bugün
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı109
- jayden oosterwolde8
- panathinaikos'un atatürk düşmanlığı8
- dokunmaya kıyamadan sevmek19
- mühendis erkeklerin genel özellikleri23
- iran cumhurbaşkanının helikopter kazası34
- anın görüntüsü21
- bik bik'in cinsiyeti16
- icardi190519
- kadınlar olarak erkeklerle sevişmiyoruz21
- fenerbahçe taraftarı25
- ruh varsa neden görünmüyor13
- aşık olmadan sevişmek17
- en çok yaşamak istenilen şehir15
- ibrahim reisi13
- bik bik için diktiğim keten pantolon10
- bik bikinize ne dikersiniz12
- karın gözünün önünde biriyle olursa büyü bozulur13
- erkolar kapatılsın15
- galatasaray'ın yaşaması muhtemel facia15
- fred'in gs orta sahasını kucağa alması14
- nurcuların fetöcü olduğu gerçeği10
- fenerbahçe13
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz14
- fethullah gülen şu an ne yapıyordur12
- mauro icardi11
- muharrem ince'nin diyanet kapatılsın mı anketi15
- manitayla yapılacaklar16
- avrupanın zenginliğini hırsızlığa borçlu olması15
- tc'yi atatürk değil ingiliz ve yahudiler kurmuştur18
- alex de souza13
- 19 mayıs atatürk ü anma gençlik ve spor bayramı11
- ninja turtles lar nasıl para kazanıyor14
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi18
- karıya kıza doymuş erkek26
- travestilerin genelde kürt olması16
- bir erkekten duyulabilecek en güzel söz13
- üstteki yazarın yaşını tahmin etmek20
- çok üzgünüm sözlük9
- kötü gününde sevdiğine mi gidersin seni sevene mi15
- etine dolgun kız9
- risale i nur23
- taktik verin16
- icardi1905 adamdır12
- çocuğunuzu özel okulda okutur musunuz18
- okan buruk10
- mert hakan yandaş30
- 21 maçtır yenilmeyen takımı becermek12
- icardi1905'in silik yemesi9
- sık sık aldığınız iltifatlar15
entry'ler (16)
"Kadınlar sevilmek için yaratılmışlardır. Anlaşılmak için değil."
Semptomları şöyledir:
1- Aşırı bir Atatürk takıntısı.
2- Bu tarikattaki insanlar, aynen dünyanın sonunun geldiğine kendini inandırarak çıldıran tarikattaki insanlar gibi Türkiye'nin sonunun geldiğine kendilerini inandırarak çıldırmışlardır.
3- Ulusalcı tarikat, hayatı aşırı dindarlara özgü bir fantastik tablo içinde algılar. Onlara göre de dünyada iyi ile kötü arasında final mücadele yaşanmaktadır. Onlara göre karşılarındaki güç şeytandır. Bu, final mücadelesidir. Çünkü yapılan mücadele onların kafasında Türkiye'nin sonunun gelip gelmeyeceğini belirleyecek nihai kavgadır. Ölüm kalım meselesi, nihai kavga haline getirdikleri hayat hakkında bu delilik sınırındaki insanlar akla gelmeyecek her türlü çılgınlığı her an yapmaya hazırdırlar. Onlara bu aşamada normali anlatmaya çalışmak imkansızdır.
4- Hastaların bir bölümü geçmişte yaşar. Bugün onların beyninde hayli dumanlı vaziyettedir. Onlar için bugün şeytan ile mücadelenin kaotik halidir. Rahat oldukları, kendilerini sakinleştiren yaşam; geçmişin yani Atatürk'ün yaşadığı günlerdeki ortamdır. Bu nedenle tarikatın aşırı eğilimli üyeleri kendilerini Atatürk gibi görür. Kendilerini Atatürk olamayacak kadar aşağı düzeyde görenler ise eski dönemin kıyafetlerini giyer ve eskinin hatıralarıyla yaşarlar.
1- Aşırı bir Atatürk takıntısı.
2- Bu tarikattaki insanlar, aynen dünyanın sonunun geldiğine kendini inandırarak çıldıran tarikattaki insanlar gibi Türkiye'nin sonunun geldiğine kendilerini inandırarak çıldırmışlardır.
3- Ulusalcı tarikat, hayatı aşırı dindarlara özgü bir fantastik tablo içinde algılar. Onlara göre de dünyada iyi ile kötü arasında final mücadele yaşanmaktadır. Onlara göre karşılarındaki güç şeytandır. Bu, final mücadelesidir. Çünkü yapılan mücadele onların kafasında Türkiye'nin sonunun gelip gelmeyeceğini belirleyecek nihai kavgadır. Ölüm kalım meselesi, nihai kavga haline getirdikleri hayat hakkında bu delilik sınırındaki insanlar akla gelmeyecek her türlü çılgınlığı her an yapmaya hazırdırlar. Onlara bu aşamada normali anlatmaya çalışmak imkansızdır.
