bugün

entry'ler (23)

bime alternatif sloganlar

Le Le Le sakine .

öyle bir geçer zaman ki

Küçük osman ergenliğe girdikten sonra soğuduğum bir filmdir.

ülkenin neden para basmadığını anlayamamak

Çünkü öyle bir şey olamaz. her ülke para basmak için para miktarı kadar merkez bankanın kasasına altın koyması zorunludur.

yaran okul müdürü lafları

-ateslipic'in babası burda mı?
-burda.
-beyefendi piç misiniz?oğlunuz en arka sıraya geçmiş osbir çekiyor öndeki arkadasının sırtını döle boğdu amk.
-vay orospu çocuğuna bak sen.

sözlük yazarlarının şu an yaptığı şey

hd kalitesinde porno açıp osbir çekmek.
(bkz: ben)

yaran facebook iletileri

ilkokulda neydi la o mavi önlük hepimiz okulun bahçesinde şirinler gibi dolanıyoduk amk.

sınavda verilmiş mükemmel cevaplar

Soru
-Bana şurdaki sandalyenin olmadığını kanıtlayın.
Cevap
-hangi sandalye amk

yaran inci sözlük ayarları

Saat gece üç telefon çalar açarsın;

- uyuyor musun ?
+ yok koyun sikiyorum

oruç tutmayı çok önemli bir şey sanmak

oruç tutmak farzdır. ama bazı insanlar oruç tutmayı sadece aç kalmak sanmaktadır. oruç tutmak aç kalmak değildir. Allah rızası için yapılır. Allah bize aç insanların halini anlamamız için oruç tutturur ve bedenimiz de dinlenmiş olur.

öğrenci öğretmen diyalogları

-hocam sınavda ne sorucaksınız?
-soru..

yaran inci sözlük diyalogları

Pompalıyla Yaptığım Kahramanlık

Bugün baktım bi çocuk üzgün oturmuş kaldırıma meyve suyu içiyor.

hemen koştum yanına; neyin var evlat? dedim.

abi babamdan aldığım paraları biriktirerek aldığım top ayşe ablanın bahçesine kaçtı dedi.

o zaman iste versin dedim.

yok ayşe abla burda top oynamamıza izin vermiyor. o yüzden de topumu asla vermez dedi.

çok sinirlendim. aynı aşağılık cadaloz karı bizim de topumuzu vermiyordu.

ama artık çocuk değildim, büyümüştüm ve güçlüydüm.

artık ondan hiç mi hiç korkmuyordum.

koştuğum gibi arabanın bagajından pompalıyı aldım.

kapısına dayandım ayşe ablanın.

ayşe abla dışarı gel bi dakka konuşcaz dedim.

pencereyi açtı ve direkt topu vermicem orospu çocukları dedi.

topu vermek zorundasın yoksa hiç istenmeyen görüntüler ortaya çıkıcak dedim.

o topu almanız için ölümü çiğnemeniz lazım dedi.

pekala, bunu sen istedin dedim.

bahçe kapısına esnaf tekmesi vurdum.

pompalıyla pencereden iki el ateş ettim.

ayşe abla yere yattı.

sonra pompalıyı bi daha doldurdum ve evin kapısını da kırdım.

iki el daha ateş edip ayşe ablanın işini bitirdim.

karyolanın üstünde kanlar içinde yatarken topu alarak çıktım.

o küçük çocuk öyle mutlu bir şekilde koştu ve sarıldı ki bana gözlerim doldu.

topu verir vermez polis arabaları geldi.

beni tutuklayıp nezarete attılar.

akşam üstü de serbest bıraktılar çünkü; nöbetçi hakim de küçükken bu top olaylarından çok çekmiş.

sen halk kahramanısın dediler, derin devlet bulaştı işe ve benim pisliğimi temizlediler.

ben artık eski ben değilim; amerika’da örümcek adam neyse türkiye’de de ben oyum.

bana bundan sonra daha dikkatli davransanız iyi olur yoksa yine hiç istenmeyen görüntüler ortaya çıkabilir.

zaman makinesini icat eden türklerin diyalogları

-bu ne?
-zaman makinesi.
-çalışıyor mu?
-evet gösteriyim.
-bak deminden şimdiye geldim

yaran facebook iletileri

‎12 yaşındaki çocukların bıçaklanma günü

12/12/2012

bir sonraki bıçaklama günü 100 yıl sonra yani 12/12/2112 de.

bugün bütün bıçaklanan 12 yaşındaki çocukları anıp yas tutacağız ve
gece 12ye kadar 12 tane 12 yaşında çocuğu 12 yerinden bıçaklayacağız.

sevgilisinin bikini giymesine izin vermeyen erkek

- höeeyt yine mi bikini giydin ulan sen!
- ay ne bağırıyosun haşmet. unutmuşum kızdığını tamam çıkarıyorum işte.
- bağırırım tabii ulan kaç kez söyledim sana bikini giymiceksin, üstsüz güneşleneceksin diye.
- of haşmet ne acayipsin ya.

tatil yerinde türk olduğunu belli etmenin yolları

erkekler için slip don giyip kıllı göğüslerini, edeleli kollarını ve koca göbeklerini sergileme durumu.

kızlara atılan laflar

+ yanayım yanayım senin o götündeki mavi kot olayım. kasaya bak be.
- ben o kota iki bacağımı sokuyorum salak!
+.....

