bugün

genellikle yaşanan travmalar sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır. insanın istem dışı beyninde yarattığı birden fazla kişilikle alakalıdır. kişilikler arası geçiş yapılsa da insan bunun farkında değildir.

davranış dalgalanmaları ya da huy değişikliğiyle karıştırılmamalıdır.
seri katiller john wayne gacy ve kenneth bianchi' nin, cezadan kurtulmak amacıyla ustaca rolünü yaptığı ancak psikiyatrları kendisinde olduğuna inandıramadığı kişilik bozukluğu.
seri saldırganlarda rastlanan kanıtlanmış tek çoklu kişilik bozukluğu, bir seri tecavüzcüde ortaya çıkmıştır. *
literatürde dissociative identity disorder olarak geçmektedir.

ayrıca: (bkz: dissosiyatif kimlik bozukluğu)
eğer orta doğu ülkelerinin birinde bu hastalığa yakalanırsanız ciddi ciddi "içinize cin kaçtı gel bir çıkartalım" denilerek sağlam dayak yersiniz, taciz edilirsiniz. *
http://www.youtube.com/watch?v=tLO7u9Fewa8
yıllardır oyunculuk yapan biri olarak arada aklıma gelen hastalık, oynadığınız rollerden yani canlandırdığınız karakterlerden bir şeyler öğreniyorsunuz, sizi etkiliyorlar, bazen aylarca o karakter oluyorsunuz, daha iyi oynamak için evde bile o olabiliyorsunuz, bir noktadan sonra bi paranoya olabiliyor, bunu ben mi yaptım o karakter mi diye...
git lütfen! beni yalnız bırak git lütfen.

senden korkmuyorum , senden korkmuyorummmmmmmmmmm..........

ksfhkjasfhöasmhfkashföshfklaskhfösshflöhfbkjsfskbhföajbfhjbfabfjbbmöv<böfjsl

cift bir kişilik var ama sanki hepsi ben!!!!!!

kızgınımmmmmmm!
hayır kızmadım sakinim.

bağımsız agresif yanım yine sinire sınır tanımadı.

ne kadar sempatiksiniz.
kusmak üzereyim hep aynı yüzler.
özür dilerim kalbinizi kırdım.
kalbinizi kırdım kafanızı kırmadığım için pişmanım.

böyle bir hastalık işte.
(bkz: who am i) öyle mi ki ? *
ben şizofreni değiliz.
ani ruh değişimleri sonucu oluşan hastalıktır.
2011 yapımı " koğuş- the ward " filminin konusu olan ruhsal bozukluk.
(bkz: Sybil sendromu) olarak da bilinir. Gazeteci (bkz: Flora rheta schreiber) 1972 yılında 16 farklı karaktere sahip -ki bazıları da erkek olan- sybil'ın durumunu yazmıştır. Her karakterinin kendine özgü özellikleri, kişiliği hatta konuşma farklılıkları vardır. Bir kişiliği henüz 9 yaşında ki halinde sabitlenmişken bir kişiliği orta yaşlarda marangozluk yapan bir erkeği(babasına ithafen) yansıtır. Gel gör ki hem kitap hem de film kurmacadan ibarettir.

nihayet 90'ların başına dek süren bu çoklu kişilik bozukluk furyası yapılan yeni araştırmalarla "çözülmüş kişilik bozukluğu" olarak isim ve içerik değiştirdi. Zira o döneme dek hastalara konulan teşhisler hastalıklı ve hatalıydı. Teşhis konulduktan sonra daha evvel herhangi bir semptom göstermeyen kişiler bile birden farklı kişilik yansıtmaya, yapılan hipnoz seanslarında daha evvel hatırlamadıkları şeyleri hatırlamaya ve cinsel tacize uğradıklarını anlatmaya başladılar. Şizofreni eğilimi devam ederken sybil olayının uydurma olduğu ortaya çıktı. Teşhis edilen 2 milyon hastanın aslında popüler olan "mps" den etkilenmiş olduğu, psikolojik açından kanıtlandı ve çözülmüş kişilik bozukluğu olarak psikoloji literatürüne alındı. Aslen bu olay iki ayakları koyunlar olduğumuzu, psikolojik anlamda öylesine hassas ve kontrol edilebilir, yönlendirilebilir olduğumuzu gözler önüne serdiği için önemlidir. Yirmi sene devam eden spekülasyonlar sonrasında sadece kaydedilebilen iki milyon hastanın varlığı nasıl bir sirkte cambazlık ettiğimizin resmidir aslında.
Şizofreni ile sıkça karıştırılan psikolojik rahatsızlık.
Cevremde gormedigim kisilerdir zira kisiliksiz insanlar kadar da sık rastlanmaz zaten.
özellikle johnny depp, nicki minanj gibi kılıktan kılığa giren Hollywood ünlülerinde sıklıkla görülür. bunlar sahnede farklı gerçek hayatta farklı kişiliklerdir.

