bugün
- ikizler burcu erkeği10
- karşı cinste çekici gelen özellikler20
- galatasaray9
- hangi süper güce sahip olmak isterdiniz12
- evlenmelik sözlük erkekleri26
- beşiktaşın en kötü sezonunda bile kupa alması8
- fenerbahçe'nin gs'nin balonunu patlatmış olması10
- ismail kartal8
- 2023 2024 sezonu süper lig şampiyonu galatasaray12
- mauro icardi12
- rüyada olduğunu fark etmek10
- ergin ataman12
- fenerbahçe taraftarı9
- aslolan fenerbahcedirin anlık suratı10
- nihavend longa8
- ameliyatla erkek oldum soruları alayım20
- mika raun'un gelinlik giymesi11
- emre belözoğlu9
- sokak hayvanları uyutulacak32
- mert hakan yandaş23
- yazarların bugün içtiği sigara sayısı20
- 26 mayıs 2024 konyaspor galatasaray maçı10
- pornhub com10
- istanbul'a taşınmak isteyenler için tavsiyeler14
- türk erkeklerindeki iğrenç detaylar10
- neden yazarlık yapıyorsunuz20
- true bekarsa ispatlasın13
- sözlükteki en sapık 10 yazar16
- fettullah gülen'in ölmesi22
- ölen arkadaşın karısının seksi olması9
- türk kızları neden gülümsemiyor17
- namaz kılan kemalist fayda görür mü11
- fenerbahçe amblemindeki ot9
- yaya geçidinde kendini yola atan alman16
- dinci geri zekalılar ile insanlığın mücadelesi17
- online 28 yazar şu an ne yapıyor15
- bir kadın nasıl susturulur23
- 24 mayıs 2024 panathinaikos fenerbahçe beko maçı11
- türk kızlarındaki zenci merakı15
- menzilcilerin gay gay hareketleri13
- bir kadına söylenebilecek en güzel iltifat19
- iremga'yı taşlamak17
- türkiye fakirse halk neden obez28
- dünya türkiye'nin neyini kıskanıyor14
- lise eteğini saklayan hatun13
- putine bir savaş taktiği ver12
- ideal erkek boyunun 195 olması16
- hayırlı cumalar9
- biontech aşısı olan insan9
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması9
bir faruk nafiz çamlıbel şiiri.
normal bir şiir değildir ama. değildir.
bana yine dershane denemelerinin türkçe sorularından gelmiş başka bir şiirdir, ki anlatmıştım ben; necip fazıl'ı da böyle tanımıştım..
bir kıta vardı soruda.
bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz
benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna
hiç bir ana, kızına bu kadar düşkün olmaz...
o zamanlar henüz yaşamamış olduğum duyguyu, aşkı, iliklerime kadar hissettirdi bu kıta bana. aklımda zamirler edatlar varken çarpıldım, nefessiz kaldım.
aylarca aradım, bulamadım şiiri. sonra internete bakmak aklıma geldi, google yoktu o zaman, yahoo da buldum..
soruda geçen kıtanın, bütün şiirin en güzel kıtası olduğunu farkettim. soruyu hazırlayana da hak verdim.
ama sandığım gibi bir aşk şiiri değil, ayrılık şiiriymiş. acıymış bunları yazdıran, mutluluk değil.
allahaısmarladık!
beddua edemiyorum canım yansa da, allah'a emanet ediyorum yine seni. kıyamıyorum.
sevgi nedir? aşkla farkı? belki yüzyılın sorusudur bu.
sevgi, babanın oğula titrediği kadar titremek, ananın kızına düşkün olduğu kadar düşkün olmak..
bu kıtayı aklıma kazıyalı 6-7 sene olmuş bile. hiç bu kadar iyi anlamamıştım bu şiiri, özümsememiştim bu zamana kadar.
bin fersahtan duyuyordum kimle gülüştüğünü, öz kardeşinden kıskanıyordum belki.
ama gidiyordu, tutamıyordum.
ardına bakmadan git! görme benim yıkılmışlığımı. git!
böyle bir şiir..
bu kadar anlattıktan sonra, daha bir anlayarak okursunuz umarım şiirin tamamını..
