancak 51. dakikada federico giunti'nin golü hayalleri yıkmıştı. 86. dakikada ise hakan şükür, ergün penbe'nin yaptığı ortada kafa vuruşunu ağlara yollayarak tekrar umutları canlandırdı. maçın son dakikasında ümit davala sağ kanattan ortayı yaptı. topa yükselmek isteyen hakan şükür yerde kalınca hakem penaltıyı verdi. topun başına ümit davala geldi ve kaleci abbiati'yi ve topu farklı köşelere yollayarak galatasaray'a uefa kupası'nın yolunu açtı. o gol anında tribünlerin sevinci unutulmazlar arasındadır.

9 aralık 1999 galatasaray bologna maçı: ilk maç 1-1 sona ermişti. ali sami yen stadyumu'nda son derece coşkulu bir seyirci vardı. maçı anlatan ercan taner ise televizyon başındakileri de heyecanlandıracak bir şekilde anlatıyordu maçı. ilk düdüğün çalınmasından sadece 5 dakika sonra okan buruk'un sağ kanattan verdiği pasta hasan şaş harika bir şut attı ve galatasaray'ı 1-0 öne geçirdi. ancak 8. dakikada nicola ventola taraftarı yıkan golü attı: 1-1. maçın böyle bitmesi, uzatmaların oynanacağını işaret ediyordu. ama daha oynanacak 82 dakika vardı. galatasaray 29. dakikada emre belözoğlu'nun pasında ümit davala ile golü bularak bir kez daha avantajlı duruma geldi. ancak özellikle 2. yarıda oyunun hakimi bologna'ydı. ciddi gol pozisyonlarına girmelerine rağmen golü bulamadılar ve galatasaray maçı 2-1 kazanarak bir üst tura çıktı. bir sonraki rakip ise real mallorca'ydı.

23 mart 2000 galatasaray real mallorca maçı: 16 mart 2000 real mallorca galatasaray maçı galatasaray'ın 4-1'lik üstünlüğüyle sona ermişti. atılan 4 golün 3'ü aşırtma golüydü. galatasaray turu büyük ölçüde garantilemişti. ama real mallorca'yı istanbul'da da yenmek gerekiyordu. galatasaray gerekeni yaptı ve carlos alberto oliveira capone'nin ve hakan şükür'ün golleriyle ispanyol ekibini 2-1 mağlup etti. böylece galatasaray uefa kupası'nda yarı finale kalmıştı. aynı zamanda bu galibiyetle birlikte ilk kez bir türk takımı bir ispanyol takımını elemiş oldu. galatasaray'ın sonraki rakibi ise leeds united olacaktı.

6 nisan 2000 galatasaray leeds united maçı: uefa kupası yarı final ilk maçı. maçtan önce iki leeds united taraftarı hayatını kaybedince çok gerilimli bir maç oldu. karşılaşma golle başlamıştı. 13. dakikada sol kanattan arif erdem'in ortasına hakan şükür kafayı vurdu ve skor 1-0'a geldi. 44. dakikada ise ceza sahasında yaşanan karambolde carlos alberto oliveira capone topu filelere gönderdi ve galatasaray'a finalin kapıları açıldı.

12 eylül 2000 galatasaray monaco maçı: galatasaray maça fırtına gibi başlayıp mario jardel'in golüyle 1-0 öne geçti. ama golde en önemli payı hakan ünsal'a vermek lazım belki de. son derece güzel bir asist yapmıştı jardel'e. sonra dakikalar 29'u gösterdiğinde gheorghe hagi tarif edilmesi son derece zor olan bir gole imza attı. spiker de aynı şeyi söylüyordu zaten. ilk yarı galatasaray'ın 2-0'lık üstünlüğüyle sona erdi. ancak ikinci yarıda shabani nonda'nın golüyle fransız ekibi farkı bire indirdi. ardından da marco simone'nin penaltı golü ile maça beraberlik geldi. ancak 80. dakikada hakan ünsal'ın sol kanattan yaptığı ortaya kafayı vuran carlos alberto oliveira capone galibiyeti müjdeliyordu ve maç galatasaray'ın 3-2'lik galibiyetiyle bitti.

