bugün

potifar. gücünün, şöhretinin servetinin zirvesinde bir güneş.
hükümdarın sağ kolu, nil ülkesinin ikinci adamı. kuvvet onun, varlık onun. dün onun, bugün onun.
züleyha'nın babası ondan ayrı kalmaması, uzak şehirlere gitmemesi için potifar'la evlenmesini ister.
dal gibi bir adam, bu nasıl mısır'ın ikinci adamı? çelimsiz...

söz verdiler. yüksek sütunlu tapınakların serinliğinde, onca insanın ve onca tanrının tanıklığında evlendiler. mısır'ın geçmişinde böyle görkemli bir düğün olmamıştı.

incecik bir dal, neredeyse bir fidandı potifar. ama o kadar, sad4ece o kadar!

anladı ki züleyha, potifar'la hayat uzun bir gece , sabahı olmayan. tek kişilik bir ölüm, tek kişilik bir yağmur. potifar'a göre züleyha üç hece. sarayın dar koridorlarında sınırsız bir güzellik. bir görüntü ele güne, bir iktidar sağlaması. potifar, mısır'ın en güzel kızının kocası. potifar, en nadide elmasın sahibi. ama o kadar, sadace o kaadar.

züleyha bir uzun name; potifar'ın okuması yazması yoktu.
züleyha üç soru, beş soru, on soru; yanlış yoktu, ama potifar'ın cevap kağıdı boştu.
bir şerbet züleyha yaz gününün en harlı yerinde, serin, çok serin; potifar'ın elindeki kadeh züleyha'yı almıyordu.
bir garip denklik ki eşit işaretinin anlamı yok.
bir toplama işlemi ki sağlaması yok.
potifar ehramların derinliğindeki yalancı kapı...

züleyha anladı ki mısır'ın ikinci adamıyla yapılan bu evlilik "sözde" kalacaktıü.

ve bir de: yusuf ile züleyha var: (#5777669) ile (#5797581) *
hz. yusuf'un hükümdarlığı altında yaşadığı firavun.