bugün
- sigara içmenin insana verdiği zevk8
- icardi190527
- hamas bir terör örgütüdür15
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- vatandaşlık farkı alan otel24
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- futbolcu ismiyle nick almak12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- artificialintelligence9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım14
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
entry'ler (1047)
nereden başlamak, nasıl başlamak lazım bilmiyorum. belki bir itiraf da değil bir iç döküştür bu, ihtiyacım var bir şeyler yazmaya.
2022 yılında halam kendini asarak hayatına son verdi. halamı bahçedeki ipte babaannem buldu, ailecek çok büyük bir travma yaşadık. yaşamaya da devam ediyoruz çünkü anlatamayacağım detaylar var. bu travmanın ilk haftalarında biri çıktı karşıma, itin teki olduğunu kendi ağzıyla söylemesine rağmen ben o ite sarıldım çünkü ihtiyacım vardı. insanın insana ihtiyaç duyması, insanın yanında güveneceği birinin olması... ne bileyim çok önemsiyorum sanırım. elbette güvendiğim ve hayatımda olan birçok insan vardı ancak biri için özel olmak istedim herhalde, onun için de en olmayacak insanı seçtim.
o insanla 2 ay kadar görüştük, sanırım duygusal boşluklarım vardı ve ona aşık oldum sandım belki de gerçekten oldum. bana başından beri ilişki istemediğini açık açık söylemesine, beni özel hissettirecek hiçbir davranışı olmamasına rağmen onunla birlikte oldum ve o günden sonra beni aramamasına tabii ki şaşırmadım. 2-3 ay hiç iletişim kurmadı benimle, ben de onunla tabii ki. bir kere bile aramadım ve bir kere bile mesaj atmadım çünkü o bana en başından söylemişti zaten.
bu arada eski sevgilim (bkz: #46202298) ile telefonda konuştuk. bana iyi olmadığını, oturup konuşmak istediğini ve benim fikirlerime ihtiyacı olduğunu söyledi. "elbette" dedim, elbette... değerli çünkü benim için, onu çok seviyorum ve onun mutluluğuna katkım olsun istiyorum.
tam bu sıralarda benim tutulduğum "it" ile nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde yeniden konuşmaya başladık. "beraber tiyatroya gidelim" planı yapıldı, biletler alındı ve günlük rutinimiz içinde konuşmalarımıza da yer vermeye başladık. önce geyikle başlayan sohbetler, tiyatro için yaşadığım şehre gelmesiyle birlikte değişmeye başladı. kariyerimizi şekillendirdik, beraber tatil planları yapmaya başladık, bana ilk kez "seni çok seviyorum" dediğinde şaşkın ama mutluydum çünkü biliyorum, sevmese seviyorum demez. beraber tiyatroya gittik, her gün konuşmaya ve konuşmadığımızda eksiklik hissetmeye, birbirimize kıskançlıklar yapmaya başladık. küstüğümde gönlümü almak için çabalaması rüya gibi geliyordu çünkü o sevemezdi kimseyi. beraber ufak bir tatile gittik, 2 gün kaldık ve el ele tutuşup sarılarak seçtiğimiz filmleri izledik. mutluydum, o kadar mutluydum ki diğer herkesi unuttum. (o it hala hayatımda ve iyi ki hayatımda)
eski sevgilim, benim için çok değerli olan eski sevgilim benimle konuşmak istedikten 10 gün sonra feci bir şekilde ölmüş. intihar ettiğine inanmak istemiyorum çünkü intihar travmasını tekrar yaşamayı reddediyorum. ama ölmüş, benim için dünyadaki en değerli 4-5 insandan biri ölmüş ve ben onun hayatta olmadığından habersiz bir şekilde mutluydum. kendimi çok suçlu ve çok vefasız gibi hissediyorum ama öyle değildim. biz birbirimiz için hep oradaydık, ama ben onun gömüldüğü gün ve ertesi gün ve daha sonraki günler kahkaha attım. "çok mutluyum teşekkür ederim allahım" dedim. karmakarışığım, nasıl çözeceğim bilmiyorum...
