bugün

entry'ler (1030)

zeljko obradovic

"seneye burada euroleagu maçları nasıl oynanacak belli değil" açıklamasını yapmış basketbol dünyasının saygın koçu.
biliyorum, belki obradovic avrupa'nın en iyi koçu. biliyorum, fenerbahçe basketbolda avrupa'nın en iyi ikinci takımı. şunu da biliyorum, fenerbahçe'nin basketbol takımı bütçesi, galatasaray'ın 4 katından fazla.

ama senelerdir öğrenilmeyen bir şey var. yenilgiyi kabullenmek. fenerbahçe serinin ilk iki maçında galatasaray'ı perişan etti. adamlar inanılmaz bir yapıya sahip çünkü. obra gibi bir koçları var, istediği zaman üst düzeye çıkan kadroları var. var oğlu var. ama abdi ipekçi diye bir gerçek var be kardeşim. bunu küçümseme, yoksa galatasaray verir eline. maalesef bugünkü açıklamalarıyla obradovic saygınlık yitirmiştir.

sen yıllarca oaka atmosferini yaşamış adamsın, komik olma. seneye de yeneceğiz seni euroleague'de. şu ana kadar 9 maç yapmışsın abdi ipekçi'de, hiçbirini kazanamamışsın. üstelik rakibin senden kat be kat düşük bütçeye sahip. ama rakibin galatasaray, avrupa şampiyonu galatasaray. olmadı obra, olmadı.

fenerbahçe

sahasında kupa kaldırdık.
5 türkiye kupası finali oynadık, hepsini kaldırdık.
avrupa kupası falan, saymıyorum.
4 yıldız, bizde var.
sayısız kupa, bizde var.

psikolojik üstünlük? kızdıvmayın beni bak gitmem kalıvım.

27 nisan 2016 galatasaray odeabank strasbourg maçı

bir biletine talip olduğum maç.

aziz yıldırım

yine önüne gelene saldırmış. ciddi bir rahatsızlık bu.

hakemlerin yok, hakem odası basamıyorsun, şike yapamıyorsun. ee, sen burada bunları yapınca biz bas bas bağırıyoruz "kardeşim adaletsizlik var" diye, sen "biz psikolojik üstünüz" diyorsun.

oh oh, uefa'ya sallarsın, podolski'ye sallarsın. salla babacım salla. sen galatasaray'ın elendiği gün "avrupa'da yoluna devam eden tek takım fenerbahçe" diyerek gönderme yapıyorsun bu sorun olmuyor ama podolski paylaştığı fotoğrafla "avrupa kupası bulunan tek takım" mesajını verince sorun oluyor.

ha, şu türk takımları avrupa'dan elenince sevinenlere de "türk düşmanı" yaftası yapıştıran adamlar var. birader, sen avrupa kupası'nı canına dişine takarak almış bir takıma "tesadüftü o" demesini iyi biliyorsun. "senin uefa kupan var" demeyi iyi biliyorsun. alsana canım kardeşim kolaysa o kupayı, bi kaldırsana görelim.

iyi söylenmiş bir beste vardır,

sana göre tesadüftü, bize göre söke söke
sen rüyanda göremezsin, kupa bizim müzemizde

galatasaray, avrupa'da nice takımlara karşı galip gelerek "avrupa fatihi" lakabını almıştır, bu lakabı da uefa kupası ve süper kupa ile taçlandırmıştır. biri, arsenal diğeri real'e karşı. bu lakaba istinaden, galatasaray taraftarı harika koreografiler düzenler; bu koreografilerin de hakkını verir. babacım, daha senin avrupa'da başarın yokken "boss of the europe" diye koreo yaparsan olmaz. özet geçersek, galatasaray avrupa'dan eleniyor diye boss olmuyorsun.

tv 8

nba yayın haklarını satın almıştır,
iyi hamle acun ılıcalı'dan.

mighty

ipod shuffle büyüklüğünde bir cihazın içine spotify entegrasyonu sağlayan ve böylece müzik dinlerken; özellikle spor yaparken koca telefonu taşımamak için düşünülen/geliştirilen bir proje. kickstarter üzerinden kampanya başlatılmış. 70 dolares karşılığında sizin de bir mighty çalarınız olabilir. tabii 29 dolares kargo ücreti de varmış bu arkadaşın.