rabbim kimseye böyle şiirler yazdıracak acılar tattırmasın temennim.
allahaısmarladık
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
yavrusunun yoluna dalan bir dul bakişi
andiriyor işiksiz evinde pencereler.
biraz yeşermek için beklesin artik kişi
çağliyansiz yamaçlar, suyu inmiş dereler...
bir sari yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz;
benim kadar titremez hiçbir yiğit oğluna,
hiçbir ana kizina bu kadar düşkün olamaz.
bin fersahtan duyarim kimle gülüştüğünü,
alnindan öz kardeşin öpse ben irkilirim.
değil yalniz ardina kimlerin düştüğünü,
kimlerin rüyasina girdiğini bilirim.
gözlerimi gün gibi kamaştiran yüzünü
daha candan görürüm senden uzaklaşinca.
sorarsin dönüşünde öksüzünü:
bir gelinlik kiz olur aşkin senin yaşinca.
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
normal bir şiir değildir ama. değildir.
bana yine dershane denemelerinin türkçe sorularından gelmiş başka bir şiirdir, ki anlatmıştım ben; necip fazıl'ı da böyle tanımıştım..
bir kıta vardı soruda.
bir sarı yaprak gibi düştü gönlüm yoluna
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz
benim kadar titremez hiç bir yiğit oğluna
hiç bir ana, kızına bu kadar düşkün olmaz...
o zamanlar henüz yaşamamış olduğum duyguyu, aşkı, iliklerime kadar hissettirdi bu kıta bana. aklımda zamirler edatlar varken çarpıldım, nefessiz kaldım.
aylarca aradım, bulamadım şiiri. sonra internete bakmak aklıma geldi, google yoktu o zaman, yahoo da buldum..
soruda geçen kıtanın, bütün şiirin en güzel kıtası olduğunu farkettim. soruyu hazırlayana da hak verdim.
ama sandığım gibi bir aşk şiiri değil, ayrılık şiiriymiş. acıymış bunları yazdıran, mutluluk değil.
allahaısmarladık!
beddua edemiyorum canım yansa da, allah'a emanet ediyorum yine seni. kıyamıyorum.
sevgi nedir? aşkla farkı? belki yüzyılın sorusudur bu.
sevgi, babanın oğula titrediği kadar titremek, ananın kızına düşkün olduğu kadar düşkün olmak..
bu kıtayı aklıma kazıyalı 6-7 sene olmuş bile. hiç bu kadar iyi anlamamıştım bu şiiri, özümsememiştim bu zamana kadar.
bin fersahtan duyuyordum kimle gülüştüğünü, öz kardeşinden kıskanıyordum belki.
ama gidiyordu, tutamıyordum.
ardına bakmadan git! görme benim yıkılmışlığımı. git!
böyle bir şiir..
bu kadar anlattıktan sonra, daha bir anlayarak okursunuz umarım şiirin tamamını..
rabbim kimseye böyle şiirler yazdıracak acılar tattırmasın temennim.
allahaısmarladık
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
yavrusunun yoluna dalan bir dul bakişi
andiriyor işiksiz evinde pencereler.
biraz yeşermek için beklesin artik kişi
çağliyansiz yamaçlar, suyu inmiş dereler...
bir sari yaprak gibi düştü gönlüm yoluna,
buğulu gözlerimden geçmediğin gün olmaz;
benim kadar titremez hiçbir yiğit oğluna,
hiçbir ana kizina bu kadar düşkün olamaz.
bin fersahtan duyarim kimle gülüştüğünü,
alnindan öz kardeşin öpse ben irkilirim.
değil yalniz ardina kimlerin düştüğünü,
kimlerin rüyasina girdiğini bilirim.
gözlerimi gün gibi kamaştiran yüzünü
daha candan görürüm senden uzaklaşinca.
sorarsin dönüşünde öksüzünü:
bir gelinlik kiz olur aşkin senin yaşinca.
elimi beş yerinden dağladi beş parmağin,
bağrimda da yanmadik bir yer birakmadan git...
bir yarin göçtüğünü, çöktüğünü bir dağin
görmemek istiyorsan ardina bakmadan git!
güncel Önemli Başlıklar