bugün
- öğretmen maaşları20
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler14
- flörtü eleme sebepleri13
- bir erkeği cezbeden şeyler12
- suratı sabunlamak11
- aleyna tilkinin annesi vs melis sezen'in memeleri8
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek36
- uludağ sözlük discord grubu8
- anın görüntüsü16
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü20
- 007 slip don giysin kampanyası10
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- ali koç'un jose mourinho ile anlaşması24
- macar bakanının türklük açıklaması12
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün15
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular10
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek8
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- bik bik silik yesin kampanyası9
- nervio'nun güzel ellerinden yiyeceğim dayak10
- sözlük yazarlarının boy kilo ölçüleri11
- rusyaya gidince kızlar etrafımda pervane olacak17
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay16
- görüldü bile atmayan insan tipi22
- fenerbahçe8
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks14
- yazarların evlenmek istedikleri dizi karakterleri11
- allah yerine hızır'dan yardım istemek14
- eloande'ye zengin koca bulmak8
- aşık olmak12
- mimarlığı bırakmak13
- erkeklerin iğrenç özellikleri21
- keki kabarmayan sözlük kızı30
- sözlükteki kızlar mı dışardaki kızlar mı10
- deniz gezmiş25
- fenerbahçe neden şampiyon olamıyor17
- eloande14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek12
- fener olmasa galatasaraylılar kimle dalga geçecek9
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı30
- bik bik'in 18 saat 30 dakikadır sözlüğe girmemesi12
- hayatta kalmak için cebinde köpek maması taşı9
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni17
- icardi'nin burnuna kafa atacak olmam13
- durduk yere tribe giren erkek17
- allah ile tanrının farkı var mı9
beşiktaş her şeydir... aşk, sevgi, heyecan, tutku, güven, acı, gerçek, geçmiş ve gelecek...
aşktır çünkü; onun için bütün zorlukları göze alırız. o sahada uçarken biz tribünde kolu kanadı oluruz. boğazlarımız şişene kadar bu aşkı haykırır, zirvenin tadını birlikte çıkarırız. onun mutluluğu mutluluğumuz, hüznü hüznümüzdür. gözümüzün önünde ya da kalbimizde.. farketmez... sabaha onunla başlar, günü onunla geçirir, geceyi onunla bitiririz... uzağındayken özlemlerin en büyüğünü, yakınındayken sarılmaların en candanını yaşarız...
sevgidir çünkü; başımızı okşayan annemiz, dağ gibi arkamızda duran babamız, dünyadaki hiçbir şeye değişemeyeceğimiz çocuğumuz, duygularımızın sırdaşı arkadaşımızdır... bizi ayakta tutan güçlü bir el, umudumuzun adıdır... kötü geçen bir günde bile adının yüzümüzü güldürdüğü hayat bağımızdır...
heyecandır çünkü; bir maç günü uyandığımızda diğer siyah-beyaz yüreklerle aynı anda atar kalbimiz... o kutsal formayı görecek olmak, bir dağın tepesinden paraşütle atlamaktan farksızdır bizim için... beşiktaştan konuşurken heyecandan elleri titremeyen bir tane yüz göremezsiniz...
tutkudur çünkü; bütün planlarımızın baş köşesindedir... bütün saatlerimiz ona ayarlıdır... haberlerini okumadan güne başlayamayız... ondan konuşmadan günü sürdüremeyiz... yüzünü görmeden günü bitiremeyiz... zaman ve mekan yoktur bu tutkuda... koşullar ve sonuçlar ne olursa olsun terk edemeyiz... terk etmek de istemeyiz... nefesimizdir... o yoksa biz de yokuzdur...
güvendir çünkü; kocaman bir aileyizdir biz... alnımız ak, gözümüz karadır... ta uzaklardan tanırız birbirimizi, adımızı bilmesek bile... soyadımız aynıdır çünkü, beşiktaştır... birimizin başı sıkışsa, ötekini buluruz yanımızda... üzüntümüzle, sevincimizle, hep birlikte...
acıdır çünkü; düşe kalka onunla büyürüz... bazen hıçkırığımızın sebebi, yeşil çimlere süzülen gözyaşımızdır... hayatta yağmur da vardır, kar da... üşürüz bazen, ıslanırız... ama onları da sevmeyi beceririz... çünkü biliriz ki; her kara gecenin beyaz bir sabahı vardır... dert de beşiktaştır, deva da...
gerçektir çünkü; tek derdimiz sahalar değildir bizim... unutmayız depremde kaybettiklerimizi de, savaşta can verenleri de, ezilenleri de, açları da... gerekirse kanımızı verir, mührünü kutsal formamızın arkasında taşırız... unutmadığımız gibi unutturmayız da... yeri gelince zenci yeri gelince kapıcı oluruz...
