kulak çınlamasından hoşlanan kişi beyanı.

gün battı, ay doğdu, kurt burada. çakalların nerde aslanım?

doğu eşrefoğlu

şarjına değil de gözlerine acımayan insandır.

bir süre parlak ekrana baktıktan sonra göz kapaklarınızı sıkarak kapattığınızdada oluşan kısa süreli ağrıyı bilirsiniz. bu sorunu bilgisayarda (bkz: f lux) kullanarak aştım. başta renkleri biraz solduruyor ama alıştıktan sonra çok rahatlatıyor ve asıl farkını programı kapatıp ekranın gerçek renklerini görünce anlıyorsunuz. telefonda ise güneş tepede değilse ve ekranı görmemi engellemiyorsa %50-60 parlaklığı geçmiyorum.

türkçe rapin jet fadılı olan rapçi.

jet fadılın algoritması nasıl çalışır? ansızın ortaya çıkar, insanları kendine inandırır, insanların umutlarını çalar ve ortadan kaybolur. bu döngü 5 yılda bir tekrar eder. norm enderde de bu 5 yıl olayı var ufak farklarla; birden ortaya çıkar, gerçek rapi bilmeyen insanları iyi rap yaptığına inandırır, amatör eğlendirir ve kimse tarafından iplenmediği için silinir gider. 5 yılda bir tekrar ortaya çıkar.

peki neden 5 yılda bir? çünkü bu adam iplenmiyor arkadaşlar ve iplenmediği için de unutulup siliniyor. hele instagramda orda burda rapin namusunu temizledi, bu adamla ceza sagopa başa çıkamadı gibi yorumlar görüyorum; komik olmayın. norm enderin eski zamanlardaki konumu bir galatasaray-real madrid maçının sonunda melo ve cristiano ronaldo sohbet ederken ronaldo ile tokalaşmaya çalışıp iplenmeyen sabri'nin konumuydu. rapin namusu bu adama kaldıysa zaten buyrun cenaze namazına.

norm enderin bu şarkıyı yapmaktaki motivasyonu şuydu; yeni akım rap müzikte kalitesiz örneklerin çoğalmasıyla kendiliğinden oluşan nostalji romantiklerinin desteğini arkasına alarak son 5 yıllık döngüde bu sefer kaybolmayıp kendine bir yer edinebilme çabası. mekanın sahibi zırvasından başlayalım yani rapin namusunu kurtarmak gibi bir mottonun arkasına saklanıp üzerlerinden primin ağababasını kasarak ekmek yemesini sağlayan şarkının ortaya çıkmasına konu olan ezhel'den. ezhel müptezhel albümüyle bir dönüşüm geçirdi; üstelik bu dönüşüm kendisiyle de sınırlı kalmadı, türkçe rapin yönünü de değiştirdi. peki ezhel neden tarz değişikliğine gitti? oldschool rap yapamıyor mu? yapar, hem de kralını yapar. ezhel'in ais olduğu zamanları bilenler bilir. bu adam sokaklarda rap icra eden bir adamdı. youtube'da bolca freestyle videosunu bulabilirsiniz başkentin değişik sokaklarında. mesela bugün piyasanın en sert rapçilerinden biri olarak kabul edilen allame'yi kendi taraftarlarıyla dolu bir mekanda freestyle yarışmasında madara etmişliği vardır. ezhel'in geçirdiği dönüşüm dünyada her alanda yaşanan bir değişim rüzgarının ve bundan nasibini alan rap müziğin de geçirdiği değişimin kendi sanatına yansımasıdır. buna ister tercih diyin, ister zorunluluk; ama katiyen yeteneksizlik değil. çünkü ezhel bu memleketin sayılı rapçilerini bırakın sayılı sanatçılarının arasında. bunu müptezhel albümünden göremezsiniz, onu daha yakından tanımanız gerekir. bir diğer isim ben fero. bu adam efendi bir adam; kimsenin tavuğuna kışt demez, mekanın sahibi benim rapi ben yarattım tapusu bende triplerine girmez. müzikal kişiliği yeni akımın içine doğmuştur ve amiyane tabirle dalgasına bakar. bu adama duyulan nefretin sebebi ise şu; türkçe rapin tapusunu elinde tuttuğunu iddia eden namus ve kültür şovalyelerinin 20 yıldır beceremediğini birden ortaya çıkarak 1 yılda başarmak. inanın rapin namusu ne fare sesli şehinşah'ın ne joker'in ne bir başkasının umurunda. bu iş yeraltı tribiyle başlar her zaman sonra kendini kurtarabilen kurtarır. bu adam yerin üstünden başladı, çok kısa zamanda kimsenin katedemediği mesafeleri yürüdü. bu adama bütün kin bu yüzden. ben eminim ki bu da poet bu adama 5 tane old school beat versin ben fero da oturup yazsın enderi altına işetir.

