şu uzun gecenin gecesi olsam

çorum yöresinden dinlenildikçe dinlenilen türkü.

şu uzun gecenin gecesi olsam
sılada bir evin bacası olsam
dediler ki nazlı yarin pek hasta
başında okuyan hocası olsam

katipler oturmuş yazıya bakmaz
herkes sevdiğini dilden bırakmaz
ey allahtan korkmaz kuldan utanmaz
gönül defterinden sildin mi beni.

not: sanki şarkıyı ben yazdım, bana ne kızıyon

az sözle çok iş yapan, insanı alıp alıp götüren nadide türkülerimizden biri.

çorum yöresine ait muhteşem bir türkü.

gurbet görmüş sayılmayanların bile "sılada bir evin bacası olsam" mısrasının, içlerine işlemesini hissedecekleri türkü.

niyazi beçerel'e ait çok güzel bir çorum türküsü.

farklı farklı söylendiğini işitsekte, ağır bir şekilde söylenmesi daha etkili olmaktadır.

şu uzun gecenin gecesi olsam
sılada bir evin bacası olsam (anam anam anam)
dediler ki nazlı yarin pek hasta
başında okuyan hocası olsam (anam anam anam )

evlerinin önü üç ağaç çınar
dillerim tutuşur yüreğim yanar (anam anam anam)
eşinden ayrılan böyle mi yanar
anam anam hangi derdima yanam (anam anam anam)

katipler oturmuş yazıya bakmaz
herkes sevdiğini dilden bırakmaz (anam anam anam)
hey allah’tan korkmaz kuldan utanmaz
gönül defterinden sildin mi beni (anam anam anam

bu sözlük benim beynimi okuyor. az evvel "sılada bir evin bacası olsam" diye dilime takılan türkü. halbuki sıladayım o da ayrı mevzu.

gülay'ın dertli yorumu ile boyut atlayan türküdür. ayrıca yek bağlama ile çalınıp söylenmesi de güzeldir.

http://www.youtube.com/wa...m8JLY&feature=related

Hüseyin Turan'dan dinlemeyi sevdiğim, dinnlemekten bıkmayacağım ve beni çok başka yerlerde hissettiren bir türküdür. çorum türküsü olduğunu yeni öğrendim ve has Çorumlu olarak gurur duydum gerçekten : )

ismail hakkı demircioğlu söylesin, öyle dinleyin.

(bkz: sılada bir evin bacası olsam)

yaprak dökümü dizisinde ilk kz duyduğum aşırı beğendiğim ve çorum türküsü olduğunu öğrendiğimde de vay kan çekti işte dediğim türküdür.

ismail hakkı demircioğlu ve erkan oğur üstadın meşhur perdesiz performansı ile tadından yenmez bir hâl alan türküdür.

bir mektup yazdırdım, ucunu yaktım
bir merak geldi de kapıya baktım
çok güller kokladım koynuma soktum
hiç birisi yârim gibi kokmuyor

http://www.youtube.com/watch?v=rvkSelkmEx8

ismail hakkı demircioğlundan dinlenilmesi gereken, belki de en efkarlı türkümüzdür.

Hakkında girilen,bununla birlikte, 13 entryden 5'inin gece yarısından sonra girildiği türkü, gece bu türküyü çağırıyor insana..

Zaman kavramını yeniden inşa eden türkülerden, bir diğeri için bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm.

Kaval fonunda arkada her bir bendir vuruşu, sanki size birer kare fotoğraf ilerletir.
Bağlamayla her bir karede daha önce göremediğiniz ayrıntılara gider gözünüz. Mızrapla hareket eder an, tel vesile olur.
Ağız sımsıkıdır, hiç olmadığı kadar, siz ne demek istiyosanız onu sadece türkü söyler.

aysun gültekin yorumu;
https://m.youtube.com/watch?v=rgNe7kkUD7E

Şu uzun gecenin hecesi olsam.
Hece "sen" olsan, sen benim olsan.

aşkın farklı farklı tanımı vardır şüphesiz, her gönüle göre, her aşığa göre değişen.. ancak bu türküdeki şu iki dize benim için en etkileyici olanıdır:

dediler ki nazlı yarin pek hasta,
başında okuyan hocası olsam...

aşk kelime anlamını kaybedeli çok oldu. tek gecelik ilişkiler, kullanım ömrü 1 haftayı geçmeyen karşılıklı tripler, tavırlar vs. aşk adını aldı bu çağda. allahtan bu gibi anadolumuza ait türküler var da; bize aşkın bozulmamış, el değmemiş halini bir nebze olsun anlatabiliyor.

aysun gültekin'in elinden yudumlamanızı salık veririm.. bir iç anadolu türküsünü kendisinden daha güzel, daha içli okuyanını bilmedim duymadım.

http://www.youtube.com/watch?v=rgNe7kkUD7E