geçmiştir çünkü; hafızamız sağlamdır bizim... geleneklerimiz hayata karşı duruşumuzdur... haksız rekabet, karşısında bizi bulur... sportmenlik can damarımız, dürüstlük düsturumuzdur... formayı giyenin akıttığı ter, skor tabelasından daha önemlidir bizim için... centilmenliğimiz tribünlerden sahaya, sahalardan semtimize yayılır... çünkü baba hakkı hala gezer sokaklarımızda, oturur yanı başımızda...
gelecektir çünkü; nasıl ki geçmişten miras aldıysak beşiktaşlılığı, çocuğumuza da borcumuz olarak görürüz... küçük bir çocuğu formayla gördüğümüzde hiç korkmayız sonrasından... bebeğimizin ilk kelimesi de beşiktaş, son öğüdü de beşiktaştır... geleneklerimizi, anılarımızı sadece çocuğumuza değil, torunlarımıza da anlatmak için yanıp tutuşuruz...
tam da bu yüzden beşiktaş; gençliğimizde deliliğimiz, yaşlandığımızda bastonumuzdur aslolan hayattır, hayat da beşiktaş
*
aşktır çünkü; onun için bütün zorlukları göze alırız. o sahada uçarken biz tribünde kolu kanadı oluruz. boğazlarımız şişene kadar bu aşkı haykırır, zirvenin tadını birlikte çıkarırız. onun mutluluğu mutluluğumuz, hüznü hüznümüzdür. gözümüzün önünde ya da kalbimizde.. farketmez... sabaha onunla başlar, günü onunla geçirir, geceyi onunla bitiririz... uzağındayken özlemlerin en büyüğünü, yakınındayken sarılmaların en candanını yaşarız...
sevgidir çünkü; başımızı okşayan annemiz, dağ gibi arkamızda duran babamız, dünyadaki hiçbir şeye değişemeyeceğimiz çocuğumuz, duygularımızın sırdaşı arkadaşımızdır... bizi ayakta tutan güçlü bir el, umudumuzun adıdır... kötü geçen bir günde bile adının yüzümüzü güldürdüğü hayat bağımızdır...
heyecandır çünkü; bir maç günü uyandığımızda diğer siyah-beyaz yüreklerle aynı anda atar kalbimiz... o kutsal formayı görecek olmak, bir dağın tepesinden paraşütle atlamaktan farksızdır bizim için... beşiktaştan konuşurken heyecandan elleri titremeyen bir tane yüz göremezsiniz...
tutkudur çünkü; bütün planlarımızın baş köşesindedir... bütün saatlerimiz ona ayarlıdır... haberlerini okumadan güne başlayamayız... ondan konuşmadan günü sürdüremeyiz... yüzünü görmeden günü bitiremeyiz... zaman ve mekan yoktur bu tutkuda... koşullar ve sonuçlar ne olursa olsun terk edemeyiz... terk etmek de istemeyiz... nefesimizdir... o yoksa biz de yokuzdur...
güvendir çünkü; kocaman bir aileyizdir biz... alnımız ak, gözümüz karadır... ta uzaklardan tanırız birbirimizi, adımızı bilmesek bile... soyadımız aynıdır çünkü, beşiktaştır... birimizin başı sıkışsa, ötekini buluruz yanımızda... üzüntümüzle, sevincimizle, hep birlikte...
acıdır çünkü; düşe kalka onunla büyürüz... bazen hıçkırığımızın sebebi, yeşil çimlere süzülen gözyaşımızdır... hayatta yağmur da vardır, kar da... üşürüz bazen, ıslanırız... ama onları da sevmeyi beceririz... çünkü biliriz ki; her kara gecenin beyaz bir sabahı vardır... dert de beşiktaştır, deva da...
gerçektir çünkü; tek derdimiz sahalar değildir bizim... unutmayız depremde kaybettiklerimizi de, savaşta can verenleri de, ezilenleri de, açları da... gerekirse kanımızı verir, mührünü kutsal formamızın arkasında taşırız... unutmadığımız gibi unutturmayız da... yeri gelince zenci yeri gelince kapıcı oluruz...
geçmiştir çünkü; hafızamız sağlamdır bizim... geleneklerimiz hayata karşı duruşumuzdur... haksız rekabet, karşısında bizi bulur... sportmenlik can damarımız, dürüstlük düsturumuzdur... formayı giyenin akıttığı ter, skor tabelasından daha önemlidir bizim için... centilmenliğimiz tribünlerden sahaya, sahalardan semtimize yayılır... çünkü baba hakkı hala gezer sokaklarımızda, oturur yanı başımızda...
gelecektir çünkü; nasıl ki geçmişten miras aldıysak beşiktaşlılığı, çocuğumuza da borcumuz olarak görürüz... küçük bir çocuğu formayla gördüğümüzde hiç korkmayız sonrasından... bebeğimizin ilk kelimesi de beşiktaş, son öğüdü de beşiktaştır... geleneklerimizi, anılarımızı sadece çocuğumuza değil, torunlarımıza da anlatmak için yanıp tutuşuruz...
tam da bu yüzden beşiktaş; gençliğimizde deliliğimiz, yaşlandığımızda bastonumuzdur aslolan hayattır, hayat da beşiktaş
*
güncel Önemli Başlıklar