amerikan filmlerinde bir klişe vardır hani, hapishaneye düşüldüğünde saygınlık kazanmak için en güçlü mahkumla kavga edilir. norm enderin yapmaya çalıştığı da budur aslında. ama ezhel kendini öyle bir noktaya taşıdı ki; norm enderin salladığı herhangi bir yumruğun ezheli devirmesini bırak değmesine imkan yok. zaten dedim ya norm enderin amacı rapin namusu falan değil, ezhelin dümenini bambaşka bir yöne kırıp çok geniş kitlelere ulaştırdığı rapin bugünkü piyasasında en tepedekine sallayarak romantiklerin desteğiyle kendine bir yer edinebilmek. norm ender bu yumruğu başkalarına da atmaya kalktı zamanında fakat iplenmedi. iplenmediği için unutuldu. sadece bu sefer yumruk daha fazla ses çıkardı çünkü bu zamanda sosyal medya hiç olmadığı kadar güçlü. ama bu zamanın başka bir özelliği daha var, bir şeyi bir yere taşıdığı hızda piyasadan silebiliyor. norm ender dallaması yine unutulacak ve bu sefer 5 yıl sonra bile dönemeyecek.

şarkı kalitesiz bir şarkı. türkçe dilini konuşmayı ve yazmayı bilen ve gündemi takip eden herhangi bir insan evladının yarım saatte çıkartabileceği basitlikte. ceza'nın mürekkep doldurdum dissi, karakteri 5 para etmese de sagopa'nın disstortion ep'si, daha yenilerden hidra'nın beyaz dişine imkanı yok y a k l a ş a m a z.

norm ender sen mekanın sahibi değildin ve hiçbir zaman da olamadın. sen mekanın ayakçısı bile olamazsın. sana verilmeyen cevaplar senden korkulduğu veya rakiplerini susturduğun için değil, iplenmediğin için verilmiyor. her zamanki gibi unutulup gideceksin. şimdi otur ve 5 sene sonra piyasanın tepesinde kimin olacağını hesapla, o kişi hakkında araştırma yapmaya başla ve dissini hazırla. 5 yıl sonraki romantik tayfadan birkaç milyon tık toplayıp tekrar tarihin tozlu raflarında kaybolacaksın.

evin içinde bulunan diğer evcil hayvanlarla genelde iyi geçinir, fakat diğer köpeklere ve şüpheli yabancılara karşı soğuk ve düşman tavırlar sergileyebilir. konu kendi ailesini korumaya gelince son derece sadık ve kendini adamıştır. aslında chow chowlar ağır abilerdir desek yanlış olmaz herhalde çünkü inatçı ve başına buyruk bir yapısı vardır.

chow chowlar serin havaları severler, fakat kapalı mekanlarda ve mutlaka kuru kalmaları gerekir.

chow chowlar dünya çapında üne kavuşmalarını ingiltere kraliçesi victoria'ya borçludur.

