bugün
- oksijensizsu9
- düşün ki o bunu okuyor14
- sözlük erkeğinden damat olmaz30
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar14
- tilki ailesi8
- icardi190520
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı26
- çabuk vazgeçen insan10
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız12
- suriyeliler suriye'ye dönsün14
- özgür özel10
- fatih terim'in yuhalanması16
- ayça tilki10
- memesi küçük olmak14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi14
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge37
- adolf hitler9
- anın görüntüsü9
- ben bu davanın savcısıyım8
- ideal duş alma sıklığı8
- sözlük kızından gelin olmaz23
- insana kendini kötü hissettiren şeyler13
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- vatandaşlık farkı alan otel24
- nazar değdi sözlük12
- hamas bir terör örgütüdür23
- güne bir şarkı bırak10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- icardi1905 silik olsun kampanyası11
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim14
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır20
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim21
- sabah aç karnına içilen bira12
- alınan en güzel iltifat14
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
Son zamanlarda oldukça dikkat çeken konulara değinilerek gayet hoş mesajların verildiği bir hutbedir. internette bulunabilir mi acaba diye düşünmüştüm ve buldum buradan da paylaşmakta ve okumakta fayda var.
--spoiler--
HUTBE KONUSU: HAYÂ HAYATTIR!
Aziz Kardeşlerim!
Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: De ki: Rabbim açık ve gizli kötülükleri haram kılmıştır. Günahı ve haksız yere sınırı aşmayı haram kılmıştır. Hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamberimiz (sas) şöyle buyuruyor: imanın yetmiş küsür şubesi vardır... Hayâ da imandan bir şubedir.[2]
Değerli Kardeşlerim!
islâm ahlâkının en temel kavramlarından biri hayâdır. Bünyesinde hayatı, huzuru, sağlığı, selamı, dostluğu, rahmeti ve bereketi barındırır. Hayâ aynı zamanda afet ve beladan salim olmayı çirkin ve yerilmiş herşeyden uzak durmayı ifade eder. Hayâ, Müslüman kişiliğini tamamlayan en önemli özelliklerdendir. Hayâ, ahlâklı ve onurlu bir hayatın anahtarıdır.
Kardeşlerim!
islâm, fert ve toplum terbiyesini edep ve hayâ üzerine kurmuştur. Hayâyı sözden fiiliyata aktarabilen bir insan, hayatın, canlılığın, dostluğun, barışın, sevginin, adaletin numune-i imtisali olabileceği gibi ona sahip toplum ise gerçek manada huzur toplumu olacaktır. Hayânın Allah'a, insanlara ve kişinin kendine karşı olmak üzere üç boyutu vardır. Allah'a karşı hayâ, O'nun emir ve yasaklarına uymaktır. insanlara karşı hayâ, onları rahatsız edecek her türlü kötü söz ve davranıştan kaçınmaktır. Kişinin kendine karşı hayâsı ise, edepli olmaktır.[3] Ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim.[4] buyuran Sevgili Peygamberimiz edep ve haya timsalidir.
Unutmayalım ki kalp, göz, kulak, dil ve el, hayâlı olmadıkça bunların sahibinin hayâlı olması mümkün değildir. Kalbin hayâsızlığı nifak, riya ve samimiyetsizliktir. Gözün hayâsızlığı harama nazar edilmesidir. Dilin hayâsızlığı, tecessüs, gıybet, iftira gibi günahların işlenmesidir. Elin hayâsızlığı, harama el uzatmaktır. Kulağın hayâsızlığı, harama kulak vermek, insanların mahremiyetlerine muttali olmaktır. Onların ayıp, kusur ve hatalarını araştırmak ve bunu toplumla paylaşmaktır. Oysa Allah hayâ sahibidir, ayıp ve kusurları örtendir.[5]
Değerli Müminler!
