bugün

entry'ler (585)

vücut geliştirme

yazılanlara çok güldüm. anaboliksiz olmaz, her gün et yicek paraniz yoksa olmaz vs… anabolikle yapilan vucut bi kere igrenc oluyor. insanlarin hani bakip ‘iyy bu cok fazla ya’ dedigi fizikler %100 oranda anabolikle yapiliyor.

yakin bir arkadasimin bu spora yogun ilgisi uzerine ben de merak saldim. bundan yaklasik 2.5 yil once. bi zamanlar etli butlu olan ben cok zayiflamistim sagliksizlasmstim kendimi bir zamanlar cok begenirken artik begenilecek yanimi goremez olmustum sagliksizliktan.

2 agustos 2020 tarihinde spor salonuna girdim. ama yapar miyim yapmaz miyim diye degil. allah icime bi his verdi ve basladigim ilk gunden beri saglikli beslenerek, yeterli uyuyarak yaptim. 2 agustos 2020 tarihinden beri haftada 5 gun antrenman yapmadigim tek bir haftam bile olmadi (corona oldugum hafta haric)
ama yemin ederim cok istedigimden, cok iradeli disiplinli oldugumdan degil (ki oyle birisiyim.)
ben bu sporu inanilmaz sevdim. gunumu guzellestirdi. saglikli hissettirdi. guclu hissettirdi. antrenman guzel olunca yemegimi de guzel yemek zorunda hissettim. uykularim duzene girdi. cildime, yuzume renk geldi. Hayatim degisti. abartmiyorum. butun hayatim degisti. insanlarin bana bakisi, benimle konusmasi degisti. ozguvenim 10 katina cikti. anksiyete nedir unuttum. bu spor bana hayat verdi.
simdi merak edilen kisima gelelim.
74 kg basladigim sporda su anda 86 kgyim. posturum cok duzgun. kollarim, omuzlarim, bacaklarim, kalcam, trapezlerim irilesti. gorme sansiniz olsa ‘aa ne kasli cocuk’ diyeceginiz degil, ne duzgun bir fizik diyeceginiz, sapasaglam, saglikli bir erkek fizigi oldu. bu kadar degisecegini ve guzellesecegini ben de beklemiyordum. ama yemin ederim abartmiyorum. 2 agustos 2020 tarihinden beri haftada 5 gun antrenman yapmadigim hic olmadi. hic bir hocadan vs destek almadim. kendim yaptim. hic bi buddy ile de gitmedim. hep tek gittim.
su anda ise; bedenimi cok iyi tanir oldum. istersem kisa sure icinde kilo verebilir, kisa sure icinde kilo alabilirim. bedenimi nasil calistigini ogrendim.
daha yazsam saatlerce yazarim. hayatim tepeden tirnaga degisti diyorum. sizce bu sporu birakir miyim? allah guc kuvvet verdigi surece omrum yettigince yapacagim. cocugum, yigenim, cevremdeki erkekler hep yapacak. anlatacagim.
steroid kullansaydim? igrenc sisicektim, bedenimi tanimayacaktim. iyi beslenmesem de olacakti. uyku zaten zehir steroid kullanan kamillere. kür dönemi boyunca sisip, sonrasinda asiri hizli kad kaybedip psikolojileri bozulur.
ve asla, asla, asla ama asla, kür döneminin en prime zamanında bile asla el emeği göz nuru, disiplinle inşa edilmiş bir fizik kadar estetik olmayacaktı.

edit: merak eden, ilham olabileceğim birileri varsa yazabilir:) ben tam olarak 2 yıl(dan fazla) hiç ara vermeden disiplinli bir şekilde spor yaparsam ne olur sorusunun cevabıyım. geriye bakıyorum ve kendimle gurur duyuyorum. Bas!!!!

vücut geliştirme

yazılanlara çok güldüm. anaboliksiz olmaz, her gün et yicek paraniz yoksa olmaz vs… anabolikle yapilan vucut bi kere igrenc oluyor. insanlarin hani bakip ‘iyy bu cok fazla ya’ dedigi fizikler %100 oranda anabolikle yapiliyor.

yakin bir arkadasimin bu spora yogun ilgisi uzerine ben de merak saldim. bundan yaklasik 2.5 yil once. bi zamanlar etli butlu olan ben cok zayiflamistim sagliksizlasmstim kendimi bir zamanlar cok begenirken artik begenilecek yanimi goremez olmustum sagliksizliktan.