haber linki; http://www.theverge.com/2...otify-player-ipod-shuffle

apple music

Her yerde listeler konusunda spotify'a fark atar deniyor. Ben anlamadım bu işi, basit basit listelerden başka bir şey yok. Nerededir bilen varsa alırız bi yeşil.

burak yılmaz

Gidişine ben de sevindim, fakat kendisinden kurtulduğumuz için değil. Yüklü maaşından kurtulduk. Eğer maaşları bu şekilde devam edecekse darısı Selçuk, Hamit ve diğerlerinin başına. Yıllardır en fazla 500 bin euro bedele oynayacak adamlara dünyanın parasını bayılıyor Galatasaray. Açık ve seçik soygun. Artık amaaan, bana ne mali işlerden diyecek kadar vurdum duymaz olamayız. Galatasaray batıyor beyler.

Burak takıma çok katkıda bulunmuştur. Hakkı yenmemeli bana göre. 2011'den sonra tüm zaferlerde emeği var. Huyu biraz değişik, biraz şımarık gibi olsa da kendisine çok teşekkür ederim Schalke, Beşiktaş, Fenerbahçe ve diğer takımlara karşı mücadeleleri için. Az sevindirmedi.

louis van gaal

işleyen bir beyni olduğunu düşünmüyorum.
ya da şu an bulunduğu görevden ayrılma kararını vermesi için beyne de gerek yok ki; birazcık gurur yeter.
koca manchester united ne hallere geldi. maçlar izlenemez oldu. takım resmen gol atamıyor.

250 milyon sterlin üzeri harcama, elde hiçbir şey yok. şampiyonlar ligi yok, premier league yok. david moyes'i sevemedik, şimdi yemin ediyorum moyes'i mumla arıyorum.

san antonio spurs

bu gece oynanan maçta gsw'dan 30 sayı fark yiyerek çok üzmüştür.
geçen seneki finallerin son maçından sonra ilk defa bir nba maçı için kalktım.
şanlı spurs maça oldukça kötü başladı. ilginç top kayıpları, her zamanki düzenden yoksunluk ve kısıtlı bir oyun.
stephen curry yine bir dünya artistik hareket ile şovunu yaptı, ilk yarıdan 62 sayı yiyen takımımı görünce üzüntüden maça devam edemedim bile.

yine de yürüyedurun gregg'in askerleri!

ttnet playstore dolandırıcılığı

bugün dh ve ekşi'de denk düştüğüm önemli bir konudur.
olay şu ki; ttnet'in playstore hizmetinde oyun satın alınınca bağlı olduğunuz faturaya 12 taksit şeklinde bölünüp yansıtılıyor.
bu noktadan sonra gariplikler başlıyor. çoğu kullanıcının hesabından 1500 liraya varan oyun veya item alımı yapılmış. sitenin hiçbir güvenlik protokolü yok, direkt alınıyor. bu da müthiş bir güvenlik zaafiyeti.

bence, eğer faturanız otomatik ödemede ise direkt kaldırın, ttnet online işlemlerden fatura üst limiti belirleyin ve ttnet'e şikayet başvurusunda bulunun.

marsel ilhan ın balon bir tenisçi olması

Gün gelmiyor ki başka bir saçmalık ile uğraşmayalım.
Cahillik gerçekten kötü bir şey.
Marsel ilhan'dan kişisel olarak bir Grand Slam zaferi beklemediğim için kendisi benim için balon malon değildir. Marsel ilhan ilk 100 içerisinde barınmaya çalışan yetenekleri sınırlı bir tenisçidir.
Konuyu açan birey Marsel'den Avusturalya Açık zaferi bekliyor herhalde ki kendisi Marsel ilk turda elenince onu balon ilan ediyor. Marsel ilhan ne akrabam ne de arkadaşım. Sadece kendisinin sınırlı yeteneğini gördüm, adamın ilk 10 içerisinde yer alma gibi bir imkanı yok. Hayır sözlükte büyük harfle yazma gibi bir imkanım da yok ki koca koca ifade edeyim; beklentim olmadığı için balon malon değildir.

dünya 50 numarasına yenilen rafael nadal için balondur diye başlık açıyor musun acaba?
eğitimsizlik dedik, vizyonsuzluk dedik. belli ki çok iyi demişiz.

marsel ilhan ın balon bir tenisçi olması

türkiye'de maalesef bu tarz bir takıntı var ve bu konu tamamen aptal saçmalamasıdır.
eminim ki türkiye'de marsel'e laf atan bir dünya insan var ve bu insanların %95'i tenis ile ilgili değil. hatta bazıları tenisin temel kurallarını bile bilmez, tenis onun için sadece roger federer, rafael nadal veyahut novak djokovic'tir. peki neden? bu şekilde ortamlarda hava atabiliyor.

