bugün
- icardi190519
- fettullah gülen'in ölmesi10
- dinci geri zekalılar ile insanlığın mücadelesi17
- sokak hayvanları uyutulacak74
- kızlar kendi aralarında ne konuşuyor13
- online 28 yazar şu an ne yapıyor16
- neden yazarlık yapıyorsunuz15
- bir kadın nasıl susturulur27
- yaya geçidinde kendini yola atan alman11
- 24 mayıs 2024 panathinaikos fenerbahçe beko maçı16
- türk kızlarındaki zenci merakı15
- menzilcilerin gay gay hareketleri13
- namaz kılan kemalist fayda görür mü10
- bir kadına söylenebilecek en güzel iltifat20
- iremga'yı taşlamak17
- mert hakan yandaş20
- türkiye fakirse halk neden obez37
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor28
- istanbul'a taşınmak isteyenler için tavsiyeler9
- lise eteğini saklayan hatun13
- karşı cinste çekici gelen özellikler14
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı16
- putine bir savaş taktiği ver12
- ideal erkek boyunun 195 olması16
- ameliyatla erkek oldum soruları alayım19
- rüyada olduğunu fark etmek8
- zalbert kızsa kanıtlasın11
- hayırlı cumalar9
- türk kızları neden gülümsemiyor14
- biontech aşısı olan insan9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması9
- iran cumhurbaşkanının cennete girişi12
- geldi yine deli9
- sokak köpeklerini çin'e ihraç etmek12
- türk erkeklerindeki iğrenç detaylar15
- beşiktaş ın fenerbahçe yi geçmesi12
- 23 mayıs 2024 beşiktaş trabzonspor maçı25
- e f e8
- aydinoglu bombala21
- bir erkek nasıl rahatlar15
- kocaeli de asansöre sıçan adam8
- 6 ayda yazılımcı olmak10
- mecidiyeköy metrosunda intihar eden kız10
- 23 mayıs 2024 ali koç basın toplantısı11
- bik bik için diktiğim etek17
- insan olmaya ceyrek kala8
- galatasaray13
- türkiyedeki rusların gövde gösterisi yapması11
Daha tam içeriğini bilmiyorum ama cansız maddelerden, canlı varlık nasıl oluşabilir?! Değişik...
Not: gerçi kuran’da topraktan yaratıldığımız söyleniyor ama bilemiyorum.
Not: gerçi kuran’da topraktan yaratıldığımız söyleniyor ama bilemiyorum.
canlı ile cansız arasında özünde ayrım olmadığını söyleyen görüş. abiyogenez kuramı evrim başlamadan önceki süreci inceler. yani nasıl oldu da bir cansızdan canlı dediğimiz şey meydana geldi bunu sorgular ve ilgili sorulara bir takım yanıtlar aramaya çalışır. çok da güzel temellere ve detaylara sahiptir. uzun uzun burada yazamam fakat bir üst entrydeki makalede kısaca güzel bir şekilde bilale anlatır gibi anlatılmış. yine de benim için tam anlamıyla tatmin edici olmayan bir kuramdır. öte yandan geliştirilebilir bir kuramdır. bu yazıyı okuyan meraklı bir araştırmacı olarak bahsettiğim süreçlerle ilgilenip kutsal bir dokunuş ile her şeyin değiştiği fikri hakkında şüphelerin varsa kurama bir göz atmanı tavsiye ederim. beni tam tatmin etmiyor fakat seni edebiliyorsa bunun sebebini ya da sebeplerini de öğrenmek isterim. bu konuda bilgi alışverişine her daim açığım.
saçına yağ sürme bit olur diyen angutlar da bu ekoldendir.
çökmüştür.
Panspermia kuramından başka hiçbir yanı mantıklı gelmeyen hipotez.
sıkı bir evrimci olan Sir Fred Hoyle'un ''bir hücrenin tesadüfen oluşması ihtimali, bir hurdalığa vuran kasırganın bir boeing- 747 oluşturması olasılığı ile eşdeğerdir'' diyerek eleştirdiği teori.