Hayâ, bütün erdemlerin özüdür. Hayâsını kaybeden, hayatını, bir başka ifadeyle varoluş, yaratılış amacını kaybetmiş demektir. Evet, hayâ, hayattır. Hayâsızlık ve fuhşiyât ise rezaletin, kötülüğün ve kokuşmanın, tembellik ve miskinliğin kaynağıdır. Hayâ, insanın insanlığıdır. Hayâsızlık ise şehevî arzuların ve nefsin kölesi olarak yaşamanın tarifidir. Hayâ, insanın Allah, tabiat, eşya ve hemcinsleri karşısında olması gereken yerin muhafazasıdır. Hayâsızlık ise isyanın, haddini bilmezliğin ve haksızlığın göstergesidir.
Aziz Kardeşlerim!
Tarihte, hayâ timsali fert ve toplumların örneği elbette mevcut olmuştur. Ancak aksi de görülmüştür. Ne yazık ki modern zamanlarda insanoğlu, bilgi, iletişim ve teknolojide kaydetmiş olduğu büyük ilerlemeyi edep ve hayâda gösterememiştir. Maalesef her türlü hayâsızlığı, hiçbir sınır tanımayan bir özgürlük, özgürleşme ve özgüven adına hem de bütün değerleri hiçe sayan bir zihniyet bugünün insanına egemen olma sürecindedir. Unutmayalım ki; günümüzde insanı bir şehvet objesine dönüştürerek hayâsızlığı ve edepsizliği bir endüstri haline getirenler bu asrın en büyük hayâsızlarıdır. insanlık tarihinin hiçbir döneminde iffet ve namusa tasallut, edep ve hayâdan yoksunluk, giyim ve kuşamda ölçüsüzlük ve müstehcenlik, yirmi birinci asırdaki kadar etkin ve planlı bir şekilde yayılmamıştır. Bu şuursuzluğun temelinde hayâ üzerine bina edilmeyen bir eğitim ve anlayışın var olduğu açıktır. Ne yazık ki hayâ yoksunu modern uygarlık, bugün türünün en çirkin örneklerini sergilemektedir.
Kardeşlerim!
Hutbemi iffet ve hayâ timsali Sevgili Peygamberimiz (sas)'in Allah'a şu yakarışıyla bitiriyorum: Yâ Rabbi! Senden hidâyet, takvâ ve iffet diliyorum.[6]
[1] Araf 7/33.
[2] Müslim, iman, 57.
[3] Mâverdî, Edebü'd-Dünya ve'd-Dîn, s. 392-393
[4] Hakim el-Müstederek, II, 670.
[5] Ebû Dâvûd, Hammâm, 1.
[6] Müsned, I, 389, 439.
Hazırlayan: Diyanet işleri Başkanlığı
--spoiler--
http://www.kamuajans.com/...besi-22082014-458087.html
--spoiler--
HUTBE KONUSU: HAYÂ HAYATTIR!
Aziz Kardeşlerim!
Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: De ki: Rabbim açık ve gizli kötülükleri haram kılmıştır. Günahı ve haksız yere sınırı aşmayı haram kılmıştır. Hakkında hiçbir delil indirmediği bir şeyi Allah'a ortak koşmanızı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır.[1]
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamberimiz (sas) şöyle buyuruyor: imanın yetmiş küsür şubesi vardır... Hayâ da imandan bir şubedir.[2]
Değerli Kardeşlerim!
islâm ahlâkının en temel kavramlarından biri hayâdır. Bünyesinde hayatı, huzuru, sağlığı, selamı, dostluğu, rahmeti ve bereketi barındırır. Hayâ aynı zamanda afet ve beladan salim olmayı çirkin ve yerilmiş herşeyden uzak durmayı ifade eder. Hayâ, Müslüman kişiliğini tamamlayan en önemli özelliklerdendir. Hayâ, ahlâklı ve onurlu bir hayatın anahtarıdır.
Kardeşlerim!
islâm, fert ve toplum terbiyesini edep ve hayâ üzerine kurmuştur. Hayâyı sözden fiiliyata aktarabilen bir insan, hayatın, canlılığın, dostluğun, barışın, sevginin, adaletin numune-i imtisali olabileceği gibi ona sahip toplum ise gerçek manada huzur toplumu olacaktır. Hayânın Allah'a, insanlara ve kişinin kendine karşı olmak üzere üç boyutu vardır. Allah'a karşı hayâ, O'nun emir ve yasaklarına uymaktır. insanlara karşı hayâ, onları rahatsız edecek her türlü kötü söz ve davranıştan kaçınmaktır. Kişinin kendine karşı hayâsı ise, edepli olmaktır.[3] Ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim.[4] buyuran Sevgili Peygamberimiz edep ve haya timsalidir.