şöyle açıklayayım. tenis takım sporu değildir. tenis bireysel bir spordur. dolayısıyla şu an arda turan'ın yaşadığı durum teniste bir türk sporcusu için hiçbir zaman gerçekleşmeyecektir. arda turan bugün barca 11'inde tonla hata yapsa bile bu göze çarpmaz; onu telafi edecek bir dolu adam var çünkü. arda çok hatalı maç bile oynasa vereceği bir pas ile yıldız olabilir. tenis böyle değildir. yalnız başınızasınız ve mücadele ettiğiniz her sayıdan galip gelmeniz gerekir.

maalesef uludağ sözlük on birinci nesil yazarlarının çoğu gibi, müthiş cahil bir nesil yetişiyor. ve bu neslin karşılaştığı eğitim problemi zaten türkiye'nin yıllardır en büyük sorunu. eğitim, türkiye'nin kanayan yarasıdır. maalesef sporda da bu böyle. ne eğitim var ne de vizyon. bugün küçük kuzenimin gittiği voleybol kursundan kuzenimi alıp daha bir yere vermek istememize karşı gördüğümüz trip bunu oldukça net açıklıyor. sıfır vizyon.

eğitimin olmadığı bir ülkede sen sporcu yetiştiremeyip özbek kökenli bir türk tenisçisine bel bağlıyorsun. ne için bel bağlıyorsun? türkiye için. e kardeşim, marsel bugüne kadar hiçbir zaman roger federer gibi bir performans sergilemedi ki. adamda öyle bir ışık yok. tabii sen her gerizekalı türk beyni gibi adamın ilk 10'a girip wimbledon'da final oynamasını beklersen; marsel'e balon dersin.

arkadaş, profesyonel spor her gün sağa sola caka yapacağım diye body building yapmak değildir. profesyonel spor çok farklıdır. şunu anlayın artık. marsel ilhan'ı bu işi bilen kimse haydi yavrum sen yaparsın, wimbledon'u alırsın diye pohpohlamıyor. adamların düzeyi zaten belli, bu tarz turnuvalarda oynayacakları bir tur bile onlar için çok değerli oluyor.

toparlayacak olursak, marsel balon malon değildir. marsel ilhan profesyonel bir tenisçidir. kendi kabiliyeti ve olanağı doğrultusunda ilk 100 içerisinde barınmaya çalışan bir tenisçi. arkadaş yıllık 2 mio euro para alıp yan gelip yatan topçulara balon denmeyen şu ülkede marsel ilhan gibi kişilere balon deniyor ya, vay anasını.

isveç in tecavüz olaylarında 1 numara olması

bir defa; ateistlik hastalık değildir. benim mensup olduğum islam dini bakara suresinde "dinde zorlama yoktur" der kutsal kitabında. dolayısıyla insanların dini tercihlerini hastalık ve benzeri şeylerle yargılamak hoş bir durum değildir.

ikincisi, senin iktidar partisinin emirleri ile çalışan polis ve mahkemelerin ne kadar taciz vukusunu örtbas ediyor? veyahut, tacize uğramış talihsiz insanların yüzde kaçı polise gidebilecek kadar cesur davranabiliyor? özellikle de küçük muhitlerde.

çoğunlukla "dindar" insanların daha kadın ile erkeği eşit görmediğini bile biliyoruz. ha değil diyorsanız, bu cumhurbaşkanı'nın şarkısını yapan uğur ışılak vardı ya, bak ne diyor;

"Her Feministin gönlünde bir erkeğe ''meftun'' olmak, onun ''kölesi'' olmak, ''onun bireyi'' olmak, ''ona ait olmak'' gibi bir hissiyat yoksa, gelsinler karşıma çıksınlar.

