bugün

entry'ler (143)

esuma

esuma.. esuma.. esuma...

tatlı çocuk seni.
zeki çocuk.
küçükkende annenin sakladığı çikolataları araklar mıydın acaba?

yazarlık hayatın daha yeniymiş az önce onu öğrendim. henüz 2009 model. bu taptazecik ve dimağın elbette aklına 40 tilki gelecek. elbette "araklamacı gazetecilik" yapacak. neticede ülkemizde basının da ne durumda olduğu ortada. insan ne gördüyse onu.. değil mi?

sevgili esuma.
bu entry'yi yazmak için "uludağ'da hesabı olan bir arkadaş" bulmanın ne denli zor olduğunu belirtmek isterim. burada yazar olmak öyle kolay olmamalı. copy-paste 'lerin arkasına sığınarak yazarlık yapılabiliyorsa internette bununla ilgili çok güzel botlar var. bot derken ugg olanlardan bahsetmiyorum. sakın yanlış anlama beni. bir çırpıda bütün bir siteyi kopyalayabilen otomatik botlardan söz ediyorum.

cicişim esuma.
seni henüz kız mısın, erkek misin, genç misin, yaşlı mısın, siyah mısın, beyaz mısın.. tam olarak dahi tanımadığım halde seninle ilgili öğrendiğim ilk ve en kalıcı şey "başka bir sitede gördüğü ve kaynağından çok emin olmadığı bir şeyi orijinalmiş gibi sözlüğe aktaran biri" gerçeğidir. zaten nick altında da görüyorum ki bu ilk vukuatın değilmiş. sözlük içinden herkes konuşmuş da bir düzelme olmamış. belki sözlük dışından pokelersem bir işe yarar düşüncesindeyim. saygıdeğer uludağ sözlük yönetiminden de bu bağlamda özür dilerim.

google amca çoğu kez saklanan gerçekleri gözler önüne serer. serdi de. sağolsun lafmacun.org 'daki bir kaç arkadaşım uyardı. ben de gözlerimle gördüm. benim bir yanlış anlaşılma olmasın diye, kopyacılık sayılmasın diye ek$i'ye bile yazmadığım evrim geçiren canlıların diyaloglari adlı başlığı sen tanımıyla birlikte (hobaa !?!) alıp buraya yapıştırmayı uygun görmüşsün. beyim sen uygun gördüysen biz kullarına laf söylemek düşmez tabi. ama lütfen böyle şeylerden şiddetle kaçın. türkçe çok garip bir dil. lütfen ile başlayan emir cümleleri yazabiliyorsun.

sana tavsiye edebileceğim çok güzel forumlar var. "bir üsttekinin nickinin ilk harfiyle başlayan şehir isimleri yazmaca" falan oynarsınız. yılbaşı da yaklaşıyor, aman da aman.. hadi bakalım.

:: ugokhan ::

evrim geçirince sevişirim diye maymun beslemek

denizin soğuk sularından gelen link.

http://www.kisaca.net/Xo2J3

okul puani yukseldikce reis oraninin dusmesi

bir örnek ile pekiştirilmesi gereken önerme.

istanbul üniversitesi ingilizce öğretmenliği;
puanı: 362 hede hödö
reis sayısı: 0

ben reklamımı yaptım, biri de çıkıp dandik bir okuldan örnek versin, tam olur o zaman.

tuvalet deliğinden canavar çıkacağını sanmak

(bkz: pasamed)

4 mart 2008 sevilla fenerbahçe maçı

ayıptır söylemesi, ben dediydim;

(#3065868)

bir fotoğraf karesini özlemek

desmond brother ile geçmişe döndüğümüz zamanlarda görmüşüzdür o fotoğrafın nasıl çekildiğini, yıllar sonra des hep ona bakar ve özler. sanırım olayın en net tanımı budur. tabi izleyenler için sadece.*

4 mart 2008 sevilla fenerbahçe maçı

tur konusunda kesin bir şey söyleyip götüme girmesini istemediğim için daha geleceğe yönelik bir tahminde bulunayım. fenerbahçe olur da turu geçerse muhtemelen porto-schalke maçının galibiyle karşılaşacaktır.

