bugün

entry'ler (219)

bahçemden haberler

Çiçek ve bahçe içerikli fotoğrafları ve videolarıyla dikkat çeken, tatlı ve samimi bir instagram & youtube sayfası. Bu sıralar yükselişte. Videoları rahatlatıcı. Bir göz atmanızı tavsiye ederim.

Youtube sayfası:
https://www.youtube.com/bahcemdenhaberler

Instagram sayfası:
https://www.instagram.com/bahcemdenhaberler

fare avlamak için en etkili yöntemler

Fare yapistiricisi, naylona sürülür. Ortasına yem atilir. Bu işlemler mutlaka plastik eldivenle yapılır. Gece pusuya yatılır.

champix

Bugün itibariyle 8 gündür kullandığım ilaç. 6-7 yıldır sigara iciyorum, bunun son 4 senesi kendi evimde özgür biçimde yaşadığım için çok sigara iciyorum. Günde 1 paketin altına dusmuyorum. 10 defadan fazla bırakmaya çalıştım. En son bu ilaca başladım.
ilk hafta sigara içme istegimde bir azalma olmadı, 6. ve 7. günlerde sigaradan eski randımanı alamadığımı fark ettim. Bu yüzden de sanki inatla daha çok içtim, tat almaya çalıştım, ust uste yaktım birkaç sefer.
8. Gün 1 mglik tablete başladım. Daha sabah aldığım tablet baya etkili. Sigara içince agzimda iğrenç bir tat kalıyor, tat alamiyorum köklüyorum yine de çok fayda etmiyor. Ama 1 pakedi her turlu bitiririm bugün. Normalde şekeri hayatımdan uzun süredir çıkarmış olmama rağmen su iğrenç tat olmasın diye sigarayı kola, nescafe 3u 1 arada gibi tatlı şeylerle iciyorum. Biraz kurtarıyor. Bırakma günüm 14. gün. Aklıma geldikçe editleyecegim.

Yan etkileri hakkında not: sabah kahvaltı etmeye dikkat ederim. Ama ilacın saati kaçacak olursa birkaç lokma bir şeyler atistirip ilacı öyle içtim. Hiç mide bulantısı, sinirlilik, gerginlik yaşamadım. Rüyalarda da çok bir problem yok, çok gerçekçi rüya diyorlar bilemiyorum daha tespit edemedim. Ben zaten 1 dk bile uyusam rüya görürüm o yüzden beni pek etkilemedi. Uykuya dalma konusunda da eskisinden kötü sayılmam. Hatta erken uykum geliyor, yatmakta geç kalmiyorum iyi oluyor. Bende tek sıkıntı su: biraz kaşıntı var bende bu aralar. ilaçla mi alakalı emin değilim. ileride editlerken değişimleri de yazarım.

edit1: bugün 10. günümdeyim. O günden bugüne sigara içme sayım çok hafif düştü. Yani 20 tane değil de 15-16 tane içiyorumdur günde. Fakat o ağzımdaki iğrenç tat denilen olay artık yok gibi veya beni etkilemiyor. Alıştım ve ona uyum sağladım. Sanki 5 sigara üst üste yakmışım da şu anda 6. yı içiyorum gibi bir tat. Ya da winston super light mıydı, istanbul'un havasından daha temiz denilen bir sigara vardı, onu içmeye çalışırken doğru düzgün duman bile çıkmıyor, içine çekilmiyor ya; hah işte aynı onun gibi oluyor. içime çekemiyorum sigarayı. Dumanı ağzıma alıp veriyorum genelde. Sigara bitmek bilmiyor içerken. Bazen yarısında söndürüyorum. Sırf alışkanlıktan yakıyorum bunu fark ediyorum.

