bugün
- suriyeliler suriye'ye dönsün15
- sel felaketinin nedeni cehapedir10
- cumaya gidenlerin çok azalması12
- tilki ailesi9
- insana kendini kötü hissettiren şeyler13
- oksijensizsu10
- düşün ki o bunu okuyor14
- sözlük erkeğinden damat olmaz30
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar14
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı26
- çabuk vazgeçen insan10
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız12
- özgür özel10
- fatih terim'in yuhalanması16
- ayça tilki10
- icardi190521
- memesi küçük olmak14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi14
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge37
- adolf hitler9
- anın görüntüsü8
- ben bu davanın savcısıyım8
- ideal duş alma sıklığı8
- sözlük kızından gelin olmaz23
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- vatandaşlık farkı alan otel24
- nazar değdi sözlük12
- hamas bir terör örgütüdür23
- güne bir şarkı bırak10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- icardi1905 silik olsun kampanyası11
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim14
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır19
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim21
- sabah aç karnına içilen bira12
- alınan en güzel iltifat13
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
AHiRET: HESAP VERME BiLiNCi
iL : GENEL
TARiH: 05/12/2014
AHiRET: HESAP VERME BiLiNCi
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: inkâr edenler, kesinlikle diriltilmeyeceklerini ileri sürdüler. De ki: Hayır! Rabbime and olsun ki mutlaka diriltileceksiniz ve yaptıklarınızdan haberdar edileceksiniz.. Bu, Allah için çok kolaydır.[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Allah Rasulü (sav) şöyle buyuruyor: Akıllı kişi kendisini hesaba çeken ve ahiret için salih amel işleyendir. Aciz kişi ise arzularına uyup bir de Allahtan bağışlanma umandır.[2]
Kardeşlerim!
Her yeni eskir, her doğan ölür, her beklenen gelir Geleceğinden hiç şüphe olmayan ahiret, hesap vermek üzere tekrar diriltileceğimiz hayattır. O büyük ve mukadder olan günde, dünyada yapıp ettiklerimizin kaydedildiği amel defterlerimizi elimize aldıktan sonra adalet terazileri kurulacak ve hesap görülecektir. Dünya hayatında yapmış olduğumuz her hayrın mükâfatını göreceğimiz gibi, işlemiş olduğumuz her günahın da hesabı sorulacaktır. O gün, kitabında salih amel ve iyiliklerin ağır bastığı kimse kurtuluşa erecektir. Hayır adına tartıları hafif gelenlerse kendilerine yazık etmiş olduklarına bizzat kendileri şahitlik edeceklerdir.
Aziz Kardeşlerim!
iman esaslarından biri olan, çoğu defa Allaha imanla birlikte zikredilen ahirete iman, insanın sorumluluk bilinciyle hareket etmesini sağlar. Bu bilinçle hareket eden kimse dünya hayatında ilkesiz, sorumsuz bir şekilde asla hareket etmez. Âhirete iman etmek, insan hayatına tutum ve davranışlarına anlam katar, yön verir, değer kazandırır, varoluş amacını hep diri tutar. Bu inanç Allaha, topluma, aileye ve kendimize karşı olan sorumluluklarımızı layıkıyla yerine getirmemizi sağlar. Bizim her türlü tutum ve davranışımızdan haberdar olan bir Rabbimizin olduğunu, bütün amellerimizin kaydedildiğini ve bunlardan bir gün mutlaka hesaba çekileceğimiz şuurunu canlı tutar.
Ahirete inanan bir insan, hayatında her daim ölçülü ve tutarlı hareket eder. Kin, haset, düşmanlık, nefret gibi duygularını törpüler. Affetme, bağışlama, hoş görme gibi hasletlerini geliştirir. Bela ve musibetler karşısında sabırlı ve metanetli davranır. Huzuru ve mutluluğu, Allaha imanda ve Onun rızasını kazanabileceği amellerde arar.
Kardeşlerim!
Ahirete inanmak ve ona hazırlık yapmak, şüphesiz dünyayı ihmal etmek olarak da algılanmamalıdır. Nitekim Kerim Kitabımızda: Allah'ın sana verdiğinden (O'nun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu iste; ama dünyadan da nasibini unutma.[3] buyrularak hem bu dünya için hem de ahiret için çalışılması gerektiğine vurgu yapılmıştır. Dünya hayatı oyun ve eğlenceden ibarettir.[4] buyurulması, dünya hayatını kötülemek için değil, ahiret hayatının göz ardı edildiği bir dünya hayatının boş ve anlamsız olduğunu vurgulamak içindir. Aksi takdirde Yüce Allahın bizleri halife olarak yaratması, yeryüzünü bize emanet edip imarla mükellef tutması nasıl anlamlandırılabilirdi? Bizlerden istenen dünya kazanımlarına sahip olmamak değil, kazanımlarımızın esiri olmamaktır.
Değerli Müminler!
Huzurlu bir fert ve toplum olmanın yolu, ahirete yürekten iman etmekten geçer. Öyleyse gelin, ahirete iman bilinciyle hareket eden ve bu bilinç doğrultusunda yaşayan müminler olalım. Erdemi, ahlâkı, hak hukuka riayeti, başkalarına sevgi ve saygı göstermeyi, yaşadığımız her an vazgeçilmezimiz kabul edelim.