lost

--spoiler--
fazlasıyla geleceğe dönüş havası verdi son bölümünde. yazılar falan değişiyor. fotoğraftan birileri kaybolsun, tam olacak.
--spoiler--

karma

yau gerçi aynı dertten muzdarib olanlar az değil sanırım ama benim de söyleyeceklerim var. ne sikime yarıyor bu şey bilmiyorum ama elbet bir mantığı vardır. şimdi bir gece vakti 43 falandı bu arkadaş, gayet kendi halinde. ertesi sabah bir girdim -1 olmuş. sonra gece oldu, bu sefer 44 oldu. ertesi sabah yine -1'dir. bir sonraki gün hırs yaptım, nedir bu diyerekten. çıkmadan önce 43tü ve son aldığım oylara dikkatlice baktım, ertesi sabah girdim ve -1'di yine ve son aldığım oylar aynı şekildeydi. ya peşimde 3-5 tane manyak var, çok düzenli eksiliyorlar ya da bu sistem kafayı yemiş.

volkan demirel

alenen attığı tekmeden sonra destek üzerine destek gören kaleci. ulan biz futbolu farklı biliyorduk valla. bugün de vatan gazetesinden bir başlık;

(bkz: volkan a takım arkadaşlarından destek)

sanırım şöyle ortaya çıktı bu olay, maçtan sonra edu geldi volkan'a "çıkışta sıkıştıralım" dedi. ardından kezman "sen dalarsan, ben de dalarım" dedi. yoksa neye destek oluyorsunuz amk ya, kırmızı kart gördü, oynamayacak işte, bu kadar basit.

spor basını klişeleri

avrupa'da takımlarımız tek farkla kaybedince, vazgeçilmez olarak;

(bkz: bu hakemle buraya kadar)

türkiye üzerinde oynanan oyunlar

(bkz: risk)

forum

muhtemelen ilk türk kullanıcıları arasında çokça sosyalist vardı. yoksa niye her önüne gelen emeğe saygı yazsın ki, değil mi?

formattan bana ne kardeşim

+ bilgisayarım niye gelmedi hala?
- format atmam lazım.
+ formattan banane kardeşim?
- ama abi yapmam lazım.
+ çabuk ol, geciktirme.

kendini evinde hissetmemek

uyandığımda içimde bir sıkıntı vardı, her tarafı sarmış olan. yorgana pek aşina değildim, zaten uyandığım yer salondu, evde pek yatmayı tercih etmediğim bir yer. elimi yataktan aşağı atarak kumandayı aradım. hep buraya koyardım onu ama yoktu. kafamı kaldırdım, televizyonun üzerindeydi, kalktım aldım. yatağa döndüğümde soğumuştu. açtım televizyonu, bire bastım, show tv çıktı. nasıl yani, trt olmalıydı burada, hem de trt 1. ilerledim iki de atv'ye rastladım, tanrım olamazdı böyle bir şey. hemen yediye bastım ve kanal 1 çıktı karşıma. bu insanlar ne yapmaya çalışıyordu. burası kanal 7'nin yeriydi, nasıl olur da törelere karşı çıkarlardı. kalktım çaresiz, masaya yöneldim. patates kızartması vardı ama hiç patates kızartması gibi değildi, açtım, yedim. o an anladım ki insan yengenin evinde kendi evindeymiş gibi hissedemiyordu. giyinip hemen kaçtım.

3 litrelik kola

yanında 1 litrelik bedava kola verdiği de görülmüştür.

abbas güçlü ile genç bakış

(bkz: soylesilerde sadece alkis efekti veren gencler)

teklif etmek

yau bu kadar mı gereksiz bir eylem olur.* beraber zaman geçiriyorsun, gülüp, eğleniyorsun, sürekli aklında ama yetmiyor illa gidip teklif edeceksin. artık nasıl bir eylemse bu, oluşumu konusunda bilgi verilmez pek, sadece olay sonrası hatun kişi yolda görülünce, arkadaş omuzla dürtülür ve "şu kıza teklif etmiştim, kabul etmedi orospu" diyerek dile getirilir. e zaten böyle bir yapıya sahipse arkadaş, Allah'tan da kabul etmemiştir o teklif ettiği şey her neyse. diğer yandan arkadaşları da daha dikkatli seçmek lazım tabi, şimdi örnek verdiğim için sanki arkadaşım varmış gibi böyle göründü. var ama söylemem.

arapca fetisizmi

vedat özdemiroğlu yazmıştı uykusuz'da.

bir camide arapça sesler yükselir ve ağlamaya başlar müslümanlar. akabinde ortamdaki araplar sorar;
- vergiden bahsediyor, niye ağlıyorsunuz?

truva atının içindeki diyaloglar

- üzgünüm kamusal alan, türbanla almıyoruz.
+ ühühü