"ne yazık ki atalarının uzak geçmişte protein açlığı çekilen yoğun nüfuslu vatanlarında gıda kaynağı olarak kullanıldığı da söylenmektedir. hatta türün eski takma adlarından birinin "yenilebilir köpek" olduğu da iddia edilmektedir."

iç burkan bir de geçmişleri varmış. kaynak:
https://enpati.net/cin-aslani-chow-chow/

http://www.enpati.net

kediler hakkında bilgiler paylaştığımız blogumuz. yakın zamanda kedi delisi yakın bir dostum 2 dişi kedi sahiplendi ve doğru bilgiye ulaşmak için epey çabaladıklarını farkettiler. bu dönemde öğrendiklerini ve yabancı kaynaklardan doğrulayarak yaptıkları çevirileri bu sitede paylaşacaklar, ben de onlara mutlulukla katılıyorum. kedinin olduğu yerde patron kedi oluyor tabii, ama zamanla köpekler ve sevdiimiz diğer türlerle ilgili de içeriklerimizi genişletmeyi planlıyoruz. takip ederek bi omuz atmak isteyen olursa twitter, instagram ve facebook sayfalarımıza da bekleriz.

10 seneye yakın turkcell kullanımından sonra 2-3 ay önce numaramı taşıdığım operatör. benim bulunduğum lokasyonlarda(şehir merkezleri de var bu lokasyonlar arasında köyler de) turkcellin çektiği her yerde aynı düzeyde hatta zaman zaman daha iyi çektiğini gördüm. internet keza daha iyi düzeyde zaten köyde turkcellin çekmemesinden dolayı vodafone'a geçiş kararı almıştım. en son youtube pakedi de pastanın üstündeki çilek oldu aylık 12 liraya sabahlara kadar live streamlerden video kliplere koşuyorum bana mısın demiyor. turkcelle göre daha ucuz olduğunu söylememe gerek yok zaten. özetle bence turkcellden çok daha iyi bir operatör.

elektronik versiyonu sayesinde 3 aydır araya mesafe koyduğum eski ortağım. pişman değilim.

yeniden başlayacağı konuşulan efsane. die hard bir behzat ç fanı olduğumu belirtmek istiyorum önce. hatta öyle ki; ilk film çıktığında erasmusla çek cumhuriyetindeydim, türk bir arkadaşı da kafaladım dedim "kalk almanyaya gidiyoruz" . sırf amirimin filmini izlemek için ülke değiştirdim lan, sinema biletini saklarım hala!

bu anıyı araya sıkıştırdıktan sonra; bence başlamasın. bu diziyi her şeyiyle efsane yapan yönlerinden biri de buydu çünkü.tabağı alıp çekin a**na koyan amirimi, aynı gömlekten 15 tane alan hayaleti, karışık kuruyemişi sırasıyla yiyen akbabayı bir su bardağı tekilayı tek seferde kafaya diken öküz harunu ulan o oç selimi bile ekranda görmeyi o kadar özledim ki. ama biliyorum ki yeniden başlarsa aynı tadı vermeyecek. o yüzden başlamasın.

parasını aldığı ürünü teslim etmekten aciz olan, üstüne bir de müşterisini şube şube dolaştıran mağazalara sahip olan rezil marka, firma, şirket, ne boksa işte. bunların çalışanlarına güvenip de bir şey almayın sakın, pişman olursunuz.

dizi hakkında söylenecek çok şey var tabii ama herhalde efsane dizi dememiz yeterli olur. favori karakterler hakkında ise kimileri sucreyi kimileri agent mahone'u sormuş ama, benim asıl merak ettiğim erol tabak geri dönecek mi ?

(bkz: erol tabak)

cisco karakterini kenan doğulu'nun gençliğinin canlandırdığı dizi.

kanıt:

http://www.msn.com/tr-tr/...ocid=mailsignout#image=74

rezil rüsva kargo şirketi. şirket dediğime bakmayın böyle şirket olmaz.

daha önce çok defa kullandım ve hiç sorun yaşamadım ancak son olaydan sonra büyük konuşmıyım ama kullanmam için birinin beni sikmesi gerek.