Hutbemi şu eşsiz dualarla bitirmek istiyorum:
Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru![5]
"Allahım! Ebedî yaşayacağım ahiret hayatımı benim için hayırlı eyle. Hayatımda her türlü hayrı ziyadesiyle ihsan eyle. Ölümümü de her türlü şerlerden muhafaza eyle"[6]
[1] Teğâbun, 64/7.
[2] Tirmizî, Sıfatul-Kıyâme, 2.
[3] Kasas, 28/77
[4] Ankebût, 29/64.
[5] Bakara, 2/201.
[6] Müslim, Dua, 71.
http://www.izmirmuftulugu.gov.tr/index.php?h=176
iL : GENEL
TARiH: 05/12/2014
AHiRET: HESAP VERME BiLiNCi
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: inkâr edenler, kesinlikle diriltilmeyeceklerini ileri sürdüler. De ki: Hayır! Rabbime and olsun ki mutlaka diriltileceksiniz ve yaptıklarınızdan haberdar edileceksiniz.. Bu, Allah için çok kolaydır.[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Allah Rasulü (sav) şöyle buyuruyor: Akıllı kişi kendisini hesaba çeken ve ahiret için salih amel işleyendir. Aciz kişi ise arzularına uyup bir de Allahtan bağışlanma umandır.[2]
Kardeşlerim!
Her yeni eskir, her doğan ölür, her beklenen gelir Geleceğinden hiç şüphe olmayan ahiret, hesap vermek üzere tekrar diriltileceğimiz hayattır. O büyük ve mukadder olan günde, dünyada yapıp ettiklerimizin kaydedildiği amel defterlerimizi elimize aldıktan sonra adalet terazileri kurulacak ve hesap görülecektir. Dünya hayatında yapmış olduğumuz her hayrın mükâfatını göreceğimiz gibi, işlemiş olduğumuz her günahın da hesabı sorulacaktır. O gün, kitabında salih amel ve iyiliklerin ağır bastığı kimse kurtuluşa erecektir. Hayır adına tartıları hafif gelenlerse kendilerine yazık etmiş olduklarına bizzat kendileri şahitlik edeceklerdir.
Aziz Kardeşlerim!
iman esaslarından biri olan, çoğu defa Allaha imanla birlikte zikredilen ahirete iman, insanın sorumluluk bilinciyle hareket etmesini sağlar. Bu bilinçle hareket eden kimse dünya hayatında ilkesiz, sorumsuz bir şekilde asla hareket etmez. Âhirete iman etmek, insan hayatına tutum ve davranışlarına anlam katar, yön verir, değer kazandırır, varoluş amacını hep diri tutar. Bu inanç Allaha, topluma, aileye ve kendimize karşı olan sorumluluklarımızı layıkıyla yerine getirmemizi sağlar. Bizim her türlü tutum ve davranışımızdan haberdar olan bir Rabbimizin olduğunu, bütün amellerimizin kaydedildiğini ve bunlardan bir gün mutlaka hesaba çekileceğimiz şuurunu canlı tutar.
Ahirete inanan bir insan, hayatında her daim ölçülü ve tutarlı hareket eder. Kin, haset, düşmanlık, nefret gibi duygularını törpüler. Affetme, bağışlama, hoş görme gibi hasletlerini geliştirir. Bela ve musibetler karşısında sabırlı ve metanetli davranır. Huzuru ve mutluluğu, Allaha imanda ve Onun rızasını kazanabileceği amellerde arar.
Kardeşlerim!
Ahirete inanmak ve ona hazırlık yapmak, şüphesiz dünyayı ihmal etmek olarak da algılanmamalıdır. Nitekim Kerim Kitabımızda: Allah'ın sana verdiğinden (O'nun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu iste; ama dünyadan da nasibini unutma.[3] buyrularak hem bu dünya için hem de ahiret için çalışılması gerektiğine vurgu yapılmıştır. Dünya hayatı oyun ve eğlenceden ibarettir.[4] buyurulması, dünya hayatını kötülemek için değil, ahiret hayatının göz ardı edildiği bir dünya hayatının boş ve anlamsız olduğunu vurgulamak içindir. Aksi takdirde Yüce Allahın bizleri halife olarak yaratması, yeryüzünü bize emanet edip imarla mükellef tutması nasıl anlamlandırılabilirdi? Bizlerden istenen dünya kazanımlarına sahip olmamak değil, kazanımlarımızın esiri olmamaktır.
Değerli Müminler!
Huzurlu bir fert ve toplum olmanın yolu, ahirete yürekten iman etmekten geçer. Öyleyse gelin, ahirete iman bilinciyle hareket eden ve bu bilinç doğrultusunda yaşayan müminler olalım. Erdemi, ahlâkı, hak hukuka riayeti, başkalarına sevgi ve saygı göstermeyi, yaşadığımız her an vazgeçilmezimiz kabul edelim.
Hutbemi şu eşsiz dualarla bitirmek istiyorum:
Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru![5]
"Allahım! Ebedî yaşayacağım ahiret hayatımı benim için hayırlı eyle. Hayatımda her türlü hayrı ziyadesiyle ihsan eyle. Ölümümü de her türlü şerlerden muhafaza eyle"[6]
[1] Teğâbun, 64/7.
[2] Tirmizî, Sıfatul-Kıyâme, 2.
[3] Kasas, 28/77
[4] Ankebût, 29/64.
[5] Bakara, 2/201.
[6] Müslim, Dua, 71.
http://www.izmirmuftulugu.gov.tr/index.php?h=176
güncel Önemli Başlıklar