Sigarayı bırakma günüm 14. gün. Sigarayı azaltmaya, az içmeye, bırakmaya alışmaya çalışmak gibi hatalar asla yapmıyorum siz de yapmayın. Bunlar sizi daha çok strese sokar ve kendinizi kötü hissedersiniz, daha çok sigara içmek istersiniz. Buna gerek yok. 14. güne kadar gerekirse günde 5 paket sigara içeceğim. Sonuçta etkilerini az çok görüyorum.
Mesela "sigara içmeyi unutuyorum, canım istemiyor, günde 5 tane sigara içtim" yazanları okumuştum. Bu benim için kahkahayla gülünesi bir şeydir. Günde 5 tane sigara içiyorsan, zaten hiç içmezsin de aga. Bu çok saçma. Gelin görün ki sigara içmeyi unutma olayı harbiden oluyor. Yani bilinçli olarak kendinizi tetiklemediyseniz, "şu saate içeceğim, 10 dk sonra içeceğim, yemek yedim şimdi içeyim" gibi bilinçli davranmazsanız, sigara beyninize vurmuyor! Bu çok garip. Sigarayı çıkarıyorum, bilgisayarda ha şuna da bakayım, ha şunu da yapayım, aa şunu da izleyeyim derken yarım saat ertelemiş oluyorum içeceğim sigarayı. Bunu normalde asla yapmam.
Fakat günde 5 sigara içmek gibi bir şeye düşeceğimi de zannetmiyorum. Saatte bir sigara içmek bende alışkanlık olmuş. Saat başı sigarayı yakarım, içemiyorsam da gerekirse bir nefes aldıktan sonra söndürürüm. Ama yakmamazlık etmem diye düşünüyorum. Zaten sigara içeceğim şurada son 4 gün kalmış. Siz bakmayın bana. Sigarayı bırakmaya gerçekten çok yardımcı bir ilaç, bunu hissediyorum. Sigarayı bıraktıktan sonra başıma ağrılar girmeyeceğini, krizlere girmeyeceğimi düşünüyorum.

Bir not da yan etkileriyle ilgili yazmak istiyorum. Hayatında sigara içmemiş kişilerin "çok yan etkisi var, bu ilacı kullanmak akıl karı değil; bırakmak isteyen adam zaten bırakır böyle şeylere girişmeyin iradenizle bırakın şu sigarayı" şeklinde cahilce tepkilerini şiddetle kınıyorum. Aynı şekilde haftada 1-2 kere sigara içen potansiyel müptezellerin "ne gereği var ilaca falan çok yan etkisi var çok zararlı, bakın ben istesem 2 hafta içmiyorum, zor bir şey değil bırakın, bu ilacı kullanmayın kullandırmayın" demelerine de sakın ha aldırmayın. Bu kamiller sigarayı "istesem bırakırım" zannederler. Hepimiz aynı yollardan geçtik biliyoruz. Bir gün geliyor ve istesen de bırakamıyorsun. O gün anlıyorsun ki sen bir bağımlısın. işte her neyse bunlar boş konuşur. Bu ilaç sentetik, kimyasal bir madde, o yüzden tabii ki doktor kontrolünde alınmalı. Ama "dalgınlık yapıyor" veya "sinirlilik yapıyor" veya "mide bulantısı yapıyor" diye "hiç kullanmayın daha iyi" diyenlerin ağzına bir tokat çakın.
Sigara bağımlısı olmayanlar için konuşmak kolaydır. Bağımlıysan, yaptığın şeyin her yönden zarar olduğunu bilirsin de yapmaya devam edersin. Bu yüzden de içinde bir savaş vardır.
Çok yan etkisi varmış, depresyona sokuyormuş bilmem ne. Bu ilacın yan etkileri, birkaç sene sonra %100 akciğer kanseri olacağın gerçeğinden daha mı kötü? Nefes almada zorluk çekmen, dinç uyanamaman hatta uyanmak değil hiçbir zaman dinç olamamandan daha mı kötü? Damarlarının gittikçe sertleşmesi ve daralmasıyla birlikte, kanının da gittikçe pıhtılaşmasından ve kalp krizi riskinin somut olarak aşırı derecede artmasından daha mı kötü? Kötü kokmaktan, sararmış dişlerden, harab olmuş diş etlerinden, cansızlaşmış ciltten, sarımsı bıyıklardan, tat almayan dil ve koku almayan burundan, balgamla dolu boğazdan, ayda 300 TL havaya üflemekten, günde 1 saatini havaya duman üflemekle harcamaktan.... Ve bunları yapmaya zorunlu olmaktan, çünkü sigara içmediğin birkaç saat içinde başının ağrımaya başlamasından, gerginleşmenden, elinin ayağının tutmamasından, bu yüzden de devamlı olarak içmeye devam edip esir olmaktan daha mı kötü?
Yan etkilerinden dolayı her gece kabus bile görmeyi kabul ederim, veya her gün midemin bulanmasını(bu durumlar bende olmuyor ama olsa da sorun değil). Bütün bunları göze alırım. Bir daha hayatım boyunca sigara içmeyeceksem, bir paket ilaca 300 değil 3000 TL de veririm. Sigara içmemek, benim için bu kadar önemli.
Sigara içmeyenler, sigara içme ihtiyacı duymazlar. Ve gayet mutludurlar. Yani şöyle söyleyeyim, 1 saat sigara içmeyince "sigara içmem lazım" diye düşünmezler. 2 saat geçince gerginleşmezler ve kafaları sigaraya takılmaz. 3 saat içmeyince krize girmezler. Çünkü böyle bir ihtiyaçları yok! o yüzden sizi anlamalarını beklemeyin. Siz bu savaşı önemseyin ve kazanın. Elinizden gelen her şeyi yapın. Bu ilacı da kullanın, kullandırın.
Gün geçtikçe editlerim de devam edecek. Bırakma sürecimi sizinle paylaşacağım.

