bugün

laiklik

eşitlik ilkesinin din açısından uygulanışıdır.
laiklik sadece hristiyanlık-musevilik-müslümanlık-ateistlik.vb. olarak düşünülmemeli,
dinlerin herbirinin içindeki mezhebler,tarikatlar,inanış örüntüleri(türban,çarşaf,sakal,bıyık,kıl,yün) vb. olarak ta düşünülmelidir.
devletin hukuken her inanışa eşit mesafede olması ve hiç kimseyi inancından dolayı yargılamaması demektir.

laiklik çağının çok ilerisinde bir görüş biçimidir ve türkiye bu ideolojik noktayı kaçırmayarak döneminin çağdaş düşüncesi roma ilkeleri üzerine inşaa edilen osmanlının, 3-4 yüzyıl evvelki çağdaşlığını tekrardan yakalama şansını elde etmiştir.
bireyin yapısına işlemelidir bu mantık potansiyeli aslında anadluda vardır ama anadolu insanının muhalif ve kabullenmeden önce karşı çıkışlarla sınayan yapısı laiklik fikrinin "laiklik" olarak kabullenilmesini sancılı hale getirmektedir.. türklerde bu potansıyel toplumlara hükmetme geleneklerinden ve ılımlı tutumlarından dolayı her zaman vardı ve olacaktır..