bugün

entry'ler (100)

kunduram sandukam zembilim

kunduram su aldı da yürüyemiyom
diyorlar yar senden vazgeçmiş inanmıyom
içime korku düştü derdimi dökemiyom
kunduranı yama, dertlerini yama
ne şan şöhret isterim
ne servette aklım kalır
sen gidersin can gider, gerisi burda kalır
parası da pulu da yerin dibine batsın
sen bana ben sana hasret mi öleceğiz?
düşümde seni gördüm
uzanmış yatıyordun
bal dudaktan öptüm
sandukamda potur var, göynek var giyemiyom
menzilim uzaktır yanına varamıyom
dertlerin birini saysam birini sayamıyom
bir sevda türküsü tutturdum da gidiyom
düşümde seni gördüm
ayazda yatıyordun
koştum üstünü örttüm.
zembilimde katık var ekmek var yiyemiyom
lokmalar dizilmiş boğazıma yutamıyom
yıldızları görsem, denizi göremiyom
bir özgürlük çayına hasret mi öleceğiz?
düşümde seni gördüm
için için ağlıyordun
al yanaktan öptüm....

ayşe özaltın

(bkz: ahmak gönül)

ahmak gönül

akillara nietzsche'nin "umut iskenceyi uzatir" sözünü getiren parca, umudun agiti.

(bkz: şahrud ve seyduna)
(bkz: sen hic mi bahar görmedin)
(bkz: ayşe özaltın)

ah,
koruyabilseydim böylesi zamanlar için eşkıyalığımı,
çapraz fişekliklere mermi diye sürerdim yalnızlığımı.
sonra da bir dağ başının pusatında,
sisin gümüşten yatağına çekerdim geri kalanımı.
meğer teslim etmişim dürbünlerin uzağı yüreğimi,
iki çıplak silah gibi üzerime çevrilen,
bakışını ağzına sürmüş gözlerine.

şimdi böyle çaresiz,
lal,
bilmediğim bir dille
nasıl konuşur, nasıl korurum kendimi?
yolu yok, serde eşkıyalık var
gelir en yanında kendimi öldürtürüm…

deli gönül, ahmak gönül,
bıkmadın mı boşluktan?
o yar seni terk eyledi
uyan deli gönül uyan.
seni seven terk eyledi,
nedir kapanmayan yaran?
umut bazen işkencedir,
bitmeyen zalim gecedir
yüz çevirmek, "bitti" demek
bilemezsin yar, nicedir.
"bitti" deyip çekip gitmek
bilemezsin ne acıdır.

susuz güllerin kederiyim bu gece
o kadar!
gerisi masal,
gerisi leyl-i lal..
dikenleri budanan güllerin kederi..

görecek günlerin mi var,
ömür dediğin kaç bahar?
her hayat özgünün sayar,
uyan deli gönül uyan.
her hayat özgünün yaşar,
nedir kapanmayan yaran?..

sen hiç mi bahar görmedin

(bkz: ahmak gönül)

sultanlar aşkına

sözlerini de yazayim tam olsun;

bir masal gibi başlar hikaye
çağlar eskimiş konstantinopolde
bitmiş aşklarin sessiz şehrinde
bir kandil yanar sönmez gecelerce

hayaller kurar yanliz odasinda
kalbine sorar kimsin bu cihanda
sonsuzu arar masmavi sularda
gökte yildizlar parlar bu uğurda

sultanlar aşkina dilfigar yillar
surlarin şarkisi suskun dalgalar
bekliyor yine aşklar küsmüş rüyalar
rüzgarin ruhuna teslim hisarlar

bir inançti bu kudret kitabindan
bir görev bilir kalmiş atalardan
ay doğar yine parlar üzerinde
solsa da zaman konstantinopol'de

(bkz: ayca dönmez)

muge sarikurt

(bkz: sen hic mi bahar görmedin)

cennet cehennem bunlar bos isler

dünyanin en ucucu, en elle tutulamaz hissi olan mutlulugun kuyruguna bos heveslerle takilmis deli sacmasi bir cümle.