4- Hastaların bir bölümü geçmişte yaşar. Bugün onların beyninde hayli dumanlı vaziyettedir. Onlar için bugün şeytan ile mücadelenin kaotik halidir. Rahat oldukları, kendilerini sakinleştiren yaşam; geçmişin yani Atatürk'ün yaşadığı günlerdeki ortamdır. Bu nedenle tarikatın aşırı eğilimli üyeleri kendilerini Atatürk gibi görür. Kendilerini Atatürk olamayacak kadar aşağı düzeyde görenler ise eski dönemin kıyafetlerini giyer ve eskinin hatıralarıyla yaşarlar.
jakoben zihniyetlerin, kendi iktidarlarını korumak için, tarihi gerçekleri saptırarak, onları topluma yanlış öğreterek, kendilerine karşıt olarak filizlendiğini gördükleri fikirleri yok etmek amacıyla ortaya attıkları zırvalama türleridir.
zırva olduklarından hiçbir fikri temele dayanmamaktadır doğal olarak bu söylemsiler.
vatan, millet, sakarya! haydi, ileri!
benzerleri için;
(bkz: şeriat geliyor).
(bkz: ülkeyi satıyorlar).
zırva olduklarından hiçbir fikri temele dayanmamaktadır doğal olarak bu söylemsiler.
vatan, millet, sakarya! haydi, ileri!
benzerleri için;
(bkz: şeriat geliyor).
(bkz: ülkeyi satıyorlar).
çözümlemenin, hissiyatın duayeni, her bir yapıtı klasik, rus dahisi.
damakta hoş bir tat bırakır, öküzgözü üzümünden yapılan şaraplar.
the smiths'ten sonra eski tadını yitirmiş de olsa "karizma"dır yine de.
herbirinin gözleri yakmadığını ileri sürdüğü, kepeğe karşı da oldukça etkili şampuanlardır.
müziğin ulaşmış olduğu en son noktadır...
vahşi duygulardan beslenen ilkel ötesi ideolojimsi...
mozzarella peynirinin varlığını borçlu olduğu güzel süt.
pizzada anlamını bulsa da, tekbaşına da oldukça lezzetli olan, harika bir manda sütü ürünü.
türkiye'de savunmanın pek bir zor olduğu kavram. her türlü iftira ile karşılaşmanız olasıdır ondan yana olduğunuzda.
mozzarella'nın anlamını bulduğu enfes karın doyurucu.
engin ardıç'ın "Muasır" başlıklı yazısında irdelediği ideoloji.
Muasır
Hani "muasır medeniyet seviyesi" var ya, işte o...
"Çağdaş uygarlık düzeyi" demek, hepsi bu.
(Basında bu kelimeyi "muassır" şeklinde yazan cahil arkadaşlarımız da vardır. Üstelik de yaşını başını almış adamlardır bunlar.)
Atatürkçülük bu demektir, başka bir şey de değil.
Bu kavram son derece değişken bir kavramdır. Dün muasır olan bugün değildir, yarın da olmayacaktır.
Değişken olduğu, donuk olmadığı için de modası geçmez, eskimez, otuzlu yılların liderleri yokolur giderler, Atatürk ölmez!
Üstelik Atatürk "hayatta en hakiki mürşit ilimdir" demiştir ama, "başka mürşit yoktur" da dememiştir ha!.. "Daha az hakiki" olan başka mürşitler de bulunabilir...
Atatürkçülük'te demokrasi yoktu, çünkü otuzlu yıllarda "moda" yelleri totaliter rejimlerden yana esmekteydi.
Dolayısıyla, bugün de aynı rüzgârı estirmeye çalışan "Kemalistler" çağdaş değildirler.
Daha da açık konuşalım: Atatürk, Kemalist değildi!
Kemalizm, Atatürk'ü kendi amaçları doğrultusunda "kullanmak" isteyen faşist bürokratların uydurduğu bir ideolojidir.
Atatürkçülük, bir ideoloji değildir, bir dünya görüşüdür.
Laiklik de, kendi başına bize hoş göründüğü için değil, çağdaş yaşama tarzının, çağdaş uygarlık düzeyinin vazgeçilmez bir unsuru olduğu için gereklidir.
Devlet kapitalizmi, otuzlu yıllarda çağdaş gibi görünüyordu, bugün değildir.
Şapka giymek, o dönemde modaydı, bugün değil.
Bugün şapkayla gezene Atatürkçü demezler, "tapon" derler yani...
Muasır medeniyet uyarınca o zamanlar vals ve tango yapılırdı, bugün yapana yalnızca "nostaljik" deniyor.
"Atatürk'ün giyindiği gibi giyinmeye çalışana" da düpedüz ahmak derler. Diyelim baklavalı kazak buldunuz, gidip bir de golf pantolon mu diktireceksiniz? Atatürk 1936 model arabayla gezerdi, arayın bulun da "rektifiye" ettirip binin bakalım!