Edit: 14. Gün. Son sigarami ictim. Bu andan itibaren sigarasız hayata merhaba.

10. Günden itibaren sigara sayım ve keyfim azalmaya devam etti. Sadece sonlanacak bir ritüel olarak yapmaya devam ettim. Son aldığım paket 1.5-2 gün dayandı. Son ictigim sigarayı içerken kendimi o kadar zorladim ki, yine de bitiremedim, ama biri kafana silah dayayıp ikinciyi de yak içine çeke çeke iç deseydi bana en büyük işkenceyi yapmış olurdu. Çok kötüydü. Kusacaktim neredeyse duman tadından. Ama şunu da belirteyim, çok keyif alsaydim da bu bırakma kararimi etkilemeyecekti. Ben esaretten kurtulmaya karar vermişim. Yalancı, oyalayici, sahte keyiflerle hayatim boyunca kendimi zehirleyemem. Biliyorum ki sigara içmeyen bir insan, benden daha keyifli.

Birakmadan önce planim üzere "bırakmak istiyorum" filmini izledim. Çok önce izlemiştim ama bu sefer ek motivasyon istedim. Tekrar editler yapacagim. Eğer bu ilaç sayesinde sigarayı bırakır bir sene icmezsem, adagim olsun bir koç kesip fukaraya dağıtacağım.

Edit: birakali 3. gunumdeyim. ilk iki gün arada bir boşluk hissi geldi ama kolayca atlattım. Arada naneli sakız cignedim. Su an kendimi iyi hissediyorum. Daha da iyi olurum birkaç gün sonra. ilacı kullanmaya devam ediyorum.

Edit: dumansız hayata devam ediyorum.

Büdüt: 3 seneyi geçtim herhalde. Allah'a şükürler olsun ki, bir tek dal sigara bile içmedim, bir nefes bile, nargileden bir fırt, purodan bir çekiş, Djarum'dan bir nefes bile çekmedim. Bunu yaptığım anda hayatım boyunca sigara içmek zorunda olacağımı düşündüm. Ve gerek yok dedim, bu riske hiç gerek yok. Risk değil zaten bu, muhakkak bir şey. Yani sigaraya kesin başlayacağım bir fırt çekersem. Risk dediğim şey, tekrar sigarayı bırakmam çok çok zor olacak, hazır bırakmışken tekrar bırakmaya çalışma riskine giremem. Girmemeliyim. Diyerek uzak duruyorum.
Ulan be şimdi ne sigara giderdi dediğim oldu! Yalan söylemeyeceğim. Hatta askere gittim bedelli, 3 hafta boyunca herkes sigara içiyor, her boş zamanda sigara içiliyordu. ilk günler canım istemedi değil. Son günler kokusundan artık midem bulandı. ARKADAŞLAR! Sigara içmeyen birisi için, canın sigara istemesi hiç problem değil. Sigara bağımlısı birisi, yeni bırakmaya çalışan birisi için sigara canın çekmesi = ne pahasına olursa olsun gidip sigara almak, 5 km yürüyüp benzin istasyonundan almak, naktin yoksa kredi kartıyla satmıyorsa sigaranın yanında 10-15 tllik bir şeyler almak, yeter ki sigara alabilmeyi başarmaya çalışmak. Hiç bir şey bulamazsa yerde izmarit bulsa içecek halde olmak... demektir. Sigara içmeyen biri için ise canım sigara çekti demek şunun gibidir: "canım laz böreği çekti" "canım mercimek köftesi çekti" "canım tarhana çorbası çekti"... Yani evet o anlık canım istedi, ama bunun bağımlılık yapıcı etkisini ve zararını biliyorum ve bunu bile bile bu riske girmem. Düşünsene, tarhana çorbası içersen akciğer kanseri olacaksın, her ay 500 tl havaya üfleyeceksin, kötü kokacaksın, nefes alman zorlaşacak, dinç olamayacaksın, dişlerin sararacak deseler, hayatın boyunca içmezsin ki bunu. Ne gerek var yahu dersin, ekmek değil su değil. içmeyiveririm. Sigara da böyle işte, bırakan biri için. Canın anlık istese bile, önemsiz.
3 seneden fazla oldu. Hayatımda aldığım kararlar içinde kesinlikle doğru olduğuna inandığım, hiç pişman olmadığım bir karar varsa o da budur. Bunu champix sayesinde yaptım. Başka bir ilaç, video, kitap vb. ne olursa olsun deneyin, başarın. Esaretten kurtulun. inşallah bırakmak isteyenlere motivasyon sağlar bu entry.