''olması 0'a yakın'' denmiş. hayır, olması imkansız.
efendim, dindarların ateistlere karşı son kalesi diye bir şey yok. ateist güdümündeki bilim insanlarının, son 100 yılda ortaya attığı iddialara bakınız. evrim sonucu oluşan 'körelmiş organların' sayısının 200'lerden 10'lara kadar düştüğünü gözlemlersiniz. evrimin kendisine temel aldığı prensipler, darwin'den 1000 sene önce islam dünyasında tartışılıyordu zaten. farklı jeokimyasal süreçlerde farklı canlıların oluştuğu, adaptasyonlarla tür içi çeşitliliğin sağlandığı, canlılar arası ara formların olduğu gibi iddialar, islam coğrafyasında tartışıldı ve çözümlendi. sonra darwin diye bir adam geldi, o evrim teorisini müslümanlardan aldı, içine de sıçtı affedersiniz, kendi yapmış gibi sundu. yok efendim dinozorun kolu analog organmış, analog organı kuşa benziyormuş; dinozordan kuş gelmiş de bilmem ne de... farazi konuşuyorum. buna kim inanır?
islam dünyasındaki tekamül görüşü, canlıdan canlının meydana gelmediğidir. nasıl oluştuğu konusunda günümüzdeki evrim teorisine benzer görüşler vardır.
evrimin bilimsel olan tek dayanağı, insanın ''mükemmel yaratıldığı'' argümanına karşı olarak getirdiği 'körelmiş organ' tanımlamalarıdır ki, bunların sayısının 200'den 10'a düştüğü baz alınırsa, gelecek 50 sene içerisinde evrimin bir geleceği olmadığını öngörmek zor bir şey değil.
''olması 0'a yakın'' denmiş. hayır, olması imkansız.
efendim, dindarların ateistlere karşı son kalesi diye bir şey yok. ateist güdümündeki bilim insanlarının, son 100 yılda ortaya attığı iddialara bakınız. evrim sonucu oluşan 'körelmiş organların' sayısının 200'lerden 10'lara kadar düştüğünü gözlemlersiniz. evrimin kendisine temel aldığı prensipler, darwin'den 1000 sene önce islam dünyasında tartışılıyordu zaten. farklı jeokimyasal süreçlerde farklı canlıların oluştuğu, adaptasyonlarla tür içi çeşitliliğin sağlandığı, canlılar arası ara formların olduğu gibi iddialar, islam coğrafyasında tartışıldı ve çözümlendi. sonra darwin diye bir adam geldi, o evrim teorisini müslümanlardan aldı, içine de sıçtı affedersiniz, kendi yapmış gibi sundu. yok efendim dinozorun kolu analog organmış, analog organı kuşa benziyormuş; dinozordan kuş gelmiş de bilmem ne de... farazi konuşuyorum. buna kim inanır?
islam dünyasındaki tekamül görüşü, canlıdan canlının meydana gelmediğidir. nasıl oluştuğu konusunda günümüzdeki evrim teorisine benzer görüşler vardır.
evrimin bilimsel olan tek dayanağı, insanın ''mükemmel yaratıldığı'' argümanına karşı olarak getirdiği 'körelmiş organ' tanımlamalarıdır ki, bunların sayısının 200'den 10'a düştüğü baz alınırsa, gelecek 50 sene içerisinde evrimin bir geleceği olmadığını öngörmek zor bir şey değil.
orhanozturhan 'ın anlamadığı için tdk dan kelime bakarak aşağılayacağı araştırmaların ortak adıdır.
evrim den öncesidir. yolun başıdır, bir nevi sonudur aslında.
evrim den öncesidir. yolun başıdır, bir nevi sonudur aslında.
