bugün

hayat kısa kuşlar uçuyor.
yakında asker olacaksın. esas duruş !
karşılaştığın herkese gülümseme. saçlarını da o kadar uzatma. hem bakımı zor hem de elektrikleniyor.
"sen not almayı sevmezsin ki.
çünkü bilirsin notlarını sadece yazarken okuduğunu.
hatta o notu koyduğun yeri dahi unuttuğunu..
ve de bilirsin notlarına baktığında "keşke yazım güzel olsaydı" diye iç geçireceğin için not almadığını.."
(bkz: kendime boykot)
bu aralar ben, ben değilim gibi.davranışlarımdan hiç hoşlanmıyorum.
Bıktım senden. Şu aralar çok kızıyorum sana. Neymiş efendim ders çalısamıyomus. Istemeden calıstıgı ıcın kafası almıyomus. Al kaldın bir sürü dersten. Bari çalıs bütte geç. Ayrıca son 2 aydır hiç kitap okumuyosun syn ben bir an önce başlasan diyorum. Aldıgın kıtaplar okunmayı beklıyo.
yarın fizik sınavın var hala sözlüktesin gerizekalı!!! üstüne üstün bide performans var 2 sayfa yazı yazılıcak,neyse sabah hallederim hepsini sabah erken kalkıp.
belkide seni anlayacak o insana en muhtaç olduğun zamanlardasın. oysa şimdi o nerde kimle ne yapıyo hiç bilmiyosun ama sen sabret, bekle. elbet o seni bulacak ya da sen onu bulacaksın. zaten bulduğun zaman onun o olduğunu hemen anlayacaksın. şimdi kimseyle kendini oyalama boşuna, kimsenin kalbini kırma. belki her şey üzerine geliyo gibi düşünebilirsin ama bunlarda geçicek. eskisi gibi yanında sevdiğin insanlar olacak, değer verdiğin insanlar çoğalacak etrafında. yeter ki sabret, içini ferah tut, gülümse.
bütün gün geçirdiğin sinir krizleri ,yaradı mı işe, gözyaşların, kollarında ki yaralar,saçlarında ki kabuklar..
bir gün geçer belki,bir gün.
kendine gel. insanlar değişmez, al bugün de gördün işte.
çok önemsiyorsun. tüm tehlikelerden uzak dursun istiyosun. yapma. bırak, yaşasın.
hep korursan ve bir gün sen olmazsan yanında, ve başına kötü bir şey gelirse, düşün, onu düşündüğün kadar bir kere de bunu düşün.
sanırım yine en iyi yaptığın şeyi yapmalısın; susmalı ve gitmelisin.
niye hasta oluyorsun? neden dikkat etmiyorsun kendine?
kendimle bile paylaşamadığım duygularımı burada paylaşacağım için çok utanıyorum. Ama gerçek bu. Hayatım sınavlar,dersler ve başarı kaygısının içerisinde sıkışmış durumda. Kendi benliğimi ve varoluşumu unuttum. Birde üzerine azarlar yiyorum. Asosyal biri değilim ama ilgileneceğim bir sevgilim, düşüneceğim, önemseyeceğim bir yol arkadaşım bile yok. Çook sevdiğim bana değer veren arkadaşlarım var. Fakat yinede kendimi yalnız, çaresiz ve boş hissediyorum. Herkes boş beyinli geliyor bana. Başta da kendim. Sıkılıyorum, bunalıyorum, benden bir cacık olmaz diye kendimi paralıyorum. Henüz mutlu olmanın en iyi yolunu bulamadım. Mutlu olmak için youtubeden komik videolar izliyorum. düşünsenize kendimi mutlu etmenin yoluna bak! Beni kimsenin tanımayacağı bir yerde, sevdiğim bir iş, sevdiğim bir sevgili, sevdiğim arkadaşlarım ve biricik annemle hayatımı sürdürmek istiyorum. Aslında imkansızı istiyorum. Ben sevsemde sevilebilecek, çekilebilecek bir insan değilim. Bir süre sonra bıkarım o insandan. Allahın beni huzurlu ve hayalimdeki yola götürmesi için dua ediyorum. Hepsi bu. (ya da hiçbiri)
vay be tam yirmi beş yaşına girdim bugün itibariyle.
ulan bıraksalar hala sokakta taso oynarım ama şu anda sevgilisi olduğu halde aşık olduğum kadının doğum günü sebebiyle mesaj atması üzerine gelişen bir döngünün içindeyim gece gece. burası biraz karışık belki döner geri anlatırım,bilmiyorum.
kötü de olsa,kovulmanın ağzında da olsa bir işim var devam ediyorum hayatıma ama bu istediğim hayat değil biliyorum. bir yerlerde yazı yazıp onları okuyanlarla tanışmak istiyorum,benim kelimelerimden kendine varan insanların gözlerine bakmak.
abi nasıl bir adam oldum ya ben.
tekel arkasında ucuz bira içiyorum sonra şehrin en lüks yerine gidiyorum ertesi gün,benden kat kat zengin adamlara sigara alıyorum sırf içimden geldiği için,beni sevmeyen kadınların peşinden koşuyorum hatta en sonuncusunun sevdiği adamla arada sırada da olsa yan yana geliyorum sosyal medyada canımlı cicimli fotoğraflarına bakıp tekrar tekel arkasına gidiyorum.
kısacası çok sikko bir hayat yaşamışım la ben çeyrek asır boyunca (bu da esnaf lokantası sloganı gibi oldu) ama olsun bu benim hayatım herhalde böyle yaşamaya devam edecek.
mutsuz muyum? evet
mutsuz olduğum için yalnız mıyım? evet
yalnız olduğum için özgür müyüm? evet
en güzeli bu benim için,özgürüm la ben özgür.
iyi ki doğdum la,valla yarın sabah kendime sade kahve ısmarlayayım bir de camel soft.
bes yil onceki hayallerin nerede sen neredesin? bir gununu obur gununden farkli kilan bir sey yok. arkadaslarin var tamam ama eve gelince kapi acanin yok. gece sarilip yattigi biri yok. okulda iyisin tamam, dersler iyi stajlar iyi ama istedigin bu degildi. yalnizsin lan. hep yalniz olacaksin. cunku seni en cok seveni bile bezdirdin kendinden onu bile sevmedin. neden sevmeyi bilenlerden degilsin neden sanssizsin? neden hep tam binecekken metronun kapilari kapaniyor? ne zamandir bu kadar sanssizsin? insanlari kucumsuyorsun ama sen kimsin ki! kimin var ki! onlar degil yalniz olan sensin.
bes yil sonrasi icin hayallerin neden yok, sen nerdesin?
artık değiştim galiba. çok şey istemiyorum. arada sohbet edebileceğim bir iki arkadaş yeter bana. akşamları evime varıp oraya buraya yazacağım üç beş satır yazı. daha sonra televizyon ışığının aydınlattığı odada geceleri izleyeceğim bir tv programı ya da bir dizi ? mutlu eder herhalde beni. arada bir olmayacak hayalleri düşlemek, saatler ilerleyince ev ahalisi odalarına çekildiğinde yakılan bir sigara ile bu hayallerin içinde kaybolmak. belki arada bir eğlenmeye gideriz kafaları dağıtırız fena mı olur. senede bir de olsa. belki üç beş yılda bir tek gecelik bir kadın.

