bugün

Almanya'dır. Onların okullarındada farklı bir şey yok emin olun ama adamlar istekli öğrenmek için uğraşıyolar. Yatmıyolar sizin gibi.
8 yıl ingilizce eğitimi görüyorsunuz da tekrar ediyor musunuz efenim , üşengeç olmasak ve azimli olsak gayet iyi yerlere gelebiliriz ülkece.
(bkz: Türkiye de öğretmenlik)
8 yıl ingilizce dil bilgisi öğrenmektir. dil bilgisi öğrenmek dil öğrenmek değildir. klavuz okuyup uygulama yapmamak gibidir.

ayrıca ingilizce öğretmenleri de ingilizce bilmezler. ingilizce dilbilgisi uzmanıdırlar sadece.
öğrenemeyen, öğretemeyen, izin verilmeyen ülke diye sıralanabilir ama en acizcesi herhalde bu koskoca sistemde öğretmen öğretemiyor yeaaa diye sızlanmaktır. demek ki her şey tam amk ülkesinde bir öğretmenler kötü. vay amk. ne güzel düşünce sistemi. sistem harika, müfredat harika uygulayıcı berbat demek ki.
türkiye'dir. bu ülkede eğitim sadece okulda kaldığı için gerçek hayata geçmeyince 8 yıllık fiyasko (bu lafı da çok sevdim) olarak ortaya çıkıyor. ingilizce uygulanarak öğrenilir. siz doğduktan sonra türkçe öğrenirken uygulayarak öğreniyorsunuz, okulda verilen dilbilgisi eğitimidir. kimse size türkçe öğretmez okulda. ingilizce de öyledir. farklı olarak önce teorik öğrenirsin sonra uygulaman gerekir. uygulamazsan turistin birisi "how can i rent a car here" derse, "i dont kınov inglişh" dersin.
Ben lisedeyken arkadaşım da 8 sene görmüştü ve bana sorduğu soru ''lan bu büyük ı harfi ne demek amına goyim''dı. Durum vahim beyler.
hani Insan yaslaninca tekrar çocuklasır ya benim ıngilizce öğrenme olayımda öyle bir durum. Ilkokulda tam bir ıngilizce özürlüsü idim. Lise ye geçerken Biraz düzeldi durum. Lise iki de zirve yaptım iyiydi Yani ıngilizcem (ıngilizce derken gramer ışte ne olacak )lise üç te dersime bir işletmeci girmeye başladı garip bir şekilde .lise dört te ıngilizce dersi görmedim. Sonuc olarak sıfırlandım su an hiç bi şey bilmiyorum denilebilir maalesef.
istek yok ki , ben yaklaşık 5 senedir ingilizce görüyorum yeterli kadar kelime bilmiyorum istek lazım , ingilizce kitaplar , diziler , filmler filan izlemek okumak lazım.
Turkiye'dir. Sacma sapan muftedatla birak ejnebiceyi, hic birsey ogrenmeden mezun oluyoruz.

Hanginiz enine tipi kiyilari, caldiran savasinin yilini, bir kimya formulunu, hatta carpim tablosunu hatirliyor? Tanjant neydi? Simple present tense bir ingiliz icin ne ifade ediyor acaba?
Bbs'de konusulanlari kacimiz anliyoruz, veya alt yazisiz filmin her kelimesini?
aynı zamanda bu ülkenin evlatlarının sözlükte başlık açma konusunda başarısız oldukları görülmüştür.
Ülkenin içler acısı eğitim sisteminin sonucudur. Üniversite bitirdim hala yok.
turistlerin döne döne ingilizceyi adam gibi, kekelemeden, uzun uzun düşünmeden konuşabilecek eleman aradıkları ülkedir. hele turistin biri ülkesine döndükten sonra şunu demiş: bırak yaşlıyı, gençler bile konuşamıyor, anlaşmak çok zor.
(bkz: adam haklı beyler)
ingilizce öğretmenlerinin 7000 atama istediği garip ülkedir. sanki halihazırdakiler çok bir sik yapmış gibi.
daha da vahimi öğrencisi 20 yıl türkçe görüp öğrenemeyen ülkedir.
ingilizce öğretmenlerinin sevilmediği ülke.
(bkz: public sucks fuck hope)
(bkz: ingiltere)
öğrenemiyorlar işte ingilizceyi. hem de 15 sene görüyorlar. en salak öğrenciler bu ülkede. okul eğitimi berbat. konuşma pratik yok, boşluk doldurma. varsa yoksa vat iz yor neym diye geziyo yavrucuklar.
cameron istifa !
bizim ingilizce öğrenememizin en büyük 2 nedeni;

1)yaparak yaşayarak öğrenmek yerine ezberci yani kavrama ve bilgi düzeyinde öğrenme yapıyoruz.programlarımız da öğrenmelerimizde ölçme ve değerlendirmelerimiz de bu yönde olduğundan millet sınav geçmek için kelime cümle ezberliyor.kalıp şeyler öğreniyor gerisi yok.

2)bence en büyük neden budur.kardeş biz türkçe bilmiyoruz ki.günde ortalama kaç kelime türkçe konuşuyor türk insanı.çağımızda hele resmen telgrafik konuşuyoruz.kendi dilinde cümle kuramayan birisi kelime haznesi az olan biri ingilizce kelime ne kadar ezberlese de cümle kuramaz.

edit:suç öretmenin değil eğitim sisteminindir.sen ezberci sisteme göre yetiştirdiğin öğretmenden yaratıcı öğrenci yetiştirmesini bekliyorsun.birde üstüne utanmadan uygulama düzeyinde öğretim beklerken sınavlarını ise kavrama düzeyinden yapıyorsun.bu sistemin 2 masumu öğretmen ve öğrencilerdir.suçlu kamuoyu ve onların seçtikleri cahillerdir.bu ülkede her zaman bir program yapılır ama bu programı öğretmenlere sormadan pilot uygulama yapmadan herşeyi eksik bi şekilde ehil olmayan ideolojik kaygılarla yapılır.ben yaptım oldu mantığı bu ülkenin evlatlarını mahvetti.ama bence kimsenin bu ülkenin evladını düşündüğü yok.rant rant rant.
başbakanı da ingilizce bilmeyen ülkedir.
Türkiyedir.sekiz sene boyunca yok simple present tense yok perfect conntinous tense ...vs. gramere dayalı bir eğitim verildiğindendir hatta gramer bile sayılmaz sadece zamanlar desem yeridir.Konuşturmya ve dinletmeye ağırlık verilmeli.Sınav odaklı olmamalı.
8 yıl ingilizce öğretemeyen öğretmen olarak değiştirilmesi gereken başlık. video oyunları ve yabancı diziler/filmler olmasaydı ben de öğrenemezdim. gramer yüklemeyle dil falan öğrenilmez zaten.
ingilizce öğretilmek için gösterilmeyen ülkedir. amaç sadece göstermiş olmaktır.
Ortalama üstü ingilizcem var. Bunu kendi kendime temelini atıp, dil kurslarında üzerini tamamladım.

Malesef şunu söylemek isterim ki, yıllardır bizlere ilkokuldan itibaren gösterilen hiçbir şey bir boka yaramıyor.

Bakın sekiz senedir ingilizce verilir, ama ben bir kere bile Present Perfect Progressive'in ne olduğunu bilemedim. Ve muhtemelen kendim üzerine düşmesem bilemeyecektim de.

Malesef bu ülke Türkiye'dir.