2022 yılında halam kendini asarak hayatına son verdi. halamı bahçedeki ipte babaannem buldu, ailecek çok büyük bir travma yaşadık. yaşamaya da devam ediyoruz çünkü anlatamayacağım detaylar var. bu travmanın ilk haftalarında biri çıktı karşıma, itin teki olduğunu kendi ağzıyla söylemesine rağmen ben o ite sarıldım çünkü ihtiyacım vardı. insanın insana ihtiyaç duyması, insanın yanında güveneceği birinin olması... ne bileyim çok önemsiyorum sanırım. elbette güvendiğim ve hayatımda olan birçok insan vardı ancak biri için özel olmak istedim herhalde, onun için de en olmayacak insanı seçtim.
o insanla 2 ay kadar görüştük, sanırım duygusal boşluklarım vardı ve ona aşık oldum sandım belki de gerçekten oldum. bana başından beri ilişki istemediğini açık açık söylemesine, beni özel hissettirecek hiçbir davranışı olmamasına rağmen onunla birlikte oldum ve o günden sonra beni aramamasına tabii ki şaşırmadım. 2-3 ay hiç iletişim kurmadı benimle, ben de onunla tabii ki. bir kere bile aramadım ve bir kere bile mesaj atmadım çünkü o bana en başından söylemişti zaten.
bu arada eski sevgilim (bkz: #46202298) ile telefonda konuştuk. bana iyi olmadığını, oturup konuşmak istediğini ve benim fikirlerime ihtiyacı olduğunu söyledi. "elbette" dedim, elbette... değerli çünkü benim için, onu çok seviyorum ve onun mutluluğuna katkım olsun istiyorum.
tam bu sıralarda benim tutulduğum "it" ile nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde yeniden konuşmaya başladık. "beraber tiyatroya gidelim" planı yapıldı, biletler alındı ve günlük rutinimiz içinde konuşmalarımıza da yer vermeye başladık. önce geyikle başlayan sohbetler, tiyatro için yaşadığım şehre gelmesiyle birlikte değişmeye başladı. kariyerimizi şekillendirdik, beraber tatil planları yapmaya başladık, bana ilk kez "seni çok seviyorum" dediğinde şaşkın ama mutluydum çünkü biliyorum, sevmese seviyorum demez. beraber tiyatroya gittik, her gün konuşmaya ve konuşmadığımızda eksiklik hissetmeye, birbirimize kıskançlıklar yapmaya başladık. küstüğümde gönlümü almak için çabalaması rüya gibi geliyordu çünkü o sevemezdi kimseyi. beraber ufak bir tatile gittik, 2 gün kaldık ve el ele tutuşup sarılarak seçtiğimiz filmleri izledik. mutluydum, o kadar mutluydum ki diğer herkesi unuttum. (o it hala hayatımda ve iyi ki hayatımda)
eski sevgilim, benim için çok değerli olan eski sevgilim benimle konuşmak istedikten 10 gün sonra feci bir şekilde ölmüş. intihar ettiğine inanmak istemiyorum çünkü intihar travmasını tekrar yaşamayı reddediyorum. ama ölmüş, benim için dünyadaki en değerli 4-5 insandan biri ölmüş ve ben onun hayatta olmadığından habersiz bir şekilde mutluydum. kendimi çok suçlu ve çok vefasız gibi hissediyorum ama öyle değildim. biz birbirimiz için hep oradaydık, ama ben onun gömüldüğü gün ve ertesi gün ve daha sonraki günler kahkaha attım. "çok mutluyum teşekkür ederim allahım" dedim. karmakarışığım, nasıl çözeceğim bilmiyorum...
1 aydır duyduğum haberi sindirmeye çalışıyorum, zor ama başarıyorum sanırım.
en zor günlerimde, en yalnız hissettiğimde, en bilinmez zamanımda sen vardın. her şeyin güzel olacağına, her şeyin çözüleceğine beni inandırıp güçlü kalmamı sağladın. belki hayat bizi beraber yürütmedi ama tamamen ayırmadı da hiçbir zaman. sen benim için "aradığımda hep orada" olacaktın, başıma gelen her şeyde ilk sana koşacaktım ve sen de bana.
en son konuşmamızdan 10 gün sonra gitmişsin, biz vedalaşamadık bile. ben 5 ay sonra senin gittiğini öğrendim, nasıl gittiğini öğrendiğimde daha çok üzüldüm. çok yandı mı canın? beni çok narin bir camdan vazo tutar gibi sardığın anlar geldi aklıma, ayrıldığımızda birbirimizin canını nasıl yaktığımız geldi, hayatında başka biri olduğunu düşünüp içimi soğutmaya çalıştım ama olmadı. sen gittin ve benim hayatımın bir dönemi açılmamak üzere kapandı.
gittin ama bu seni sevmeme engel değil, bir gün tekrar buluşana kadar yerin her zaman aynı. biliyorum benim de öyle ama keşke bir veda etseydik birbirimize. yalnız olmadığını biliyorum babanın koynuna gömmüşler seni de. o mezara beraber gittiğimizde senin de orada yatacağını bilmiyordum, belki de bu kadar çabuk yatacağını bilmiyordum ne bileyim. üşümüyorsun değil mi?
