31 temmuz 2008 manavgat orman yangini

yangın güzergahında 5 yıldızlı otellerin açılmasına sebep olması imkansız olan yangındır. zira alan sahile yakın değil, dağlık bölgededir.

31 temmuz'da saat 15:30 sıralarında başlamıştır, poyrazın etkisi ile hızla büyüküştür, havadan müdahale ise orman bakanlığımızın müthiş(!), dahiyane(!), eşsiz(!), über(!) orman yangını politikası neticesinde yangın uçakları yetersiz olmasından ve istanbul'dan gelmesi dolayısıyla havadan müdahale yaklaşık 15 saat sonra gerçekleşmiştir.

yangın söndürme uçakları konusunda yangınların olduğu bilindiği halde hiçbir önlem almayan, hiçbir politika üretemeyen veysel eroğlu gibi sadece yangının gerçekleştiği alanda "inceleme" yapmayı becerebilen bir bakan başka bir ülkede olsa, çoktan istifa etmişti. önce mersin yangını, şimdi de antalya. 2 yangının da ortak özelliği havadan müdahalelerin geç başlamasıdır. uçakların yetersiz olması, olanların da ormanların yoğun olduğu bölgelerde değil istanbul ve civarında olması büyük bir hatadır üstelik göz göre göre neredeyse kasıtlıca yapılmış yanlıştır.

insanlar bir taraftan fidan dikip onların büyümesini beklerken , diğer taraftan ağaçların yanması çok üzücü olaydır.

en son 40.000 hektarın yandığı belirtilen facia. ama ne yazık ki hepimizi ilgilendiren bu haber magazin haberleri kadar ilgi çekmiyor. çoğu insanın haberi bile yok veya umurunda değil.
4 gündür yanıyor; ağaçlar, canlılar, evler, ahırlar...
maddi zararın şimdilik 1.000.000.000 usd olduğu söylenen yangın.

an itibari ile devam etmekte olan felaket.

küçük bir kıvılcımla başladı çiğerlerimizin yanması. güzel memleketim, simsiyah bulutlara büründü günlerdir. kilometrelerce uzaklıktan yanarak, önüne cıkan herşeyi yakıp yıkarak geldi kızıl acı. insanların hayatlarını bir anda ağaçlar gibi küle cevirdi. can aldı.

yapılan onca müdahaleyi dinlemedi. acı vermeye, yürek dağlamaya devam etti. sanki ağlıyordu ağaçlar her bir kıvılcımda. sanki yardım istiyordu.

evet, evimin balkonundan bakamıyorum artık dağlara. küsmüş gibi simsiyah bakıyor, ürkütüyor.

geçmiş olsun manavgat...

(bkz: sön sana lanet olası)

AN iTiBARi iLE KONTROL ALTINA ALINMIŞTIR.

YÜREK DAĞLAYAN FELAKETiN KARE KARE FOTOĞRAFLARI iÇiN BUYRUN ;

http://www.haberturk.com/...ri.asp?src=1&id=89457

veysel eroğlu'nun ellerine kına yakması gereken yangındır.

örtülü ödenekten milyonları götürün, cumhurbaşkanlığı 6 ayda milyonları harcasın ama orman yangını ile mücadele konusunda 10 tane uçak alamayın! yangına 15 saat havadan tek müdahale yapılamasın, uçaklar istanbul'dan gelsin, ondan sonra cemil çiçek de yüzsüzce "ekipmanımız yetersiz" diye açıklama yapsın, ekipmanın yetersiz olduğunu bugün mü gördünüz? senin orman bakanın ne iş yapar? yangın alanını gezip, inceleme yapıp "yaralar sarılacak" açıklaması yapmak için mi o koltuk işgal ediliyor?

(bkz: söyleyecek söz bulamamak)

ülkemizin ömründen 60 yıl çalmış yangındır.

gazetecilere, çevre ve orman bakanı veysel eroğlu gece orman söndürme işlemi yapmadıklarını çünkü gece uçuşu için ulaştırma bakanınlığından izin almak gerektiğini açıklamıştır.*
sonradan gelen sorular karşısında lafı çevirip yeterli personel olmadığına ve gece söndürme işleminin tehlikeli olduğuna olayı bağlamıştır.

(bkz: antalya da orman yangını)