alter ego denilen beyin yıkama teknikleri bu hastalığa neden olur. uyuşturucu kullanımı da bunu tetikler.

https://www.facebook.com/...eri/posts/873679099327796
kızmayın ama sevgilisinden çabuk sıkılan insanlara bundan gerek bir tane. her gün farklı biriyle olurlar. * *
Anlayamazsınız.
Açık vermeyen zeki kişiler oluyor.
https://www.youtube.com/watch?v=UtRWKwsWmkg
merak eden varsa; burda açık ve akıcı bi şekilde yaşayan bi kadın üzerinden anlatılmış.
günümüzde disosyatif kişilik bozukluğu olarak anılmaktadır.
Çoklu Kişilik bozukluğunu nedir şöyle anlatmış: http://www.youtube.com/watch?v=zkI2AhX_V_Q
çok yakın bir arkadaşımda mevcut olan bir hastalık. stres, depresyon, uykusuzluk yada kaygılanma gibi durumlar bu hastalığı tetikliyor ve bu da o an kişinin ruh haline en çok uyum sağlayan karakterine geçiş yapmasını sağlıyor. arkadaşım alenen tedaviyi reddediyor. bana 'kafamın içindeki sesler sustuğunda kendimi yalnız hissediyorum onlar benim arkadaşlarım' demişti.
böyle başlık açmayın çocuklar.

bunlar çook ciddi rahatsızlık veren konulardır.

ağır psikiatrik tedavi gerektirir.

ve

çaresi yoktur..
Mutlaka tedavi edilmesi gereken, Hem hastanın hem yakınlarının yaşam kalitesini yerle yeksan etme kabiliyetine sahip bir rahatsızlıktır.
Duygularına hakim olamadığının, Kendini kontrol edemediğinin farkında olan bir insan, nasıl davranacağını, nasıl tepkiler vereceğini bilemeyen çaresiz yakınlarını kapsar.
Her psikolojik rahatsızlık gibi, ciddiye alınması gerekir.
takiyeciler de buna örnektir.
tanım: Çoklu kişilik bozukluğu oldukça ciddi bir durumdur. Kişi iki veya daha fazla kimliğe, kişilik durumuna bölünmüştür. Bunun yaşandığı durumlarda görülen hafıza kaybı, sıradan bir unutkanlıkla açıklanamayacak kadar farklı bir durumdur.

ilgili yazı: http://www.uplifers.com/o...farkli-kisilik-bozuklugu/

Çoklu kişilik bozukluğu genellikle farklı kişiliklere kümelenmeden çok bir çeşi parçalanma olarak görülür. Hastalığın yarattığı sorunlar, bir maddenin veya genel medikal durumun psikolojik etkilerinden çok uzaktır. Kimi uzmanlar çoklu kişilik bozukluğu hastalarının kolaylıkla hipnotize edilebildiğini ve bu hastaların semptomlarının iyatrojenik olduğunu, yani terapistin önerilerine karşılık olarak ortaya çıktığını düşünüyor. Öte yandan, bazı beyin görüntüleme çalışmaları bazı hastalarda kimlik geçişleriyle ilgili verilere ulaşabilmiş durumda.