Unutmayalım ki kalp, göz, kulak, dil ve el, hayâlı olmadıkça bunların sahibinin hayâlı olması mümkün değildir. Kalbin hayâsızlığı nifak, riya ve samimiyetsizliktir. Gözün hayâsızlığı harama nazar edilmesidir. Dilin hayâsızlığı, tecessüs, gıybet, iftira gibi günahların işlenmesidir. Elin hayâsızlığı, harama el uzatmaktır. Kulağın hayâsızlığı, harama kulak vermek, insanların mahremiyetlerine muttali olmaktır. Onların ayıp, kusur ve hatalarını araştırmak ve bunu toplumla paylaşmaktır. Oysa Allah hayâ sahibidir, ayıp ve kusurları örtendir.[5]
Değerli Müminler!
Hayâ, bütün erdemlerin özüdür. Hayâsını kaybeden, hayatını, bir başka ifadeyle varoluş, yaratılış amacını kaybetmiş demektir. Evet, hayâ, hayattır. Hayâsızlık ve fuhşiyât ise rezaletin, kötülüğün ve kokuşmanın, tembellik ve miskinliğin kaynağıdır. Hayâ, insanın insanlığıdır. Hayâsızlık ise şehevî arzuların ve nefsin kölesi olarak yaşamanın tarifidir. Hayâ, insanın Allah, tabiat, eşya ve hemcinsleri karşısında olması gereken yerin muhafazasıdır. Hayâsızlık ise isyanın, haddini bilmezliğin ve haksızlığın göstergesidir.
Aziz Kardeşlerim!
Tarihte, hayâ timsali fert ve toplumların örneği elbette mevcut olmuştur. Ancak aksi de görülmüştür. Ne yazık ki modern zamanlarda insanoğlu, bilgi, iletişim ve teknolojide kaydetmiş olduğu büyük ilerlemeyi edep ve hayâda gösterememiştir. Maalesef her türlü hayâsızlığı, hiçbir sınır tanımayan bir özgürlük, özgürleşme ve özgüven adına hem de bütün değerleri hiçe sayan bir zihniyet bugünün insanına egemen olma sürecindedir. Unutmayalım ki; günümüzde insanı bir şehvet objesine dönüştürerek hayâsızlığı ve edepsizliği bir endüstri haline getirenler bu asrın en büyük hayâsızlarıdır. insanlık tarihinin hiçbir döneminde iffet ve namusa tasallut, edep ve hayâdan yoksunluk, giyim ve kuşamda ölçüsüzlük ve müstehcenlik, yirmi birinci asırdaki kadar etkin ve planlı bir şekilde yayılmamıştır. Bu şuursuzluğun temelinde hayâ üzerine bina edilmeyen bir eğitim ve anlayışın var olduğu açıktır. Ne yazık ki hayâ yoksunu modern uygarlık, bugün türünün en çirkin örneklerini sergilemektedir.
Kardeşlerim!
Hutbemi iffet ve hayâ timsali Sevgili Peygamberimiz (sas)'in Allah'a şu yakarışıyla bitiriyorum: Yâ Rabbi! Senden hidâyet, takvâ ve iffet diliyorum.[6]
[1] Araf 7/33.
[2] Müslim, iman, 57.
[3] Mâverdî, Edebü'd-Dünya ve'd-Dîn, s. 392-393
[4] Hakim el-Müstederek, II, 670.
[5] Ebû Dâvûd, Hammâm, 1.
[6] Müsned, I, 389, 439.
Hazırlayan: Diyanet işleri Başkanlığı
--spoiler--
http://www.kamuajans.com/...besi-22082014-458087.html
güncel Önemli Başlıklar