tam dört yıl olmuş dün

thirteen senses - do no wrong şarkısından çalıntıdır.

üniversitede karşılaşılan en ilginç şey

insanların birbirine hocam diye hitap etmesi.
Lan yeni mi çıktı bu? Kantinci bile "Hocam sizin ne vardı?" diye sesleniyor.
Yıllardır üniversite üniversite diye çok şey beklediğimiz olguda, bana en ilginç gelecek şeyin bu olduğunu hiç tahmin etmezdim.
edit: Abi vallahi billahi beklemiyordum, yalan mı söyleyeceğim sana, gel iü beyazıt kampüsüne bir çayımı iç valla açıklayabilirim.
edit2: tamam lan, vazgeçtim, unutun üsttekileri. Yenisini söylüyorum;
Kızlar cidden teklif etmiyormuş.
Oldu mu?

teneke

Sadece solistin sesinden kazanan grup. Sözleri çok kasıntı, gereksiz bir rahatsız ediciliği var uyumlu olsun diye uğraşılmasının. Halbuki uyumlu da olamamış. Hani "vermez oldu - seferber oldu" diye biten iki satır varsa bir şarkıda, benim için bitmiştir o şarkı. Müzik açısından ise, bazı yerlerde çok daha güzel olacağı yerde tonu çok bozuyorlar, kötüleşiyor şarkı epey.
Ha bütün bunlara rağmen, ne kadar rahatsız etse de, kendini dinletebiliyor zevkle. O solist sayesinde tamamen. Fakat harcanıyor...

aşk

Aşk..
Güzelliklerini yaşamakta olanların, hakkında en güzel şeyleri yazdığı..
Acısını çekmekte olanların ise, yalanladığı, hakaret ettiği, inanmamadığı duygu..

Bu başlığa ne zaman bakıyorum biliyor musunuz?
Birisine aşık olduğumda.
Ne diyorum biliyor musunuz?
Ulan şöyle aşk yoktur, yalandır, bilmem nedir diyen adamlar ne kadar da bencil yahu, aşktan güzeli var mıdır?

Sonra ne mi oluyor?
Terkediliyorum.
Acı çekiyorum.
işte o zamanlarda, yine kapım "aşk" oluyor.
"insanların gözleri ne kadar da boyalı" diyorum. Hiç bir şeyin farkında değiller. Yok aşk her şeydir, yok onsuz olamazsın, hayatındır, falandır filandır.. Yalan yahu, bunların hepsi yalan, bugün "seni seviyorum" diyen, yarın "sen benim hiç bir şeyim değilsin artık" diyecek.. Gözleriniz açık olsun biraz. Avanaklar.

Yine girdim bu başlığa, entryleri okudum, evet. Neden?
Yine aşık oldum.
Aşk şu fani dünyadaki en tatlı şeydir.
Nefes alıp vermekten mutluluk duyarsın, sebepsiz yere. Var mıdır ötesi be?