2 agustos 2020 tarihinde spor salonuna girdim. ama yapar miyim yapmaz miyim diye degil. allah icime bi his verdi ve basladigim ilk gunden beri saglikli beslenerek, yeterli uyuyarak yaptim. 2 agustos 2020 tarihinden beri haftada 5 gun antrenman yapmadigim tek bir haftam bile olmadi (corona oldugum hafta haric)
ama yemin ederim cok istedigimden, cok iradeli disiplinli oldugumdan degil (ki oyle birisiyim.)
ben bu sporu inanilmaz sevdim. gunumu guzellestirdi. saglikli hissettirdi. guclu hissettirdi. antrenman guzel olunca yemegimi de guzel yemek zorunda hissettim. uykularim duzene girdi. cildime, yuzume renk geldi. Hayatim degisti. abartmiyorum. butun hayatim degisti. insanlarin bana bakisi, benimle konusmasi degisti. ozguvenim 10 katina cikti. anksiyete nedir unuttum. bu spor bana hayat verdi.
simdi merak edilen kisima gelelim.
74 kg basladigim sporda su anda 86 kgyim. posturum cok duzgun. kollarim, omuzlarim, bacaklarim, kalcam, trapezlerim irilesti. gorme sansiniz olsa ‘aa ne kasli cocuk’ diyeceginiz degil, ne duzgun bir fizik diyeceginiz, sapasaglam, saglikli bir erkek fizigi oldu. bu kadar degisecegini ve guzellesecegini ben de beklemiyordum. ama yemin ederim abartmiyorum. 2 agustos 2020 tarihinden beri haftada 5 gun antrenman yapmadigim hic olmadi. hic bir hocadan vs destek almadim. kendim yaptim. hic bi buddy ile de gitmedim. hep tek gittim.
su anda ise; bedenimi cok iyi tanir oldum. istersem kisa sure icinde kilo verebilir, kisa sure icinde kilo alabilirim. bedenimi nasil calistigini ogrendim.
daha yazsam saatlerce yazarim. hayatim tepeden tirnaga degisti diyorum. sizce bu sporu birakir miyim? allah guc kuvvet verdigi surece omrum yettigince yapacagim. cocugum, yigenim, cevremdeki erkekler hep yapacak. anlatacagim.
steroid kullansaydim? igrenc sisicektim, bedenimi tanimayacaktim. iyi beslenmesem de olacakti. uyku zaten zehir steroid kullanan kamillere. kür dönemi boyunca sisip, sonrasinda asiri hizli kad kaybedip psikolojileri bozulur.
ve asla, asla, asla ama asla, kür döneminin en prime zamanında bile asla el emeği göz nuru, disiplinle inşa edilmiş bir fizik kadar estetik olmayacaktı.

adile kurt karatepe

çok kıymetli bir türk halk müziği yorumcusu. kendisi trt radyo sanatçısıdır. inanılmaz mütevazi, hanımefendi ve naif bir kişiliktir. harika bir sesi olmasının yanı sıra, kişiliğiyle ve zerafetiyle de takdire şayandır. gerçek bir hanımefendidir. allah uzun ömürler versin. trt müzikte ‘yadigar’ adında bir program yapmaktadır. izlenmesi tavsiye olunur. alim (yol havası) türküsü kendi sesinden dinlenildiğinde gözleri yaşartır.

eskişehir

canım şehrim. üniversite sebebiyle 6 yıl yaşadığım. ve artık korona ayağına istanbula döneli nerdeyse 1 yıl olacak olan ve zaten bu dönemde mezunu olacağım şehir. canım şehrim. her halini biliyorum. soğuk, sıcak, karlı, yağmurlu, rüzgarlı, gergin, neşeli... her halini biliyorum ve her halinin bir ruhu var. 6 yıl yaşadım ama bir 6 yıl daha yaşarım iki kere düşünmem bile. ne güzel günler yaşadım, ne güzel anılar biriktirdim. beni ben yapan şehir eskişehir. artık seninle maceramızın bitmiş olmasını kabul etmek zor ama kabul etmemek de salaklık tabi.. artık fethedilecek bir istanbul var ve bununla ilgileniyorum.

ama seni çok özlüyorum canım şehrim. her fırsatta kaçacağım. 2 ay oldu gitmeyeli. ama pandemi harbi büyük bitirdi eskişehiri ya.

