bugün

hz muhamedden muhammed diye bahseden sözlük yazarı

hudeybiye antlaşması imzalanırken "Allah'ın ve resûlünün adıyla" ibaresine karşı çıkar mekkeliler. "biz senin resul* * olduğunu zaten kabul etmiyoruz, yoksa neden böyle bir şeye ihtiyaç duyalım" fikrini savunurlar. bunun üzerine Peygamber efendimiz (sav) o ibareyi silmesini ister anlaşma katibi hz ali'den. hz ali bu olaya üzülür ve "nasıl silebilirim?" şaşkınlığıyla eli gitmez silmeye. hz muhammed (sav) sorar resul ifadesinin nerede geçtiğini* ve bizzat siler. "abdullah oğlu muhammed" olarak imzalar anlaşmayı.

bu olayda da göreceğimiz gibi kendisi bile bunu yaparken bizim hiç sorun etmememiz gereken yazardır. adam zaten inanmıyor o'nun peygamber olduğuna, onun sorunu değil ki. ne zaman hakaret eder, alaycı şekilde bahseder; o zaman sorun teşkil eder.islam böyle basit konuları sorun edecek bir din değildir. saydığımız değerlere hakaret edeni sindiremeyiz elbet, ancak "hz" ifadesini kullanmamak salt olarak hakaret değildir. bazı gereksiz tepkilerimizle islama da zarar verebileceğimizin farkında olmalıyız.