7 mart 2001 galatasaray ac milan maçı: gheorghe hagi topu kalecinin üzerinden aşırtarak harika bir gole imza atmıştı. 87. dakikada mario jardel kaleciyle karşı karşıya kaldı ve topu filelere yolladı. işte o gol, galatasaray'ın şampiyonlar ligi'nde çeyrek finale çıktığını işaret ediyordu. yedek kulübesindeki oyuncular, tribünlerdeki taraftarlar ve televizyon başındakiler sevinçten çıldırmıştı.

3 nisan 2001 galatasaray real madrid maçı: 33. dakikada luis figo sağ kanattan serbest vuruş kullanıyor ve ceza sahası içinde ivan helguera rahatça yükselip kafayı vuruyor, top ağlarda: 0-1. golden sadece 10 dakika sonra claude makelele kaleci claudio taffarel ile karşı karşıya kalıyor ve topu rahat bir şekilde filelere yolluyor: 0-2. ilk yarı deplasman ekibinin üstünlüğüyle sona erince staddaki taraftarlar şok oluyorlar. ama galatasaray 2. yarıya daha iyi başlıyor ve 47. dakikada hasan şaş yerde kalınca pierluigi collina penaltı noktasını gösteriyor. o anda taraftarların içini bir umut kaplıyor. penaltı için topun başına geçen ümit davala iker casillas'ı ve topu ayrı göşelere yolluyor: 1-2. sol kanattan fatih akyel topu getiriyor, ceza alanına girer girmez topu hasan şaş'a çıkarıyor ve hasan da skoru eşitliyor: 2-2. sol kanattan yine fatih akyel getiriyor topu, ceza sahasına harika bir orta yapıyor ve mario jardel şık bir kafa vuruşuyla topu filelere yolluyor: 3-2. ilk yarıda kötü oynayan galatasaray ikinci yarıda müthiş bir geri dönüş gerçekleştirerek real madrid'i 3-2 yeniyor.

26 şubat 2009 galatasaray fc bordeaux maçı: uefa kupası 3. tur ikinci maçı. henüz 14. saniyede fernando jose da silva freitas meira'nın hatası sonrasında david bellion'un golü tam anlamıyla bir şok yaşatmıştı. 42. dakikada arda turan topu iğne deliğinden geçirdi ve taraftarı umutlandırdı: 1-1. 44. dakikada galatasaray tarihindeki en güzel gollerden birisi geldi. golün adı harry kewell'dı. 65. dakikada sahneye yine arda turan çıktı ve skor 3-1'e gelmişti. taraftar zafer şarkıları söylüyordu. ama bu, takımın rehavete girmesine yol açınca 73. dakikada marouane chamakh sahneye çıktı ve 3-2 yaptı skoru. galatasaray bu gol sonrasında panikleyince 75. dakikada fernando cavenaghi, emre aşık ile morgan de sanctis arasında yaşanan anlaşmazlığı iyi değerlendirip skoru 3-3'e getirdi. zafer şarkıları söyleyen taraftar bir anda susmuştu. ve maçta dakikalar 89. gösteriyordu. "o vuruşu kim yapsın?" diye sorsanız en son söyleyeceğim kişi sabri sarıoğlu olurdu herhalde. ama öyle bir şut çekti ki bir anda onu kahraman yaptı. hele gol sonrası yedek kulübesine koşuşu unutulmazdı. ali sami yen stadyumu bir diğer zafere/mucizeye tanıklık ediyordu.

edit: katkılarından dolayı shaqmarion'a teşekkürler.
veda ne acı bir söz.düşünmek istemiyorum,böyle birşeyin gerçekleşeğine inanmak istemiyorum ama malesef gerçek.hayatımda gittiğim ilk stad,bana inanılmaz güzel ve muhteşem görünen stad şimdi kapanıyor arkasında koca bir tarih bırakarak.keşke yıllar geçmeseydi keşke hiç eskimeseydi .
galatasarayımın nice devleri dize getirdiği, mazisi çok eskilere dayanan mabedi. ama ölmeyecek bu stadın ruhu. türk telekom arena'da devam edecek, ali sami yen adı, "cehennem" ünvanı. avrupalı takımların korkulu rüyası olmaya devam edecek.
--spoiler--
gitme dur ne olursun,
gitme kal yalan söyledim.
doğru değil ayrılığa daha hiç hazır değilim
aramızda yaşanacak yarım kalan birşeyler var
gitme dur daha şimdiden deliler gibi özledim...
--spoiler--
bu gece son.
Bu akşam son kez tepineceğimiz yer, sonra zafer bayraklarımızı alıp yeni başarılara gideceğiz.
galatasaray kulübünün vefasızlığı sonucu yıkılacak olan stadtır.
bu akşam son kez içinde bulunacağım mabedimiz.