O dönemde Medeni Kanun gösteriyordu çağdaşlık düzeyini, tek eşlilik, miras paylaşımında eşitlik, falan filan.
Bugün, örneğin "eşcinsel evliliklerine izin vermek" çağdaşlık! Avrupa bu düzeyde.
Nasıl, bu sizi irkiltti mi? Demek ki Atatürkçü değilsiniz.
Siz olsanız olsanız "ismetçi" olursunuz.
O da Atatürk'ün başbakanıydı, Fethi Okyar ve Celal Bayar da... O da Atatürk'ün silah arkadaşıydı, Fevzi Çakmak da... Üstelik birincisi yalnızca orgeneral, ikincisi mareşaldi, mareşal!
Sizin Atatürk'ünüz hangisi?
Ölümünün üzerinden daha bir yıl geçmeden ve de utanmadan paralardan resimlerini kaldıranların Atatürk'ü mü yoksa? Benimki o değil.
Bana da utanmadan "Atatürk düşmanı" diyen dangalaklar, azıcık anladınız mı?
http://www.sabah.com.tr/2...4F40AB7A327251DCC4C9.html
Muasır
Hani "muasır medeniyet seviyesi" var ya, işte o...
"Çağdaş uygarlık düzeyi" demek, hepsi bu.
(Basında bu kelimeyi "muassır" şeklinde yazan cahil arkadaşlarımız da vardır. Üstelik de yaşını başını almış adamlardır bunlar.)
Atatürkçülük bu demektir, başka bir şey de değil.
Bu kavram son derece değişken bir kavramdır. Dün muasır olan bugün değildir, yarın da olmayacaktır.
Değişken olduğu, donuk olmadığı için de modası geçmez, eskimez, otuzlu yılların liderleri yokolur giderler, Atatürk ölmez!
Üstelik Atatürk "hayatta en hakiki mürşit ilimdir" demiştir ama, "başka mürşit yoktur" da dememiştir ha!.. "Daha az hakiki" olan başka mürşitler de bulunabilir...
Atatürkçülük'te demokrasi yoktu, çünkü otuzlu yıllarda "moda" yelleri totaliter rejimlerden yana esmekteydi.
Dolayısıyla, bugün de aynı rüzgârı estirmeye çalışan "Kemalistler" çağdaş değildirler.
Daha da açık konuşalım: Atatürk, Kemalist değildi!
Kemalizm, Atatürk'ü kendi amaçları doğrultusunda "kullanmak" isteyen faşist bürokratların uydurduğu bir ideolojidir.
Atatürkçülük, bir ideoloji değildir, bir dünya görüşüdür.
Laiklik de, kendi başına bize hoş göründüğü için değil, çağdaş yaşama tarzının, çağdaş uygarlık düzeyinin vazgeçilmez bir unsuru olduğu için gereklidir.
Devlet kapitalizmi, otuzlu yıllarda çağdaş gibi görünüyordu, bugün değildir.
Şapka giymek, o dönemde modaydı, bugün değil.
Bugün şapkayla gezene Atatürkçü demezler, "tapon" derler yani...
Muasır medeniyet uyarınca o zamanlar vals ve tango yapılırdı, bugün yapana yalnızca "nostaljik" deniyor.
"Atatürk'ün giyindiği gibi giyinmeye çalışana" da düpedüz ahmak derler. Diyelim baklavalı kazak buldunuz, gidip bir de golf pantolon mu diktireceksiniz? Atatürk 1936 model arabayla gezerdi, arayın bulun da "rektifiye" ettirip binin bakalım!
O dönemde Medeni Kanun gösteriyordu çağdaşlık düzeyini, tek eşlilik, miras paylaşımında eşitlik, falan filan.
Bugün, örneğin "eşcinsel evliliklerine izin vermek" çağdaşlık! Avrupa bu düzeyde.
Nasıl, bu sizi irkiltti mi? Demek ki Atatürkçü değilsiniz.
Siz olsanız olsanız "ismetçi" olursunuz.
O da Atatürk'ün başbakanıydı, Fethi Okyar ve Celal Bayar da... O da Atatürk'ün silah arkadaşıydı, Fevzi Çakmak da... Üstelik birincisi yalnızca orgeneral, ikincisi mareşaldi, mareşal!
Sizin Atatürk'ünüz hangisi?
Ölümünün üzerinden daha bir yıl geçmeden ve de utanmadan paralardan resimlerini kaldıranların Atatürk'ü mü yoksa? Benimki o değil.
Bana da utanmadan "Atatürk düşmanı" diyen dangalaklar, azıcık anladınız mı?
http://www.sabah.com.tr/2...4F40AB7A327251DCC4C9.html
pek bir "leziz", ağız sulandıran yemekler grubunun üyesi.