(bkz: deli deli kulaklari küpeli)

hokus pokus

(bkz: kurt vonnegut)

kurt vonnegut

(bkz: olumden beter yazgilar)
(bkz: hokus pokus)

mazi kalbimde bir yaradır

halit ergenc tarafindan daha bir hissedilerek, hakki verilerek okunan tango.
mütemadiyen hissettiriyor.

halit ergenc icin ve ilk askini unutamayanlar icin gelsin;

"önünde ben geldim de dize
yar olmadı bu kimse bize
en nihayet düşüp can verdim
gözündeki yeşil denize"

uluslararası adalet divanı

şiracinin şahidi, bozaci birleşmis milletler'in yargi organı olan divan.
merkezi hollanda'nın lahey kentindedir, ki zaten birlesmis milletler tarafindan bariş icin yollanan hollandali askerler elleriyle teslim etmemis miydi srebrenitza halkini sirp kan emicilere? sonra da kanli madalyalar almislardi hani?

simdi de bir soykirimi, bir tarihi yok sayarak; bosna'nin, tecavüze ugrayan, cocuklari erkekleri öldürülen kadinlarinin, ve bütün insanligin gözlerinin icine bakarak diyorlar ki; srebrenitza'da katliam olmamis.

yaziklar olsun.

neymis; it iti isirmazmiş.

uluslararası adalet divanı

(bkz: danisikli dövüs)

uluslararası adalet divanı

srebrenitza katliami'ni yok saymasiyla ne menem bir halt oldugunu, kimin cikarlarina hizmet ettigini ispatlamis divan. daha 10 yil önce bosnaklari sirplara peskes ceken sanki bu ve benzerleri degilmis gibi kapilarina dayanip, bir sans daha verip, bütün bagislayiciligimizla adalet dileniyoruz..
sonuc; serefsiz kararlar, salyali, insan kani soslu adalet kitaplari..

evet ermeni soykirimi vardir, srebrenitza soykirimi yoktur.
adalet böyle bir sey midir ulan??? taraf mi tutar???

(bkz: divan sensin adalette sana girsin)

gitme

grup kizilirmak'in ilkay akkaya ile ses bulan sahane parcasi..

ışığın sustuğu yerde gülüşlerin aydınlatır
payımıza düşen keder sevinçlerimizden kalır oy
bir daracık yerde kaldım sensiz dağlarım devrilir
uçarken yollarda ölen kuşların çığlığı kalır oy
gitme dağlar öksüz kalır, gitme yıldızlar azalır
gitme bu şarkı yarım kalır, gitme
gitme yüzün bende kalır, gitme çiçek susuz kalır
gitme bu şarkı yarım kalır, gitme..

hazan şimdi genç ömrümüz bir temmuzun ortasında
geçeriz bu kıyametten gönlümüzde sızı kalır oy
bu şehri seninle sevdim sevgim ateş ortasında
beni sensiz bir başıma koyup gitme yazık olur oy
gitme dağlar öksüz kalır, gitme yıldızlar azalır
gitme bu şarkı yarım kalır, gitme
gitme yüzün bende kalır, gitme çiçek susuz kalır
gitme bu şarkı yarım kalır..

yanmasam

ilkay akkaya'nin sesiyle yine büyüledigi kizilirmak sarkisi;

"Karaltında kaldı ömrüm
Ataşlara yandı gönlüm
Gurbet elde boynum bükük
Sensiz kaldım ben ölem oy

Yanmasam ocağın tüter mi
Vefasız yare söz değer mi
Her günüm yalan oldu şimdi
Sevdiğim sen unut beni

Şu dağlarda derdim çile
Gözyaşımı verdim sele
Derdini dök gonca güle
Gül ağlasın ben ölem oy"

normalde guzel olup da fotojenik olamamak

"bu malzemeyle bu kadar" olma durumudur.

bonus:
(bkz: ne kadar ekmek o kadar köfte)

murathan mungan

cok güzel vecizeleri olan yazar, sair kisi..

[...]
solcunun eskisinden
sağcının yenisinden
ibnenin gizlisinden
sakla koru yarabbi
[...]

[...]
Adını arayan rumuz
Eylüllerden yaz yap bana
Bir dönümlük bir dünyada
Şiirimin mıntıka temizliği
[...]

sensiz saadet neymiş

polis filminde özgü namal'in seslendirdigi güzel sarki.

mehmet akif ersoy

(bkz: bir gece)

hazreti muhammed

(bkz: bir gece)

[...]
ondört asir evvel, yine böyle bir geceydi,
kumdan, ayin ondördü, bir öksüz çikiverdi!
lakin, o ne hüsrandi ki: hissetmedi gözler,
kaç bin senedir halbuki beklesmedelerdi!
[...]