Çoklu kişilik bozukluğunda hasta; kimlik, hafıza ve bilincini tek bir kişilikte toplamakta zorlanır. Hastanın birincil kimliği genellikle ona verilen isimle bilinir ve bu kimlik; pasif, bağımlı, suçlu ve baskılanmış bir karakter izlenimi çizer. Hastanın büründüğü her bir karakterin kendi hikayesi, kişisel imajı ve kimliği vardır. Bu özelliklerin hepsi, kişinin birincil kimliğinden çok farklıdır.

belirtiler
Çoklu kişilik bozukluğu yaşayan hastalarda iki veya daha fazla kimliğin özellikleri bulunur. Bu farklı kimliklerin sayısı 2 de olabilir 100’den fazla da olabilir. Genellikle bu sayı 10 kadardır. Bu karakterlerin en az ikisi, kişinin davranış modellerini kontrol altına alır. Her bir karakter kendi hikayesine, kişisel görünümüne, davranış modellerine, fiziksel özelliklerine ve isme sahiptir. Bazı karakterler ise bazı durumlara özgü olarak ortaya çıkar. Alternatif kimlikler çok kısa süre içinde değişebilir, biri diğerini baskılayabilir. Bir kimlikten diğerine geçiş psikososyal stresle tetiklenir.

Bu hastalıkla yaşayan kişilerin kişisel geçmiş, insanlar, mekanlar, olaylara dair hafızalarında ciddi boşluklar bulunur. Farklı kimlikler farklı olayları hatırlayabilir. Ancak genellikle pasif karakterlerin hafızaları daha sınırlıdır.

ilgili yazı: http://www.uplifers.com/p...sisinda-nasil-davranmali/

Çoklu kişilik bozukluğu yaşayan kişilerde depresyon, anksiyete, pasiflik, bağımlılık veya suçluluk gibi semptomlar görülür. Bu kişilerin çocukluklarında davranış problemi veya okulda odaklanma sorunu sık sık görülür. Kendine zarar verme veya agresif davranışlar sergileme bir başka semptom olabilir. Çoklu kişilik bozukluğu yaşayan kişilerde görsel veya işitsel halüsinasyonlar ortaya çıkabilir. ilk semptomların görülmesiyle hastalığın teşhis edilmesi arasında geçen süre genellikle 6-7 yıl şeklindedir.

ilgili yazı: http://www.uplifers.com/b...luguyla-ilgili-gercekler/

nedenler:
Bazı insanlar çoklu kişilik bozukluğu yaşarken bazılarının bunu yaşamamasının nedeni tam olarak bilinemiyor. Ancak uzmanlar, çoklu kişilik bozukluğu hastalarının çoğunun çocukluklarında fiziksel veya cinsel istismara maruz kalmış kişiler olduklarını söylüyor. Ayrıca çoklu kişilik bozukluğu olan kişilerde genellikle travma sonrası stres bozukluğu da görülebiliyor. Uzmanlar hastalığın kalıtımsal özelliklerine de dikkat çekiyor. Öyle ki, yapılan birçok çalışma çoklu kişilik bozukluğu hastası olan kişilerin biyolojik akrabalarında aynı hastalığın görülme sıklığının, diğer insanlara göre daha yüksek olduğunu gösteriyor. Ayrıca hastalık ne kadar çok görüldükçe, teşhisi de o kadar zorlaşıyor.

tedavi:
Çoklu kişilik bozukluğunun başlıca tedavisi uzun süreli psikoterapiden geçiyor. Tedavinin hedefinde ise farklı kişiliklerin parçalanıp, daha sonra tek bir karakterde birleştirilmesi yer alıyor. Hastalığın tedavisi için özel bir ilaç bulunmuyor ancak uzmanlar antidepresan, anksiyeteyle mücadele eden veya sakinleştirici özelliğine sahip ilaçları, hastalığa bağlı diğer semptomların hafifletilmesi için önerebiliyor.

bununla ilgili trt belgeseli: https://www.youtube.com/watch?v=UtRWKwsWmkg

konu ile alakalı film: `https://www.uludagsozluk.com/e/36426507/`
özetler nitelikte güzel bir kısa film.

https://youtu.be/VoC8fOKlGgk