ben bu yazıyı kendime yazdım

vay be tam yirmi beş yaşına girdim bugün itibariyle.
ulan bıraksalar hala sokakta taso oynarım ama şu anda sevgilisi olduğu halde aşık olduğum kadının doğum günü sebebiyle mesaj atması üzerine gelişen bir döngünün içindeyim gece gece. burası biraz karışık belki döner geri anlatırım,bilmiyorum.
kötü de olsa,kovulmanın ağzında da olsa bir işim var devam ediyorum hayatıma ama bu istediğim hayat değil biliyorum. bir yerlerde yazı yazıp onları okuyanlarla tanışmak istiyorum,benim kelimelerimden kendine varan insanların gözlerine bakmak.
abi nasıl bir adam oldum ya ben.
tekel arkasında ucuz bira içiyorum sonra şehrin en lüks yerine gidiyorum ertesi gün,benden kat kat zengin adamlara sigara alıyorum sırf içimden geldiği için,beni sevmeyen kadınların peşinden koşuyorum hatta en sonuncusunun sevdiği adamla arada sırada da olsa yan yana geliyorum sosyal medyada canımlı cicimli fotoğraflarına bakıp tekrar tekel arkasına gidiyorum.
kısacası çok sikko bir hayat yaşamışım la ben çeyrek asır boyunca (bu da esnaf lokantası sloganı gibi oldu) ama olsun bu benim hayatım herhalde böyle yaşamaya devam edecek.
mutsuz muyum? evet
mutsuz olduğum için yalnız mıyım? evet
yalnız olduğum için özgür müyüm? evet
en güzeli bu benim için,özgürüm la ben özgür.
iyi ki doğdum la,valla yarın sabah kendime sade kahve ısmarlayayım bir de camel soft.