Kadının tabiatı bağlanmaktır. Ait olmaktır. Erkeğinki öyle değildir, erkek kadına, ait olmaz ''sahip olur,'' aradaki fark bu."

ya, sen müslümanlıkla övünen, sen islam lideri olmak isteyen bir ülkesin. aslında, bu ülkede olan olaylardan sonra hala "müslüman" bir lider, bu ülkenin başında duruyor ya; hem oy verenlerin hem de kendilerinin müslümanlığını sorgulamak lazım. ben utanıyorum açıkçası.

gelelim isveç'e. tecavüz evrensel bir durum. nerede olursa olsun çok çirkin bir durumdur. ayrıca isveç'in bu konuda başı çekmesi bu denli gelişmiş bir ülke için ciddi bir utanç kaynağıdır. şaşkınlık verici.

edit; http://odatv.com/kuran-ku...yil-hapis-0701161200.html

bu nedir yahu? yeni gördüm. utancım ikiye katlandı. demek ki neymiş? ahlak; insanların mensup olduğu dinde değil, akılda bitiyormuş.

ya bu on birinci nesil hiç gelmeseydi daha iyiydi.

netflix

artık türkiye'de.
fakat spotify gibi yerel bir fiyat politikası izlemezlerse işleri çok zor görünüyor. sadece netflix kullanacak kesim sayısı çok az. ayrıca bizim internet koşullarımızda hd versiyonunun saatte 3 gb harcaması çok ama çok büyük bir kota yiyecektir.

11 aralık 2013 galatasaray juventus maçı

iki sene olmuş.
ilk maç zaten inanılmazdı, kar birden bastırıp tüm zemini beyaza boyamıştı.
erteleme maçı, tartışmalar vesaire.
ua diyordu ki, bu maça gelin; kimse dışarıda kalmaz. ulan ne çok istemiştim bu maça gitmeyi. olmadı, üniversite voleybol takımımın maçı ile çakışıyordu.
velhasılkelam, voleybol maçı için allahın unuttuğu yere, okan üniversitesi'ne gittik. juve maçı başladı orada, kantinde televizyonda 50 kadar galatasaray sevdalısı okan üniversiteli arkadaş maçı izliyor. gittik oturduk biz de takımın galatasaraylıları olarak.
ilk yarı heyecanlı geçti, bitti. bizim için de maç buraya kadardı zaten, salona inip ısınmamız gerekiyordu yavaş yavaş; maçımızın saati yaklaşıyordu.
soyunma odasında telefonları refresh ede ede bir hal olduk. gol sesi çıkmadı. biz sahaya çıktık, ısınmaya başladık. bir elimde hala telefon, skor sitesini yeniliyorum; aynı zamanda da takımı koşturuyorum ısınalım diye; salon buz gibi çünkü.
son yenilemeden sonra; galatasaray 1-0 juventus skorunu gördüm. gooooool diye haykırdım bir ercan taner olmasam da.
gerisi malum, galatasaraylı takım üyeleri ile müthiş bir coşku. öyle bir coşku ki 3 tur koşup ısınamayan beden o coşkudan sonra kalorifer gibi olmuş.
hey gidi günler, çabuk geçiyor. ulan galatasaray; sen nelere kadirsin.

maçı 3-0 yenildik bir arada. kimin umurunda o gün aslanım turlamış.

aurous

sıkıntı yaşadı, kapandı.

boban marjanovic

yamulmuyorsam san antonio'da bu sezon ilk defa bu kadar fazla süre aldı bu geceki phila maçında.
17 dakikada 18 sayı ile nba'deki potansiyelini gösterdiğini düşünüyorum. bu adamın boyu uzun ama kazmanın önde gideni değil. o yüzden süre bulduğu zaman bunu iyi kullanacağını düşünüyorum.

29 kasım 2015 büyükçekmecespor alemdağspor maçı

Güzide semtim Cekmece caksin bizi mesut etsin.

milli marş okurken hıçkırık tutması

efenim çok talihsiz, nahoş bir olaydır.
hele ki bir stadyumda binlere okuyan küçücük bir çocuksanız, çok tatlı ve çok komik olaydır.
buyurun;
https://www.youtube.com/watch?v=0S23xyazk90