çalıştığım işyeri yurtiçiyle gönderileri yaptığı için, ben de bireysel bir gönderim dolayısıyla yurtiçini tercih ettim. gün içinde gitmesi için de sabahın köründe kalktım şubeye kendi elimle verdim kargoyu ve 130 lira para bayıldım, vip(yersen) hizmetten yararlanabilmek için. bir kere şubeye gitmeden önce, bir kere de kargoyu teslim ederken dedim ki ; bu paket cebeci şubeye(istanbul beyoğlu şubesinden yapılıyor gönderi buarada) gidecek. peki bu üstün zekalılar cemiyeti naptı; kargoyu batıkent şubeye teslim ettiler, yanlış okumadınız batıkent şubeye. hani burda anlatılıyor ya evde olmama rağmen bulamadılar falan filan, lan adamlar kendi şubelerini bulamıyorlar kendi şubelerini. çağrı merkezini, beyoğlu şubesini, batıkent şubesini binlerce kere aradıktan sonra beyoğlu şubesiyle görüşebildim ve bant kaydında diyor ki; alıcının adresi bulunamadığından kargonuz batıkent şubesine teslim edilmiştir. Yani demek istiyor ki; biz firma olarak büyüme çağında yeterli vitamin ve mineralleri alamadık, beyin gelişimimiz standartın altında, bu yüzden kendi iş yerimizi bulamıyoruz.

Şaka gibi yemin ediyorum. Hem ekşi sözlük hem buradaki yurtiçi kargo başlıklarını sayfalarca okudum ve içimden diyordum ki lan bunlar kesin yanlış bilgi vermiştir yoksa adamlar niye bulamasın evi mevi, ben yüz kere gönderdim şak diye teslim edildi. buradan bu olay vasıtasıyla herkesten özür diliyorum. hakkınızı yemişim. kendi şubesini bulamayan kargo firması ev adresini siksen bulamaz zaten.

inanılmaz yavaş bir iss. belki sorun modemde, belki başka yerde bilemem ama sayısız kere teknik servis geldi ve bir çözüm bulamadılar. dün 1 saat içinde 7 kere bağlantı koptu.

http://www.resmigazete.go...er/2013/11/20131128-1.htm

yukarıda tamamının linkini verdiğim 6502 sayılı kanunun 52. maddesinden faydalanarak tek kuruş ödemeden sözleşmeyi iptal ettirmeyi deneyeceğim.

MADDE 52 – (1) Abonelik sözleşmesi, tüketicinin, belirli bir mal veya hizmeti sürekli veya düzenli aralıklarla edinmesini sağlayan sözleşmelerdir.
(2) Yazılı veya mesafeli olarak kurulan bu sözleşmelerin bir nüshasının kâğıt üzerinde veya kalıcı veri saklayıcısı ile tüketiciye verilmesi zorunludur.
(3) Belirli süreli abonelik sözleşmelerine sözleşmenin belirlenen süre kadar uzayacağına ilişkin hükümler konulamaz; ancak abonelik sözleşmesinin kurulmasından sonra, sözleşmenin sona ereceği tarihe kadar tüketicinin talepte bulunması veya onay vermesi hâlinde abonelik sözleşmesi uzatılabilir.
(4) Tüketici, belirsiz süreli veya süresi bir yıldan daha uzun olan belirli süreli abonelik sözleşmesini herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin istediği zaman feshetme hakkına sahiptir. Süresi bir yıldan az olan belirli süreli abonelik sözleşmesinde satıcı veya sağlayıcı tarafından sözleşme koşullarında değişiklik yapılması hâlinde de tüketici sözleşmeyi feshedebilir. Fesih bildiriminin kâğıt üzerinde veya kalıcı veri saklayıcısı ile satıcı veya sağlayıcıya yöneltilmiş olması yeterlidir. Satıcı veya sağlayıcı, abonelik sözleşmesinin feshi için sözleşmenin tesis edilmesini sağlayan yöntemden daha ağır koşullar içeren bir yöntem belirleyemez.
(5) Satıcı veya sağlayıcı, tüketicinin aboneliğe son verme isteğini yönetmelikle belirlenen süreler içinde yerine getirmekle yükümlüdür. Aboneliğin belirlenen süreler içinde sona erdirilmediği durumlarda, bu sürelerin bitiminden itibaren mal veya hizmetten yararlanılmış olsa dahi, tüketiciden herhangi bir bedel talep edilemez. Satıcı veya sağlayıcı, fesih bildiriminin hüküm ifade etmesinden itibaren on beş gün içinde tüketici tarafından ödenmiş olan ücretin geri kalan kısmını kesinti yapmaksızın iade etmekle yükümlüdür.
(6) Satıcı veya sağlayıcı, abonelik sözleşmesinin feshedilmesi ile ilgili bildirim ve taleplere ilişkin işlemleri yerine getirmek üzere gerekli tedbirleri almak ve gerektiğinde uygun bir sistem kurup bu sistemi kesintisiz olarak açık tutmakla yükümlüdür.
(7) Sözleşmenin zorunlu içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir.

