Çok sıkı bir bilimkurgu fanı olmamama rağmen kapağından ve kitap fuarında yarattığı izdihamdan dolayı dolaylı bir şans vermek istediğim ve bugün doğumhane nöbetim olmasına rağmen dün geceyi uykusuz geçirmeme neden olmuş destansı zekanın genel kültürle birleştiği, kişiye öforik sanrılarla kurulu varsanılar yaşatan
kurgusuyla, diyaloglarındaki yüzde yüz realiteyle ve betimlemelerin üst düzey sinematikliğiyle okurun iç dünyasında yepyeni bigbangler patlatan okuduğum en iyi türk romanları içine rahatlıkla sokabileceğim harikulade bir başyapıt. Yazarın sonraki kitaplarında bu seviyeyi koruyup koruyamayacağını merak ediyorum açıkçası.

Filozof görünmek için salt kelimesi kullanmaya benzer.

Sex yani 6 sayısı.

Sadece sınıf arkadaşlarımdan bahsetmem gerekirse mezun olana kadar her biri minimum 20 25 penise sonda takar. Hatta bir hanım, erkek arkadaşına bir penise nasıl sonda takılacağını uygulamalı olarak göstermiştir. Bu bağlamda kadın ürolog fantazyalarına lüzum yok. Üniversite hastanesine götürsün yeter.

Bir trollün "bir amerikanı dinleyen kıro değildir" demesini beklediğim kırodur.

Testisleri bir adet taş vasıtasıyla yok eylemek. Tabi bazı yan etkiler zuhur edebilir.

Şişmiş bir bataryası olma ihtimali olan ve her an patlayıp can ve mal kaybına neden olabilecek telefondur.

Sadece spor değil dizi-film, yazar, siyasetçi, müzisyen, arkadaş, mekan, sigara, araba, tarih-ırk-devlet-ideoloji ve pek tabi moda ve hatta sağlık uygulamaları-diyet gibi hayatın her alanında karşılaşılabilen içsel ezikliklerini, in-vivo yetersizliklerini in vitro çaresizlikleriyle harmanlayıp geçici fanatizmlerle güçlünün güçlülüğünün koruyucu kanatları altında psikanalitik evrelerini tamamlama içgüdüsündeki zavallılar için kullanılan yabancı bir terimdir.

Sanırım erkeklerin yapamadığı bir spordur. Hiç erkekler için bir pilates salonu görmedim

Alper Canıgüz'ün tüm kitapları. Belki 1000 kitap okumuş biri olarak diyorum bu adam gibisi yok.

(bkz: mizahşör troller)

Net olup doğru düzgün verilen bir cevap her zaman kırmamaya çalışarak verilen samimiyetsiz ve yapmacık yanıtlardan daha az kırıcıdır.

(bkz: hipotiroidi)

Kanserin anlamını, ne olduğunu bilmeyen tıpla ilgilili fikri dizilerle sınırlı insan beyanıdır. Bilinmesi gerekir ki her kansere cerrahi her kansere kemoterapi her kansere radyoterapi yapılmaz. ikincisi örneğin akciğerinizde kanser çıktı. Siz sanıyorsunuz ki iş bitti. Onun akciğer kökenli mi yoksa başka bir yerden metastaz mı olduğu, metastazsa nereden kaynaklandığı, primer bir kitlede tümörün boyutu, histolojik tipi ve differansiyasyonu, lenf nodu tutulumu ki tutulduysa kaç nodun tutulduğu, komşu doku invazyonu uzak organ metastazı var mı yok mu? cerrahi ve klinik evresi ne gibi sorulara cevap aranır. Cerrahiye uygun mu değil mi? Cerrahi öncesi veya sonrası radyoterapi kemoterapi verilmeli mi bunlara duyarlı mı, sağ kalımı artıran tedavi protokolü ne olabilir gibi sorulara yanıt aranır. ileri evre nonkürablsa sadece palyatif tedavi verilebilir. Beyin gibi bası etkisi olabilecek yerlerde iyi huylu bir tümör de çok kısa sürede kişiyi öldürebilir. Siz ne sanıyorsunuz anlamıyorum. Nedir yani bu doktor düşmanlığı anlayamıyorum gerçekten. Kemoterapi evet bağışıklığı bozar ve yükselen bir ateş hastayı öldürebilir. Ama bazı kanserler sadece buna duyarlıdır. Ve kanser sadece gözle görülen metastazlar yapmadığı için göremediğimiz ve cerrahi sonrası vücutta kalan bu zararlı hücrelerden kurtulmak için elzemdir. Bu tedavi protokolleri bilimseldir ve sağ kalıma etkileri kanıtlandığı için kullanılırlar. Yani komplikasyon nedeniyle daha erken ölen olabilir ama tedavisiz 1 yıl 5 yıl veya 10 yıllık sağ kalanlar yüzde 10 iken bu tedaviyle yüzde 15e çıkıyorsa o 100 kişiden 5 kişiyi daha kurtarmak için bu tedavi verilir arkadaşım. Komplikasyonlardan da mümkün olduğunca hastayı korumak elzemdir elbette.