çok fazla evde yaşadım bu güzel memlekette. sırasıyla: şirintepe mahallesi, eskibağlar mahallesi, hoşnudiye mahallesi (barlar sokagında), yine hoşnudiye mahallesi (odeabankın sokagı sanırım odea kapandı emin degilim), yeni bağlar mahallesi, güllük mahallesi ve tekrar yenibağlar mahallesi. çoğu mahallesini tattım. hepsi ayrı güzel.

youtubea eskişehir yazıp yazıp izlemekten yoruldum. bir iş bulup orda yaşayabilsem mutlu olurdum aslında.. kim bilir

anadolu üniversitesi iletişim bilimleri fakültesi

canım okulum. mezun oldum (1 dersim kaldı) ama asla doyamadım. yaşanacak çok günümüz vardı sanki. şimdi alış istanbula alışabilirsen.
bu arada kızları güzeldir. beni de severler.

d smart

eger d smart baglatmayi dusunen varsa kendi sagligi icin hemen vazgecsin. rezalet otesi bir internet sunuyorlar. tek kelimeyle rezalet. gunun herhangi bir saatinde internetiniz saatlerce kopabiliyor. musteri temsilcisine baglanmak icin bifiil en az 20 dk telefonun basinda dikilmeniz ve o igrenc melodiyi dinlemeniz gerekiyor. musteri temsilcisine baglandiginiz anda ‘su anda iyilestirme calismalari sebebiyle bir kesinti bulunmakta en kisa surede internetiniz tekrar acilacak’ diyolar baska da hic bisey demiyorlar. paraniza ve akil sagliginiza yaziktir. gercekten almayin. bi gaflette bulunup alirsanizda taahhut muhabbetine sozlesmeden vazgecemiyor ve bu igrenc insanlarin eline kaliyorsunuz. igrenc. rezalet. allah belanizi versin ne diyeyim.

bi sonraki hayatımda gel

"suyu ak sanki sezen" nedir abi? bu nasıl bi vasatlık nasıl bi rezillik bu nedir ? cringelardan cringe beğenmeme sebep olmuş, rezil ötesi bir murda sözü.

şarkı gerçekten "catchy". ve nakaratı da çok güzel akıyor. neden dinlendiğini anlamak kolay şarkının. ama "suyu ak sanki sezen" nedir abi allah aşkına? bu nasıl bir rezillik cidden

alkolik olmak

yakalanılması çok zor olandır. 1 ay boyunca herhangi başka bir madde kullanırsanız, ona mutlaka bağımlı olursunuz fakat alkolde durum böyle değildir. daha uzun bir çalışma ister bağımlısı olmak için. bağımlısı olduktan sonra kurtulmak bambaşka bir derttir. kurtulması da akabinde bir çok psikolojik ve mental sorunu beraberinde getirmektedir. tadında bırakınız. haftada 5 gecenin üstüne çıkmayınız *

bayrampaşa

hakkında fakir rumelili temelli ilçe denmiş semt. bayrampaşanın fakir güruhunun ters çevirip salladığınızda milyonlar dökülür ceplerinden. çok fazla gizli zengin barındırır. elit değil, zengin.

doğduğum, büyüdüğüm eve sahiplik eden ilçe. tüm çocukluğumu, erken ergenliğimi ve ergenliğimin bir kısmını barındırır. bir çok şey öğretendir. bayrampaşa'da ya da bayrampaşa benzeri bir semtte büyüdükten sonra, bu semtten ayrıldığınızda dünyaya şöyle bakıyorsunuz "dünyada ne kadar az şiddet varmış" *

güzel semttir bayrampaşa aslında. ama son bir kaç yılda çarpık kentleşme daha da artmış vaziyette. sokakların içine kadar giren fabrikamsı dükkanlar, çorapçılar, tekstilciler, mobilyacılar semti yaşanmaz kılmak üzeredir.