fıkra mı deniyor bend mi deniyor ne oluyorsa, 52. maddenin 4. alt maddesi diyeyim burada açıkça görüldüğü üzere kanunsuz iş yapıyorlar ve cayma bedeli ödemeden sözleşmeyi iptal etme hakkımız var kanuna göre.
başka bir yerde de bu maddenin kanuna 14 Mayıs 2014'te eklendiğini ve geriye dönük kapsamadığını okumuştum, yani sanırım 14 mayıs 2014'ten sonra yapılan taahhütlü sözleşmeler için geçerlidir.

dün ödemesini yaptığım siparişin bu gün kargoya verildiğini gösteren site. lakin ems seçmiştim ve elemanın verdiği tracking numberla ems sitesinde sorgulama yaptığımda "no tracking information for the shipment, or overdue tracking." diye bir uyarı geliyor. Acaba adam fake tracking number mı kitledi lan bana ? işi bilenlerden yardım bekliyorum.

bir garip support ekibi olan müzik sağlayıcı. aile planıyla ilgili türkçe bir mail yazmıştım gelen cevap bu şekilde:

I'm afraid there are no Turkish speakers available. I hope you do not mind me answering in English.

"aradaki kısımları siliyorum kalabalık olmasın diye"

Ali

ekipte türkçe konuşan yok ama cevabı yazan kişinin adı ali. hadi bunu es geçiyorum başka toplumlarda da bu isim kullanılıyor. ben de bunun üzerine ikinci sorumu ingilizce yazdım ve gelen cevaba bakalım:

Merhabalar,

Guzel soru *

Yani aile ferdiniz ayni ulkede olma zorunda.

Başka sorularınız varmıydı?

iyi günler.

Alp

Hoppala, bu sefer ingilizce yazdığım maile türkçe cevap geldi.

En son mailimi yabancı dil olarak sadece ingilizce bildiğim için hem ingilizce hem türkçe yazdım. cevabı merekla bekliyorum.

--spoiler--
bence -ki görünen o- lucious hapisten çıkacak fazla durmadan, ajanın biri tek görgü tanığının vernon olduğunu söylüyordu o da andre'nin eşi sağolsun patates oldu, delinin birinin aklıyla da iş yapmayacaklarına göre lucious dışarı çıkacak ve ortalığın amına koyacak.
--spoiler--

hiphop r&b türlerine ilgi duyan bünyelere ilaç gibi gelen dizi.

--spoiler--
bu gün rastgele eski bir bölüm açıp izleyeyim dedim ve 2. sezon 5. bölümü açtım, ve dostlar farkettim ki al owal adlı suikastçinin 17:08'de (maksidizide buraya denk geliyor başka sitede başı kıçı kesilmişse bilemem) bilediği kılıçla arrow'un 3. sezon 9. bölümde ra's al ghul'la dövüşürken seçtiği kılıç aynı. kimsenin farketmemiş olmasını umarak yazıyorum çünkü çok büyü bir icat yapmış gibi sevindim. screenshot koymak isterdim fakat internet yavaş olduğundan dolayı düşük kalitede izlediğimden belli olmaz diye koymadım merak eden bakıp haklı olduğumu görecektir.
--spoiler--

sanırım sağlam olarak geri dönmüş olan torrent mabedi. .ch falan değil direk zamunda.netten takır takır giriyor şuan.

--spoiler--
spoiler sayılır mı sayılmaz mı emin değilim ama yine de riske atmayalım. son bölümde ra's al ghulun kısı nyssa'yı canlandıran kadın gözüme bir yerden tanıdık geliyordu ki spartacusün sondan bir önceki manitası olduğunu hatırladım. bu gereksiz bilgiyi niye paylaştım ben de bilmiyorum.
--spoiler--