Yapmadığında neden yapmadım ki, yaptığında da keşke yapmasaydım diyerek pişman olacağı bir eylemi yapmayı seçip onurundan vazgeçendir. Bazen hepimizizdir.

Filppula gibi şu an ofansif anlamda en etkili takımın top line center'ı konumundaki bir şahsiyete 5 milyon vererek line 2 center olarak kullanmaktansa yaşlı başlı ve yeteneksiz gelecek vaat etmeyen gençlere çok daha fazlalarını anlamsızca yediren; lidstrom gibi tüm zamanların en iyi defansı emekli olduktan sonra defans anlamında sıkıntılar çekmekte olan yıllarca saçma bir şekilde batıda yer alırken artık doğu konferansında mücadele etmekte olan kırmızı beyaz renkli hokey takımıdır. Son 2 maç kala boston ve ottawa ile playoff mücadelesi sürmektedir. Uzun bir aradan sonra dünkü maçta datsyuk ve zetterberg birlikte oynamış, abdelkader, cole ve franzen gibi oyuncuların yokluğunu tolere etmeyi başarmışlardır. Nitekim ikisi de 1er gol 1er asist yaptı. Şu aralar genç ve dinamik mrazek ile tecrübesiyle ve sezon başındaki inanılmaz performansıyla öne çıkan howard arasında kıyasıya bir kalecilik mücadelesi vardır. Sebebiyse 4 gol attıkları nice maçlarda yenilmeleri ve playoffu sıkıntıya sokmalarıdır. Power Play açısından 1-2 haftaya kadar ligin en başarılı takımıyken özellikle Datsyuk ve Cole, Abby, Helm gibi diğer önemli oyuncularından yoksun çıktığı maçlar ve kaptan Zetterberg'in aslen bir center olmaması dolayısıyla faceoff kazanmayı başaramamasından ötürü backstrom-ovechkin ikilisinin sırtladığı washingtona bu hususta geçilmiştir. Datsyuk yokken gerçekten de faceoff filan kazanamıyorlar. Bu bence defanstan bile daha büyük bir sorun. Filppula'yı 5 milyon uğruna kaybetmek cehalettir arkadaşım. Bak yerini hala dolduramıyorsun.

"Cehennem başkalarıdır." 90 IQluk insanların dillerine alaycı mahiyette pelesenk olması dahi, bu sözün güneşliğini balçıkla sıvayamıyor.

Yörünge çevresinde dünyanın dönüş sürecinde yerkürenin herhangi bir noktasının güneşe olan uzaklığı sabitkalmadığı için itimatım olmayan bir önermedir.

1-Işık foton denilen taneciklerden oluşur.
2-Işık ışık hızıyla gider.
3-Görelilik uyarınca ışık hızında zaman durur. Işık hızı geçilirse zaman geriye işler.
4-Işık ışık hızıyla gittiğine göre ışığa göre zaman durur ve ışık hızı sonsuz olur.Yani ışık hızını aşmış olur.
5-Yani ışığı saat 12.10da açarsam 12.09da da yanması gerekiyor olurdu. Ama öyle değil işte...

10 yıl önce kendisine denileni şimdilerde başkalarına söyleyen genç erişkin yaş grubu beyanıdır. Adı geçen grubun Don't stay isimli şarkısı pek güzeldir, genç yaşlı demeden coşturur.