çoğu kez evrim teorisiyle karıştırılan konudur.
proteinler en küçük yapı taşları değildir , en küçük yapı taşları amino asitlerdir ve amino asitler
biokimya yöntemleri ile laboratuar ortamında oluşturulabilmektedir , bir nevi canlılığın en küçük yapı
taşı cansızlıktan gelmektedir
(bkz: miller deneyi)
evrim canlılığın nasıl başladığıyla değil nasıl ilerlediği ile ilgilenir , evrimcilere abiyogenez'in konusu içersinde olan
ilk canlı oluşumunu sormak saat tamircisine uçak motorunu sormak kadar saçmadır çünkü abiyogenez içinde onlarca farklı dalı bulunan başlı başına farklı bir bilim dalıdır.
proteinler en küçük yapı taşları değildir , en küçük yapı taşları amino asitlerdir ve amino asitler
biokimya yöntemleri ile laboratuar ortamında oluşturulabilmektedir , bir nevi canlılığın en küçük yapı
taşı cansızlıktan gelmektedir
(bkz: miller deneyi)
evrim canlılığın nasıl başladığıyla değil nasıl ilerlediği ile ilgilenir , evrimcilere abiyogenez'in konusu içersinde olan
ilk canlı oluşumunu sormak saat tamircisine uçak motorunu sormak kadar saçmadır çünkü abiyogenez içinde onlarca farklı dalı bulunan başlı başına farklı bir bilim dalıdır.
yaşamın cansız moleküllerden nasıl geliştiğini anlatan bilimmmmmmmmm bilim teorisidir.
yani bırakalım tanrıyı bir kenara hadi biraz bilimcilik oynayalım.
şimci tanrı yedi günde evreni yaratırken yok la dur bu değildi heh şimdi big bang oldu ya hacı, heh bizim dünya falan sıcaktı, sonra soğudu falan, ne zaman desem taaaaaaa 4,4 milyar yıl öncesi olmaya başlayan olaydır. kim mi diyo, bilim çevreleri uzlaştı hacı bu konuda. kaynak mı. "evidence from detrital zircons for the existence of continental crust and oceans on the earth 4.4 gyr ago". nature 409
şimdi hanım demir felam var ya senin taş gibi vücudun da heh işte onların izotopunun 2.7 milyar yıl öncesinin biyolojik canlılık bağlantısı olduğunu biliyoruz.
dünyanın oluşumunda rna'nın önemli bir ol oynadığını destekleyen unsurlar,onun hem bilgi depolama hem de (bir ribozim olarak) kimyasal reaksiyon katalizleme yeteneği,modern organizmalarda (dna biçiminde) genetik bilginin ifadesi ve muhafazasında bir araç olarak sahip olduğu önemli roller;dünyanın ilk oluşumundaki şartlara yakın şartlar altında onu oluşturan bileşiklerin (nükleotitlerin) kolayca kimyasal sentezinin olabilmesidir.
yani bırakalım tanrıyı bir kenara hadi biraz bilimcilik oynayalım.
şimci tanrı yedi günde evreni yaratırken yok la dur bu değildi heh şimdi big bang oldu ya hacı, heh bizim dünya falan sıcaktı, sonra soğudu falan, ne zaman desem taaaaaaa 4,4 milyar yıl öncesi olmaya başlayan olaydır. kim mi diyo, bilim çevreleri uzlaştı hacı bu konuda. kaynak mı. "evidence from detrital zircons for the existence of continental crust and oceans on the earth 4.4 gyr ago". nature 409
şimdi hanım demir felam var ya senin taş gibi vücudun da heh işte onların izotopunun 2.7 milyar yıl öncesinin biyolojik canlılık bağlantısı olduğunu biliyoruz.
dünyanın oluşumunda rna'nın önemli bir ol oynadığını destekleyen unsurlar,onun hem bilgi depolama hem de (bir ribozim olarak) kimyasal reaksiyon katalizleme yeteneği,modern organizmalarda (dna biçiminde) genetik bilginin ifadesi ve muhafazasında bir araç olarak sahip olduğu önemli roller;dünyanın ilk oluşumundaki şartlara yakın şartlar altında onu oluşturan bileşiklerin (nükleotitlerin) kolayca kimyasal sentezinin olabilmesidir.
