bugün

araf

"bir film" demek bile başlı başına iltifat sayılır araf'a. 92 dakikalık cezamı çektikten sonra, ne kadar çok filme haksızlık ettiğimi anladım ben. bir "şey"e kötü demenin bile ona değer atfetmek olduğunu düşündüm ve korsan dvd satıcılarına bir kez de film tercihlerinden dolayı lanet ettim içtenlikle!

ben ki, ilk filminin afişine "bir biray dalkıran filmi" yazan yönetmen hastalığını teşhis edip uzak durmayı başaramamış; "bir türk korku filmi" cümlesiyle başlayan fragman sahnelerinin uzakdoğu korku sineması taklidinin taklidi olduğunu anlayamamış; "türk sineması araf'tan önce ve sonra diye ikiye ayrılacaktır" sözlerinde hikmet aramış saf bir adamım: başıma gelen her şeyi hak ettim!..ama akıl sahibi insanlar böyle bir saygısızlığı, türk sineması adına böyle bir haksızlığı kabullenmesin. son olsun bu, ilk ve son!