bugün

entry'ler (16)

yapılan her espriye kahkahalarla gülen arkadaş

bir peynir çeşidine mensup belki? dikkat çekmeye çalışıyor olabilir. arkadaş olarak kalsın bırak!

uludağ sözlük ten soğuma nedenleri

0-6 yaş grubuna girdiğini düşündüğüm tanımlar daha doğrusu bu tanımları yapan yazarlar.. ordan bakınca salak gibi mi duruyoruz? çok merak ediyorum! sırf tanım olsun diye biten -dır eki; daha iyisini yapabiliyormuş gibi gelen saçma eleştiriler... eğreti duruyor o -dır eki her kelimenin sonuna konmaz. anlamanız için illa ki gözünüze mi sokmamız lazımdır.

tanınmayan kişiyle samimi olmak

bambaşkadır. kendinden bir şeyler bulduğun, adının doğruluğundan bile şüphelendiğin, km lerce uzakta olan birinin varlığı mutlu etmeye başlar önce seni. her açılan konuda ortak bir nokta yakalama gayretindedir iki taraf da. başka yer ve zaman olsa daha iyi olcakmış gibi gelir sonra. ama yanlış bir düşüncedir bu sözlük. hayat o kadar adil değil. düz bir adamdır konuştuğun. görmediğin için gizemli gelir. o gizemdir onu çekici yapan da. konuyu dağıtmayalım. asıl anlatmak istediğim garip bir şey işte ya. sima yok bir şeye benzetmeye çalışıyorsun kafanda olmuyor. ama koşa koşa pc nin başına onun için geçiyorsun. beni anlıyor musun?

yaran olaylar

ne zaman geçtiği tam bi muamma olan traji komik ve beni kendimden geçiren şu olayı sizlerle paylaşmak isterim sevgili sözlük seven yazarlarımız:

ilker adında idealist bir genç askeri sınavlara girer ve kazanır. araştırma için askeriyeden görevliler ilker in mahallesine gelir ve çocuğun nasıl biri olduğunu sorarlar. kız meselesi sanan mahalleli de:

- çok iyi çocuktur. allah ın yolunda giden abdestli namazlı dua eksik olmaz ağazından..

ve bu hata sonucu hayatının en büyük fırsatını kaçırır.

yaran olaylar

maalesef tanık olamasam da dinlediğimde yarıldığım olaydır.

benim sıpa küçük kardeş, 2 küçük akraba çocukları ve de teyzeleriyle dizi izlemektedirler.. bu sırada bir sahne çıkar. doğum sahnesi. hemen değiştirilir. çocuk meraklı meraklı sorar teyzesine.
- o neydi? aç onu onu aç! neydi o teyde.
- kadın elmayı yıkamadan yemiş. onu alıyorlar ameliyatla..-90 lardan bu yana yalanlar da değişmiş-

küçük kadınlar

little women adlı hikaye kitabını gördüğümde yarıldım. ''adına kadar'' bunu da mı arakladınız ya? ayrıca yaprak dökümüyle de karıştırıyorum. zira batan aile tablosunda yaprak dökümüne taş çıkarıyor.

yaran yanlış anlamalar

gülmemek için bünyeyi zorlasanız da 2 dakikadan fazla dayanamayacağınız olaylardır.

mağazaya giren bir adam yardım için arkası dönük kısa saçlı bir çalışana seslenir.
- pardon hanımefendi?
- buyrun?
- pardon ben sizi bayan sandım.
- ben zaten bayanım.

milli kütüphane

zar zor girileceğini söyleyip, aylarca bizi kekleyen bi ipne yüzünden mahrum olduğum kütüphane. allah tan aylar sonra dank etti de gittim kendim öğrendim. bahçeli metrosunun olduğu taraflarda. orda kime sorsanız gösterir..

melankolik

sürekli ağlamaklı, sürekli acı çeken ve bundan haz alan insanlara verilen genel ad. ömür törpüsü gibiler..

marjinal

aykırı gençliğin yeni aldığı hale denilemeyecek terim.. herkes marjinal olma çabasına girdiğinden normal insanlar azınlıkta kalıyor. normalmen normal insanlara marjinal diyesi geliyor insanın..

fenerbahçe

şampiyon olduğu gün de gelir elbet diye teselli etsem inandırıcı olur mu?
(bkz: zeki müren de bizi görecek mi)

galatasaray

maçına gittiğim gün nirvanaya ulaşacağım gün olacak.

en sevdiğim marşı:

giden her sevgilinin ardından
hep biz olduk el sallayan
haykırsak duyarlar mı sesimizi
hangi sevdadan galip çıktık ki

yürüyoruz sessiz ve kederli nevizade geceleri
inletiyoruz hep çıkışında istiklal caddesini

boşuna çekilmedi bunca çile
içiyoruz gündüz gece
haykırdık ama duymadı hiç kimse
peşindeyiz heryerde

zaten aşklar hep yalan dolan
sonu hep acı hüsran
bize her sevdadan geriye kalan
sadece galatasaray

cimbombomum cimbombomum canım feda olsun sana
hiçbir şeye değişilmez senin sevgin bu dünyada..

özhan canaydın

(1943-...) bütün renktaşlarımın başı sağolsun.. miras bıraktıklarına her zaman sahip çıkacağımızı bilip, huzur içinde uyusun.

ugg lama yar ugg lama mavi yazma bugg lama

an itibariyle bir yerde rastlayıp çok güldüğüm başlık.. orta doğudan kopuk, gelmiş bir türküdür.

çocuklarını eşit düzeyde sevmeyen ebeveynler

bi filmde -film hatırlanmamakta- baba eve bi oyuncak getirir.. oyuncak: birbirine sarılmış iki kangurunun tuşuna basıp yuvarlanıyordur. kız çocuğu sorar:
- baba bu ne? napıyor bunlar.
baba erkek çocuğu göstererek:
- sen 15 yaşından, -kız çocuğu göstererek- sen de 30 yaşından önce öğrenemezsin.

şimdi baba burda kızı mı daha çok seviyor oğlanı mı ben çözemedim.

nothing else matters

değil metallicayı bilmeyen metal müziği bile bilmeyen kişinin bildiği şarkı.. bir de metal dinlemeden metallıca cıymış gibi davranan kesim var ki; bu kişi aynı zamanda arkadaşları sayesinde him den bir şarkı dinlerler. eve gider gitmez de iki şarkısını indirirler. bu kadarla da kalmazlar. face de bir şarkısını payaşırlar. face de şarkının altına 'lan bunu ben sana dinlettim daha dün. bu grubun bu şarkısına bitiyorum demişsin daha grubu bilmeden nasıl bitiyon' yazan arkadaşını da sil onu yoksa küserim diye tehdit ederler. uzak durun derim ben sözlük.