bugün

entry'ler (22)

ahmet necdet sezer gidiyor diye deve kurban etmek

(bkz: olsa da yesek)
(bkz: hayır işi)

evrim teorisi

kökeninde ateizimin olduğunu darwininde söylediği fikir.
bu teorinin gerçekliğine inananlar tesdüfler sonucu oluşan hücrenin olduğunu söylerler.
maymun kafa tasıyla uğraşırlar.boş işlerdir kanımca.sadece ellerinde evrime olan biraz inançları vardır onu da zaman zaman tükettikleri görülür.*

deniz gezmiş

öğrencilik yıllarında da tanrıya inanmadığını söylediği halde; bir muhabbet ortamında, gökgürültüsünden korkup, yaradana sığınmaktan kendini alamayan kişi.
ayrıca; davası uğruna acı çeken herkes gibi, kahraman sayılıbilecek insan.

çim adam

ilk okul günlerinin anılarılarından biri. ten rengi çorabın içine talaş, toprak, çim tohumu konup bağladıktan sonra abidik gubidik, ya da bazen yuvarlak şekil verilip, bazen de üzerine göz ,ağız, burun gibi uzuvlar çizilen gülünç cisim.kafasından çimler çıktığı zaman "ehi neler yaptım yalebbim" diye mutlu olan insanlar biliyorum*.ayrıca çimler makasla kısaltıldığında çim adamla dalga geçilirdi.allahım ne günlerdi onlar öyle? çim adam alınırdı sonra küserdi falan.*

fenomen

artık basılmayan;her sayısında gizemli olayları,hayaletleri,ufoları,cadıları,ruhları ve david copperfield i konu edinen dergi.

koşer

gevur ellerinde yaşayan müslümanların da tercih etmek zorunda olduğu ürünlerden biri.diğerleri de bitkisel gıdalardır.onları yerken "acaba domuz yağında mı kızartıldı?" paronayası yaşarlar.
böyle durumlarda bir danayla yaşayıp, et yemek istediğinde kurban etmek lazım.

ayşe arman

karşısındakinin cinsel yaşamıyla ilgili hep bir kaygı taşıyan adanalı yazarımsı bayan.
(bkz: senden ve sana ait olan her şeyden iğreniyorum)

memleket

memalikat kelimesinden gelir.ait olduğunu hissettiğin yer anlamına gelir.hatta bu yüzden muğlalı olupta rizeliyim diyen insanlarda görülmüştü.lakin böyle diyen insan memleket kelimesinin anlamına mazhar olduğundan "haklısın, sen hakiki rizelisin, hatta lazsın da..." diyip pohpohlanabilir.

enginar

bayrampaşa nın simgesi olan sebze.
genelde etli ya da sebzeli pişirilir.***
" enginar bizim yiyeceğimiz, buraya aittir, enginarı biz bulduk,yaşasın enginar ve enginar seven bayrampaşa halkı" bilinç altıyla her kavşakda ve meydanlarda heykelleri olan sebze.

bayrampaşa da enginar nerede yetişiyor, gerçekten yetişiyor mu, yiyen ,gören var mı, bilinmez.*

platon

milattan önce 4. yüzyılda yaşamış atinalı düşünür.
sokratesin öğrencisi, aristotelesin öğretmenidir.kültürümüzdeki ismi eflatundur.
platon bilgiyi doxave sofia olarak ikiye ayırdıktan sonra; bu bilgilerin ardına düşen farklı iki anlayışta insan tanımı yapar. bu dünyanın aldatıcı bilgileri peşinde koşan filodox ve gerçek bilgiyi arayan filozof.

carmina burana

sözlerini takip etmesi genellikle zordur.müteşşebbis ruhlular için:

o fortuna,
velut luna
statu variabilis,
semper crescis
aut decrescis;
vita detestabilis
nunc obdurat
et tunc curat
ludo mentis aciem,
egestatem,
potestatem
dissolvit ut glaciem.
sors immanis
et inansi,
rota tu volubilis,
status malus,
vana salus
semper dissolubilis,
obumbrata
et velata
michi quoque niteris;
nunc per ludum
dorsum nudum
fero tui sceleris.
sors salutis
et virtutis
michi nunc contraria,
est affectus
et defectus
semper in angaria.
hac in hora
sine mora
corde pulsum tangite;
quod per sortem
sternit fortem,
mecum omnes plangite!