cansız maddelerden, canlı maddelerin oluştuğunu, oluşabileceğini savunan teori. günümüz modern bilimi böyle bir sürecin imkansızlığına dikkat çekmekte ve evrimi başlatan sürecin de bağlı olduğu abiyogenez yadsınmakta. yani evrim hücreyi açıklamıyor, olan bir hücrenin evrimini savunuyor.
bu kendi kendine olan(!) hücre de öyle bir hücre ki bütün parçaları ve fonksiyonları ile aynı anda aynı yerde, hep birlikte olması gerekiyor ki hayatını devam ettirebilsin. işte abiyogenez de bu kompleks yapıyı indirgemeye çalışan ve imkansız olması hasebiyle şu an genel olarak evrimciler tarafından da güvenilmeyen teoridir. evrimci bilim insanları bu oluşumu "bilmiyoruz", "uzaylılar getirmiş olabilir", diyerek * gülünç duruma düşüyorlar.
pasteur bu teoriyi bitiren kişi olarak bilinir, miller konusuna hiç girmeyeceğim...
günümüzde "astrobiyoloji" olarak bilinen bir bilim dalı da, "uzaylıları" ve dünyamıza düşebilecek bir "canlı"yı araştırmada ve abiyogenezin de yeri doldurulmaya çalışılmaktadır.
bu kendi kendine olan(!) hücre de öyle bir hücre ki bütün parçaları ve fonksiyonları ile aynı anda aynı yerde, hep birlikte olması gerekiyor ki hayatını devam ettirebilsin. işte abiyogenez de bu kompleks yapıyı indirgemeye çalışan ve imkansız olması hasebiyle şu an genel olarak evrimciler tarafından da güvenilmeyen teoridir. evrimci bilim insanları bu oluşumu "bilmiyoruz", "uzaylılar getirmiş olabilir", diyerek * gülünç duruma düşüyorlar.
pasteur bu teoriyi bitiren kişi olarak bilinir, miller konusuna hiç girmeyeceğim...
günümüzde "astrobiyoloji" olarak bilinen bir bilim dalı da, "uzaylıları" ve dünyamıza düşebilecek bir "canlı"yı araştırmada ve abiyogenezin de yeri doldurulmaya çalışılmaktadır.
ortak atanın tesadüf sonucunda oluştuğunu savunan teori. abiyogeneze göre, uygun sıcaklık,nem ve diğer koşullarda canlının olması için gereken maddeler birleşmiş ve canlılık faaliyeti göstermeye başlamıştır. bilim insanları, canlının ilk genetik materyalinin rna olduğunu düşünmektedir.
üç ihtimali olan durum.
tanrı ol dedi ve oldu.
uzaylılar tohumu attı ve kaçtı.
oluşma olasılığı sıfıra oldukça yakın bir olay tesadüfen gerçekleşti.
dindarların ateistlere karşı son kalesi de diyebiliriz. gerçi evrim de o kaleyi tam yıkabilmiş değil. lakin şu gerçek var ki miller deneyinde üretilen amino asitler dışında, laboratuarda kendimiz bir canlılık oluşturamıyoruz. belki de hiç oluşturamayacağız. ama bilim bana asla asla dememeyi de öğretti o yüzden belki diyorum.
tanrı ol dedi ve oldu.
uzaylılar tohumu attı ve kaçtı.
oluşma olasılığı sıfıra oldukça yakın bir olay tesadüfen gerçekleşti.
dindarların ateistlere karşı son kalesi de diyebiliriz. gerçi evrim de o kaleyi tam yıkabilmiş değil. lakin şu gerçek var ki miller deneyinde üretilen amino asitler dışında, laboratuarda kendimiz bir canlılık oluşturamıyoruz. belki de hiç oluşturamayacağız. ama bilim bana asla asla dememeyi de öğretti o yüzden belki diyorum.
(bkz: biyogenez)
Canlıların cansız maddelerden meydana geldiğini savunan görüş.
güncel Önemli Başlıklar