2 sene önce yılbaşında gönderdiğin kar küresi, 5 sene önce aldığımız ve teki sende olan baloncuk oyuncağı ve bir sürü gülümseyen fotoğrafından başka bir şey kalmadı bana. iyi ki geçtin hayatımdan, iyi ki vardın ve biliyorum hala varsın.
tekrar görüşene kadar hoşçakal, ben seni hep güzel hatırlayacağım ve inan bana senin yerin her zaman ayrı, her zaman kimsenin dokunamayacağı bir yerde olacak. nereye gidersen git, seni hep çok seveceğim.
en zor günlerimde, en yalnız hissettiğimde, en bilinmez zamanımda sen vardın. her şeyin güzel olacağına, her şeyin çözüleceğine beni inandırıp güçlü kalmamı sağladın. belki hayat bizi beraber yürütmedi ama tamamen ayırmadı da hiçbir zaman. sen benim için "aradığımda hep orada" olacaktın, başıma gelen her şeyde ilk sana koşacaktım ve sen de bana.
en son konuşmamızdan 10 gün sonra gitmişsin, biz vedalaşamadık bile. ben 5 ay sonra senin gittiğini öğrendim, nasıl gittiğini öğrendiğimde daha çok üzüldüm. çok yandı mı canın? beni çok narin bir camdan vazo tutar gibi sardığın anlar geldi aklıma, ayrıldığımızda birbirimizin canını nasıl yaktığımız geldi, hayatında başka biri olduğunu düşünüp içimi soğutmaya çalıştım ama olmadı. sen gittin ve benim hayatımın bir dönemi açılmamak üzere kapandı.
gittin ama bu seni sevmeme engel değil, bir gün tekrar buluşana kadar yerin her zaman aynı. biliyorum benim de öyle ama keşke bir veda etseydik birbirimize. yalnız olmadığını biliyorum babanın koynuna gömmüşler seni de. o mezara beraber gittiğimizde senin de orada yatacağını bilmiyordum, belki de bu kadar çabuk yatacağını bilmiyordum ne bileyim. üşümüyorsun değil mi?
2 sene önce yılbaşında gönderdiğin kar küresi, 5 sene önce aldığımız ve teki sende olan baloncuk oyuncağı ve bir sürü gülümseyen fotoğrafından başka bir şey kalmadı bana. iyi ki geçtin hayatımdan, iyi ki vardın ve biliyorum hala varsın.
tekrar görüşene kadar hoşçakal, ben seni hep güzel hatırlayacağım ve inan bana senin yerin her zaman ayrı, her zaman kimsenin dokunamayacağı bir yerde olacak. nereye gidersen git, seni hep çok seveceğim.
Malatyalı olmaları.
neskafe üçü bir arada.
Demokratik hatun'un kazanacağı versus.
Komşudan gelen etle et yiyebilen halktır.
itlik uğursuzluk.
Halam. Canım halam.
3 gündür kovalamaca oynadığı yavru kediyi sonunda yakalayıp evlat edinmiş yazar.
görsel
Edit: korktuğu için kafesten çıkmıyor.
görsel
Edit: korktuğu için kafesten çıkmıyor.
aşkımdır, eline koluna sağlık.
Annesi ölmüş kediyi 3 gün sonra yakalayıp eve getirdim ama annem istemiyor.
Şimdi ne yapacağız bakalım kedicik...
Şimdi ne yapacağız bakalım kedicik...
sözlük nickinin demokratik hatun olması.
bir başarıdan başka bir başarıya koşma durumu.
sakinleşene kadar beklemek.
ilişkilerde her zaman şunu düşünmek lazım "nasıl olsa 2 gün sonra sebebini bile hatırlamayacağız" ve rahat olup melankoli yapmamak lazım. aksi halde çok yıpratıcı olur.
ilişkilerde her zaman şunu düşünmek lazım "nasıl olsa 2 gün sonra sebebini bile hatırlamayacağız" ve rahat olup melankoli yapmamak lazım. aksi halde çok yıpratıcı olur.
en nefret ettiğim cümle.
cici davran ne aq azıcık olgunlaşın liseli misiniz bak sinirlendim.
cici davran ne aq azıcık olgunlaşın liseli misiniz bak sinirlendim.