ninni

sonunda "e kızıma/oluma eee..ee..e" şeklinde biten anne nameleridir.
"labada lubada ..ee ..ee..ee" ve "öhühe, öhühe..eee..ee..e" şeklinde bitenlerini görmüşlüğüm vardır.bebeğin o an aşka gelip " üüf tamam kes,zurna myım ben ha?" şeklinde dillenirse doğal karşılamak gerekir.
(bkz: bilinçsiz ebeveyn davranışları)

ayn rand

yahudi bir zenginin kızı olarak dünyaya gelmiştir. genç yaşta rusyadaki bolşevik devrimden kaçıp amerikaya yerleşmiştir.bencilliği savunmuştur.cesareti ve görüşlerini korkusuz bir şekilde dile getirmesi şahsımda hayranlık uyandırmıştır lakin bu fikirlerin kişiye ve etrafındakilere zararlı olduğu kanaatinde olduğumdan, bu duygum sadece o özelliğine mahsus kalmıştır.

liberalizm

tarafsızlığı ve insanın özgür bırakılması gerektiğini savunan düşüncedir. her ideolojide olduğu gibi bunlarında aşırıları vardır, ve bu görüş ciddi boyutta bencilliği savunmaktadır.ayrıca dönek solculardan daha az zararlı olduklarını da belirtmeden edemiyeceğim.
(bkz: ayn rand)
(bkz: sinan çetin)

eğlenmek

haremlik ve selamlık olunca daha da hoş ve zevkli olan sosyal aktivitelerdir.
kimin eli kimin cebinde, kim kimin kucağında, bir yerlerine dokunan eller kime ait bilemeden eğlenmektese, kız kıza, erkek erkeğe dağıtmak en iyisidir.

signal

"sinyal " diye hitap edenlerle ilginç diyaloglara girmenize sebep olan diş macunudur:

b: sinyal var orda onu kullan!
ben: sinyal ne ya? diş macunun hangisi diyorum?
b: sinyal işte ya, orda kırmızı yok mu?

(kırmızı olan her şeye bakılır lavaboda)

ben: signal var dışı kırmızılı, onu mu diyon sen sanırım?
b: heh evet işte o , sinyal işte..
ben: ueuhe , anadolu lisesinde okumamış gibi davranıyosun!%&
b: sen de öyle! signal ingilizceyse saygnıl diye okuman gerekmez mi?
ben: he.../%^&.. şey...hım.. tamam tamam..#$}\.. siyal derim bundan sonra..kıhkıhkıh

500t tuzla içmeler otobüsü

otobüste kendi kendine gülen biri varsa, ya 500t`desinizdir ya da otobüste değilsinizidir.otobüs maceralarımın hepsi burada geçmiştir.hakkında funclub açılabilecek otobüstür.ramazanda hurma dağatıldığı, sıkışıklığından dolayı "üstkata çıkıyoruz beyler" diyen amcaların olduğu,yaşlı teyzelerin ayakta yolculuk ettiğini,camın buhusundan çeşitli sanat eserleri üretilebileceğini,güzel kızlara yer verildiğini, tavuk, bavul ,çeşitli büyüklükteki koliler,kutular ve yere oturan yavrular görülmesi mümkündür.
ayrıca 500t`ye binmek ayrıcalıktır.zira 500t avrupanın en uzun şehir içi güzergahına sahiptir. yani 500t'den sonra, "kısa bir avrupa yolculuğundadaydım" diyerek arkadaşlarınıza hava atabilirsiniz.

tunus

sokaklarda bile başınızı kapatamayacağınız ülkedir.
misal şapka diyelim şupcenaz dininin bir emri, fakat siz güneşten korunmak istiyorsunuz, çünkü oldukça güneşli bir ülke. izin verilmez. öyle bir laiklik anlayışları var işte.

bizde mi böyle olalım anlayamadım. olalım hadi neyse, kimse saçının yarsı dökülmüş, geri kalanı da girimsi beyazımsı olan ve kafa derisi görünen 85 yaşında teyzeleri o halde görmek istemez doğrusu. eee nolcak yok laiklik var ülkede, kafanı çevir!

hım peki bizim körnitkof dini başımızı ve göbek deliğimizi göstermemizi emretse o zaman ne yapcak bu tunus devleti?
hıım kafa derisini yüzdürüp göbek deliğini de tıkar sanırım. *

daha neler görcez şu güzel dünyada!*

kazancı bedih

şanlı urfanın yetiştirdiği müzik üstadı.
birkaç yıl önce ölmesine rağmen,
hala eksiklik giderilememiş, hatta daha da büyümüştür.
(bkz: ustalara saygı)

nihat genç

"kardeş, dost, barış, anadolu, yürek, can" kelimelerini çeşitli çekim ve yapım ekleri getirerek sıkça kullanan yazar. umarım insalık adına ettiği tüm dilekleri kabul olur.ayrıca söylemeden edemiycem saçları bakım istiyor sanki.