seni yıkacak dozerin...
Elveda Ali Sami yen , Merhaba Aslan Tepe
http://www.youtube.com/watch?v=6U-Ufl-r8gI
(bkz: eski açık veda desene)
türk futboluna en leri ve ilkleri yasatan takımın ev sahipligini yapan cehennem. yepyeni mükemmel bir stada gececek olmanın verecegi heyecan mutlugun yerine insanların samiyenin yıkılacak olmasına daha cok üzülmesi ve bunun bu kadar uzun süren ve duygulu bir atmosferde sürekli sile getirilmesi her halde dünyada tek tir. her zaman ilkler yasatan samiyen gene ilkleri yasatacak bu aksam...
hayatım boyunca 2 kere içerisinde maç izlediğim stad'tır. ikisi de 1988-90 arasıydı ve fenerbahçe ve beşiktaş maçlarıydı. sisli puslu hatırlarım. ayrıca en son izlediğim (tv.'den) en zevkli maç bordeaux maçıydı...
avrupa'da en korkulan deplasmanlardan olmuştur hep. bir çok dev yenik ayrılmıştır bu stad'tan. ama ben inanıyorum ki onun bu görevini türk telekom arena üstlenecektir bundan sonra. aşağıdaki sözlerin benzerleri orası içinde söylenecektir ;
-- alıntı --
kezman "biz zaten o stadtan galip çıkabileceğimize inanmıyorduk."

maldini:"kimse bana burda 25 bin kişinin olduğuna inandıramaz"

p.nouma:"bana hep ali sami yen'den bahsettiler"

hagi:"bu seyirci ölüyü diriltir''

tf1 fransiz tv:" paris ali sami yen cehenneminden nasıl cıkacak"

corriara della sport: "milan, dikkat et orası hala cehennem'

davids : (juve macından sonra) :"bizde böyle taraftar olsa hiçbir takım karşımızda duramaz"

leeds'li futbolcular : "hello hell,we're leeds united"

berliner morgenpost : "futbolun sadece futbol olmadigini ali sami yen stadinda anladim"

collina :"bu cehennemi çok seviyorum"

almanlar: hexenkessel(cadikazani) , höhle des löwen(aslanin magrasi)

tuttosport:"yine cehenneme gidiyoruz"

la gezetta:"şeytanın evi"
-- alıntı ---
(bkz: ilker yasin)
(bkz: aglamak istiyorum sayin seyirciler)
nice şampiyonlukların zaferlerin mekanıdır. nice efsaneler ayak basmış, nice kendisini büyük sananlara golleri atmışlardı. hoşçakal ali sami yen. bu kalp seni unutur mu?
bu gece dile gelip konuşacaktır.
--spoiler--
adnan! mezarlarınıza tüküreceğim!
--spoiler--
13 yaşından beri bilfiil maçlarına arkadaşlarımla gittiğim son 7-8 sezondur kombine sahibi olduğum iyi kötü her haline tanıklık ettiğim tapınak yuva. bugün gözlerim şişene kadar ağlarım. 8 saat önce girdiğimiz sparta prag maçına gider gibi giderim. tün paramızı karaborsaya verip çıkışta polisten yol parası istediğimiz anı hatırlarım. o destanları hatırlarım başka hiçbir takımın taraftarına nasip olmayan. yukarıda bir arkadaş en doğrusunu söylemiş. evim yıkılsa bu kadar üzülmezdim ev geri gelir mabed asla geri gelmeyecek.
(bkz: şimdi sen gidiyorsun ya herkes sana benzeyecek)
(bkz: insanı üzen vedalar)