(bkz: laf atılan kızdan ayar yemek)

hocaların verdiği ayarlar

-sözlüye çalıştın mı ateslipilic?
+eh hocam.
-eh ne olm ya çalışmışındır ya çalışmamışındır.
+e ile h harfinin yanyana gelmesiyle oluşan ''biraz'' anlamında da kullanılan bir kelimedir.
-hangi kelime?
+eh hocam.
-çık dışarı!
+peki hocam...

bir erkeğin en masum olduğu an

yorucu bir günün ardından, bilgisayarının karşısındaki koltuğa uzanıp, bahtaniyeye sarılmış skypte'dan sizinle konuşurken, ona çaldığınız mızıkadan çıkan hüzünlü, yavaş bir melodi eşliğinde uyuyakaldığı andır.
laptopunuzu bir bebek gibi yavaşça yatağınıza bırakıp, skype'ı kapatmazsınız ki, kapanırken çıkan sesle uyanmasın, yatağınızda masum masum uyusun.

edit: bahtaniye almak için odanıza giren anneniz, yatakta tam ekran mışıl mışıl uyuyan bir erkek görünce bir an şok olabilir, ürkebilir. ama o da masumluğa dayanamaz içeri gelip "kapatsana çocuğu, uyancak" diye sizi uyarır.

işletme okuyacaklara tavsiyeler

işletme bölümü şirket yönetimi ile ilgili olduğu için günlük haberlerdeki şirket birleşmeleri, ayrılmaları, sponsorlukları (nereye, neden sponsor oldukları ve sponsor olduğu müessese ile şirketin doğrudan veya dolaylı ilişkisi), yeni yatırım yaptığı alanlar, sektörler nelerdir, şirket yöneticilerinin demeçleri, hangi ortamda nasıl hareket ediyorlar (şirketlerin kriz ortamlarındaki davranışları ile normal zamandaki davranışları aynı değildir ve buna karşı toplumdan, iş çevresinden nasıl tepki alıyor) gibi gelişmeleri hem şirketlerin sitelerinden hem de sektörel dergileri takip ederek kendine bir rota belirlemeni tavsiye ederim (sektörel dergilerin bir kısmını üniversite kütüphaneleri getiriyor, bir kısmını da bikaç arkadaşın ile birlikte ortaklaşa alabilirsin maliyeti düşük tutmak için, sonuçta okudukça eskimiyor dergiler). Ayrıca üniversitelere belirli zamanlarda klüplerin, üniversitenin ve ders hocalarının getirdiği sektörden yöneticiler geliyor, bunların konferanslarını kaçırmamanı öneririm (bizzat sektörden oldukları için daha verimli olabiliyor.) Son olarak da office programlarını kullandığını söylemişsin, buna ek olarak Spss denilen bir istatistik programı var, derslerde şu ana kadar görmediyseniz yakın zamanda göreceksiniz (3. sınıfta galiba), Spss'e biraz göz atmanda fayda var (programın genel mantığı veriler giriliyor ve bu verilerin kıyaslanacağı kriteleri belirledikten sonra sana verilerin kriterlere göre (yaş, cinsiyet, kilo, zaman, mekan vb.) gruplandırılmış halini veriyor ve anlamlandırmaksa sana düşüyor. Bunun ne faydası olacak dersen, hedef kitleni ortaya koyabilmen için sana büyük kolaylık sağlıyor, sadece hedef kitlenin isteklerine yönelik araştırma yapmak yetmiyor, verileri anlamlandırmak da lazım ki sonuç ortaya çıksın.

Bir de yakınlık duyduğun herhangi bir sektörün ve doğrudan veya dolaylı olarak etkilediği sektörlerin faaliyetlerini takip etmeye yönelirsen senin için bilgilerini genişletmek daha kolay olur. Bir sürü işletme var ve hepsini birden detaylı takip etmek çok zor olur, en azından bir bölüme ağırlık verip diğerleri hakkında da genel (ama net) fikirlerin olursa iyi olur. Bu sefer son kurum yöneticilerinin blogları, kitapları, hakkında başkasının yazdıkları, son zamanlarda kurumların ürünlerini satarken artık maddi faydasından çok tüketicilerinde uyandırdıkları hisse yöneldiklerini görüyoruz ve bu konuda da (halkla ilişkiler, sponsorluk, tanıtım gibi alanlarda) yazılmış çokça kaynak var (yine adres kütüphane), bunları takip etmeni öneririm, ingilizceyi de sadece hatırlatma amaçlı yazıyorum (kendisi şu an olmazsa olmaz duruma gelmiş malesef).

ben bunu bütün şehitlere yazdım

Şehitler ölmez vatan bölünmez. Allah teröristlerin belasını versin.