the atrocity exhibition exhibit a

shovel headed kill machine dan çok daha verimli olduğu ve hız yapma amacından çok riffler üzerinde düşünülmüş bir albüm olduğu kesin.
albümü dinlemeye başladığımda ilk olarak dikkatimi çeken nokta gitar tonları oldu her zamanki gibi.. yahu ben mi çok muhafazakarım yoksa bu işte anlayamadığım başka bir nokta mı var bilemiyorum ama bu tonları sevemedim bir türlü. albüm ne kadar thrash olursa olsun; melodileri net olarak algılamamızı engelleyen ve daha çok riffler ve sert - düz ritmlerde vuruculuk kazandıran metalcore etkileşimli tonlar eski thrash grupları tarafından kullanıldığında gerçekten sinirleniyorum.
hayır, gerçekten sert, modern ama tüm riffleri en ince ayrıntısına kadar kadar duymamızı sağlayan binlerce ton var..

albümde ikinci dikkat çeken nokta, şarkıların uzunluğu.
keşke chorus ve bridge riffleri bu kadar tekrarlanmasaydı dedirtiyor bazen.

bir diğer nokta; yeni vokalist hakkını vermiş gerçekten ama steve souza gibi karakteristik bir vokalisti aradı kulaklarım yine..

tüm bunlara rağmen yeni dönem exodus unun tempo of the damned den sonra en başarılı albümü olmuş diyebilirim.

ek : sözlere bakıldığında ise yoğun bir din karşıtı tema göze çarpmakta.
"Man creates the god
and the god destroys the man"

ayrıca islami teröre de ciddi anlamda saldırırken; amerika'nın ırak politikasını da yermiş babalar...