Bir daha ne zaman uğrarım acaba bu başlığa...

yeek yea

(bkz: allaem yareppim yea)

ilişki durumu karmaşık

"Ara vermek" diye tabir ettiğimiz durumdur.

sigarayı bırakmak için teselliler

Her konuda olduğu gibi, insanların sigarayı bırakma konusunda da kendini ikna etme yöntemleridir.
Yaşanmış bir olay ile örnek vereyim:
+ Abi bırakalım bu sigarayı ya.
- Valla lan doğru söylüyorsun.
+ Şu zamana kadar sigaraya verdiğimiz paraları biriktirsek...
- Şimdi kaç karton sigara alırdık. Değil mi abi?
+ Hakikaten arkadaş valla bırakıyorum ben.
*

entry de edit ibaresini kullanmayınız

Mantıklı bir uyarı. Hem hiç yapmayın demiyor, hobi olarak yine yapın diyor.

ses çıkarmamak

Bir insanın dünyada yapabileceği en ama en büyük hatadır. Bilirsin, yine yaparsın. Yaparsın, hala bilirsin.
Ses çıkarmazsan, ezilirsin arkadaş, karşındaki ezer, sevgilin ezer, otorite ezer, devlet ezer... Bir konuda bir söyleyeceğin varsa, söyleyeceksin. Söylediklerinden çok, söylemediklerin koyar çünkü sana zaman geçince.
Üzülmesin diye ses çıkarmamazlık etmeyeceksin... Sonunda, üzülen sen olursun. Senden daha mı değerli ki başkaları?
Kendini eğersen karşısında, üzerine basacak birileri mutlaka çıkacaktır. Bunu insanlık dışı olarak algılamadan önce, kendine bir bak! Ne yapıyorsun? insanlık dışı olan senin yaptığın. Onlara insan olduğunu göstereceksin. Oyuncağı değil, insan olduğunu.
Sonra gece gece, sigaranı yakarken, entry girdirirler adama.
(bkz: kendini özlemek)

iğrenç espriler

Top ağlarda, ben güler miyim hiç? (Da ayrı yazılacak aslında)
Düşünce özgürlüğü istiyorum, ayağa kalkınca o isteğim gidiyor, kölelik falan daha hoş geliyor nedense.

hayatının kadınını bulan erkek

(bkz: hayallerde yaşıyor bazı ibneler)***

sorun sende değil bende

Bana hayatımı zehir eden cümle, birçok seven insan gibi tabi.
- Bilmiyorum, bir şeyler ters gidiyor..
+ Ne yapmalıyım, sorun nedir?
- Sorun sende değil.. Bilmiyorum ki.
+ Ee sorun bende değilse, nedir problem?
- Sorun bende belki de.
+ ...
- (Siktir git diyorum be adam, tipine çakayım senin, sorun bende ki senin gibi bir herifi sevgilim diye karşıma almışım. Ne yapayım arkadaş, ben sevmiyorum seni, şöyle beni sevmesen, istediklerimi yapmasan, üzüldüğümde kalbinden bir parça kopmasa, beni hiç siklemesen mesela, ne bileyim beni kırmamaya uğraşmak yerine ağzıma sıçsan, piçin teki olsan.. Seni hayatta bırakmazdım. Ama olmuyor böyle be. Ziyan olma buralarda.)

senin manita çok çirkin ve şişko diyen kanka

abi Yenge de erik gibiymiş kütür kütür diyen kankadan kat be kat iyidir, boşverin siz.

dalga geçilen isimler

Turabi diye bir çocuk vardı bizim sınıfta, lisede. Hoca ona kalktığında, "oturabi" derdi. Bir nevi abi diyor lan çocuğa. Kıskanırdık keretayı.

sizi daha önce buralarda görmüş olamam

Çok klasik bir, ağır beyefendi takılan kişinin hatun kişiye yavşama cümlesidir.

sevgilinin söylediği unutulmayan sözler

"Aşkım sonsuza dek seni yaşamak isterdim."
Unutulmadı, unutulmayacak.. Neden mi?
Birkaç gün sonra, onsuz yapamadığımı, bir şans daha verip veremeyeceğini, terkedilmenin çok ağır geldiğini söylediğimde:
"Zorlaştırıyosun sadece."
Bu da unutulmayacak..

sevgilinin söylediği unutulmayan sözler

Duyulan: "çok iyi bir insansın ama.."

Kafadaki: "..çok iyi bir sevgili değilsin. ben beni heyecanlandıracak ayağımı yerden kesecek gerektiğinde beni süründürecek birini arıyorum. oysa sen benim her dediğimi yapıyorsun. her sorunuma çözüm buluyorsun tamam bende seviyorum ama kardeşim gibi. iyisi mi ''sen kendin gibi bir taze bahar seç'' ben de kendi yoluma gideyim.."