ben zaten tasımı tarağımı alıp ayrıldım ordan, benim yiğenler düşünsün *

caner özyurtlu

muhabbeti aşşırı saran adam. çokta samimi bi tipi var. dogustan benim arkadaşım olarak dogmus. tatlı herif.

zwolle

erasmus ile geldiğim şehir. küçük bir hollanda kenti. erasmus öğrencileri dışında şehrin sakinlerinin %95'ten fazlası dutch. hakiki bir hollanda ve hollandalı şehri. çok ama çok tatlı. istanbul, eskişehir gibi iki şehrin karışımıyla bugünlere gelmiş tarafım içinse çok sakin bir şehirdir. eskişehir'in, kadıköy'ün efenime söyleyeyim eski taksimin vs kalabalığını ve canlılığını şu şehre getirsek, tadından yenmez.

ağaçkakan

suerte'si bana eskişehiri deli gibi özleten rapçi. arkadaşımsın kuzen. tanışmasakta.

eskişehir

canım ciğerim şehrim. nasıl bir bağım var sana karşı, bilmiyorsun! nelerini gördüm, nelerini yaşadım senin güzel şehir. beni sen adam ettin. ya da adam olmadıysam, senden ötürü! canım eskişehirim. 6. senemizde ufak bir ayrılık yaşıyoruz seninle. birkaçbin kilometre uzağındayım. beni sen yolladın hollandalara! şimdilik buralardayım ama ocak sonu döneceğim. bir hafta kötü kadın istanbulda kalıp, sana geleceğim. yemin ediyorum sevgilimi özler gibi özlüyorum sokaklarında tek başıma yürümeyi. o kadar özledim ki seni.

bad bunny

erasmustaki oda arkadaşımın deli gibi dinlediği, bana da öğrettiği spanish eleman.

pardon puerto rico'luymuş eleman. sikeyim anasını.

ağaçkakan

gerçekten büyük rahatsız. acayip yani. bu herifin yaptığı müziğin türkçe rap olarak adlandırılmamasını isterdim çünkü rap müzik özellikle türkçe rap müzik sik gibi bir kitlesi olan bir oluşum. ama bu herif bir başka. hayatım boyunca rap müziğe şans tanıdım ama hiç bir zaman kendime ait bir şey bulamadım. sadece sözlerinden bahsetmiyorum, ritim olarakta. ama bu herifin anlattıkları gerçekten çok trip.
neredeyim kim bilir neredeyim kim bilir?!
"göğe bakmak işe yaramaz, boşluk boşluğu dolduramaz."
biladerim çok büyük saykolocik problemlerle uğraştığına hiç şüphem yok ama o problemleri aştığın gün artık ağaçkakan değilsin. dolayısıyla garip bir ikilemdesin.
yapman gerektiğinin ne olduğunu bilmiyorum ama bizimle kalmanı isterim.
neredeyim kim bilir
neredeyim kim bilir!

zeynep casalini

sen ne güzel müzik, ne güzel sestin casalini. nerdesin yahu? ne yapar ne edersin? çok güzelsin.

ağaçkakan

kendisini ilk teneke trampet'le ciddiye aldım. arkasından herr neyse ile de şarkılarındaki ve sözlerindeki öfkeyi ve kini hissettim. asla türkçe rap dinlemiyorum ve hatta ben asla rap müzik dinlemiyorum. ama ağaçkakan son derece enteresan bir herif. dinledikçe anlatıyor. bir de kızgın ha. çok değişik.

kulaklıkla son ses dinlenecek şarkılar

ağaçkakan'ın tüm şarkıları muhtemelen. overdoz agresyon yüklüyor vücuda.

şu anda dinlenilen şarkı

redd-aşk virüs çalıyör efendim. seviyoruz.

roy purdy

hiç bir sözlükte başlığı açılmamış olması çok garip olan aşırı eğlenceli youtuber. suratında sürekli aptal bir sırıtma var ve sokakları aptal aptal dans ederek geçiyor. aşırı eğlenceli bir tip. saatlerce izleyesi ve dans figürlerini taklit edesi geliyor. ki ettiriyor da.

bir fikri olmayanları şöyle alalım:
https://www.youtube.com/w...h?v=QFf4qh8_awM&t=21s
https://www.youtube.com/watch?v=BcRfW7Kdo24