bugün

ergenekonculari savunan yazarlar

öncelikle not edelim: henüz ortada kesinleşmiş suç olmadığı için ''suçluları savunanlar'' şeklinde kabul edilmemesi gereken yazarlardır.

441 klasör delil(!) ve 2500'e yakın sayfa iddianame'ye rağmen sabahın köründe içeriye alınan, atatürkçülükleri ve cumhuriyete bağlılıklarıyla bilinen ilhan selçuk, mustafa balbay gibi insanlarımızı somut olarak suçlayan bir belge göremeyen yazarlardır. ve evet baykal'ın dediği gibi bbg evi benzetmesini haklı çıkaracak derecede ''o şunu dedi'', ''bu şunu dedi''lerle dolu iddianameyi islami basından izlemeyen yazarlardır.

derin devlet nedir ki; abd'nin nato ülkelerindeki örgütlenmesidir. buna mensup olanların bazıları da (susurluk'ta ortaya çıktığı gibi) sahip oldukları ayrıcalıklarla birtakım özel suç şebekeleri kurmuş ve şahsi çıkar peşinde koşmuş toplum parazitler ve çapulcular olabilirler. yakalansınlar ve en ağır cezalara çarptırılsınlardır tabi ki. ancak bunlardan biriki tane yakalayıp 1000 tane abd karşıtı cumhuriyetçiye korku salmak ancak şeytanın işi olabilir.

derin devletin mevcudiyeti abd çıkarları doğrultusunda çalışmaktır ve bu da örneğin rusya'ya kayabilecek solculara karşı, resmi abd stratejisi olan ''yeşil kuşak'' oluşturacak dincileri desteklemek yönünde olabilir. uniter devlet yandaşlarına karşı, bop projesini destekleyenlere destek verme yönünde olabilir. yani; abd muhaliflerine korku salıp, emperyalizme boyun eğmiş kişileri(bazıları parasal çıkarlardan dolayı, bazıları da hedefi olan islam cumhuriyeti dönüşümüne göz yumduğundan dolayı emperyalizm destekçisidir) destekleyecek yönde olabilir ancak. basit mantıktır bu. şimdi bu aşamada bakınız; pkk , bölünme kime yarar? abd'ye. abd kimi sever? herhalde muhalif, sol fikirli, cumhuriyetçi ve atatürkçü yazarları, rektörleri değil. yani abd kalkıp akp'ye karşı darbe mi yapacaktı? sifonu çekse yetecek bir devlet niçin bunca derde soksun ki başını? biraz mantık rica edecem.