bugün

türkiye den demokrasi manzaraları

http://siyaset.milliyet.c...detay/1774517/default.htm

söylenen her takiyye cümlesini teker teker yanıtlamaya günler gerekiyor. bu yüzden bu kadar detaya girmek istemiyorum. diyeceğim odur ki, muhafazakar geçinip yenilik adı altında devlet geleneğinde yer alan etmenleri ortadan kaldırmaktaki çelişkilerini hiçbir şekilde anlayamadığım hükümeti oluşturan akp nin, andımızdaki hangi cümleye takıldığını bir türlü anlayamadım. kişilerin maneviyatına zararlı bir metin olduğunu ağzına dolayarak bir kere bile neresinin zararlı olduğunu söylemeden yapılan edebiyatları hala yiyecek kadar salak toplulukları etki altında bırakabilirsiniz. ama bu konuda durup düşünüp kararını öyle veren insanlar bunu yemezler. şimdi, her sabah toplanıp okunulan bir and'ın en başta eşitliği ve bağlı olunan değerleri vurguladığı bir gerçekken, her türlü manevi değeri eleştirmekte ve yozlaştırmakta bir sakınca görmeyen bir zihniyetin oturup kendisi birşeyler yapmaya çalışınca ne yapabildiği herkesin malumu. her halta itiraz, her şeye muhalif zihniyetin zararını ağzına sakız edip kendisi bir kere bile hakim ve otorite olarak ortaya birşey koyamayan; ama kendisine itirazları da aynı tonda değil ancak o itirazları yapanları bir yere kapatarak ve susturarak karşılamaya çalışan tavrını gördükçe de nereye kadar demekten kendimi alamıyorum.

Türk'üm,* doğruyum, çalışkanım, ilkem**: küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi, özümden çok sevmektir.** ülküm; yükselmek, ileri gitmektir.*** varlığım, türk varlığına armağan olsun.**
ey bugünümüzü sağlayan ulu atatürk!** açtığın yolda, kurduğun ülküde*, gösterdiğin amaçta, hiç durmadan yürüyeceğime and içerim!

ne mutlu türküm diyene!

bu andı söylemeyi bıraktık ama trafik kilitlenmeyi bırakmadı, ücretlerimiz artmadı ya da fiyatlar ucuzlamadı, yurttaş olarak haklarımızda olumluya bir gidiş olmadı. verilenlerle de acaba mağdur denilen insanların hayat kalitesinde zerre değişiklik oldu mu merak ederim.

edit: andımızı yazan reşit galip üzerinden bunu anlamlandıramazsınız. şu anda konu şu: ben bunu yıllarca her sabah okumuş ezberlemiş ve destur bellemişim. dolayısıyla bu artık sadece reşit galip in 1933 te yazdığı bir metin değildir, benim kültürümün bir parçasıdır. benim gibi düşünen sayısız insan var. bunu bu şekilde ele almalı diye düşünüyorum, yoksa değerlendirme hatalı oluyor.