haziranın sıcak rüzgarlarını içime çekmek istiyorum. uzaklarda bir yerlerde olmak, bazen anne babayı özlemek. sonsuz bir gülücük ile gökyüzünü seyretmek. havayı koklamak istiyorum. varlığımı huzurlu geçirip ölümü beklemeyi arzuluyorum bazen. çok mu şey istiyorum? hala çok şey istiyorum.
Bu sıralar biraz fazla rahatsın sanki dostum. Bence kendine gel. Bir de "ona" biraz sevgi gÖster sevgi!
reyizz! bu aralar yanlış sularda yüzüyorsun dikkat et kendine.
Ne istediğini bilmiyorsun. Keske bilsen herşey çok daha kolay olurdu. Hep bir engel var, acaba olmaması gerektiği içinmidir? Bunlar işaretlermidir? Akıllı ol kararlı ol ve ne istediğini bil artık. Bıktım bu belirsizliklerden.
sen ne zaman insanlar için üzülmeyi bırakıp biraz da kendine üzülmeye başlayacaksın?

sen ne zaman kendinden parça parça koparıp atmaktan vazgeçeceksin?

sen ne zaman göründüğün kadar umursamaz olacaksın?

sen sen! evet sen ne zaman olgunlaşacaksın?

kaç kere daha kırıcaklar ki senin kalbini?

yahu sen ne zaman adam olacaksın?
bak aklıma geldi. olayın kendisi acı olmasına rağmen bana eskisi gibi acı vermiyor çok şükür. artık üzerine espiri yapabiliyorum.

ulan hayatımın insanı dediğim, ben bu kızla ömür boyu yaşarım dediğim insanla 1 saat bile olsa beraber uyudum. bir nefes kadar uzağımdaydı. o uyurken onu seyrettim biraz. ve demiştim ki içimden "allah'ım bu kızı bana yaz, ben bu kızı hiç kaybetmeyeyim." gibi şeyler. yahu o günden sonra kız benden ani bir ivmeyle uzaklaştı ve 2 hafta sonra ayrıldık.

arkadaş maşallah dediğim 2 hafta yaşamadı ya. komik mi? çok acı. ama trajikomik. bu konu üzerine yaram hala taze olmasına rağmen "hay amına koyim ya" diyerek espiri yapmaya başlayabilmişsem çok şükür. çünkü ulan the answer yeter ulan acı çektiğin. bir de bu akşam çok içme. yarın ayılması sıkıntı olur 1 yaşındaki kuzeninin doğum gününe gidiceksin. hadi sağlıcakla kal. derslerine de bir ara çalış.
merhaba kendim. bugün nasılsın? sanırım biraz hastasın? ama bence en şanslı adamsın. kendi kendime söyleyeceğim ilk şey budur. şanslısın vesselam. belki daha hayatı görmedin. belki daha aile kuracak kadar bile büyümedin ama iki sene bir melekle büyüdün. çocuktun, adam oldun. çünkü baba olacaksın. her sabah gülerek kalktın çünkü sahip olduğun birisi vardı.
seni su aralar cok sinirli goruyorum insanlara karsi daha yumusak dil kullanmalisin aptal dahi olsada.
(bkz: kendine gel)