bugün

elvan gazoz. şimdi yok galiba. nasıl bir tadı vardı çok severdim bu gazozu. babamdan utana sıkıla isterdim.

görsel
barbie bebek ve gelinlik, şimdi düşünce ammada saçma geliyor..
(bkz: akülü araba)
(bkz: para)
benim için: bira
kardeşim için: çiğ köfte
çocukken babandan pek de bir şey isteyen bir tip değildim. bir gün baba ile birlikte televizyon izlerken peynirli çubuk kraker'in reklamına denk gelinir. o zamanlar bu ürün yeni yeni piyasaya çıkmaktadır. ve paketin üzerinde de güzel görünümlü bir kaşar peyniri vardır. reklam çıktığı an babadan bu çubuk krakerden alması istenir ve bu istek baba tarafından onaylanır. ertesi akşam baba elinde büyükçe bir poşetle gelir ve "bak sana istediğin peyniri aldım" diyerek koskoca tekerlek kaşarı ortaya çıkarır. bir daha babadan bir şey istenmez...
özgürce (bkz: benim babam senin babanı döver) diyebilecek kadar babasına güvenmek.
(bkz: safariye çıkmak)

çocuğundan böyle bir istek duyduğu halde ifadelerindeki soğuk kanlılığını korumuş ve hala hatırasında olan istektir.
en çok paten.
say say bitmez lakin en çok istediklerimden yazıyım bir kaç tanesini.
akülü araba: en çok onu istemişimdir. bir keresinde artık babam, oyuncakçının önünde yere yatıp ağlamama dayanamayıp az kalsın alacaktı ama eniştem olacak adam aldırmadıydı. sanane be adam. sen mi veriyorsun parasını?
orjinal roberto carlos forması: ben bir roberto carlos hayranıydım ama öyle böyle değil. düşünün o zamanlar bana carlos falan diyorlar ortaokulda. babamla ladese girdik formasına. ben yenersem formayı alacaktı, yenilirsem eğer almayacaktı. yenildim babama ladeste tabi. çocuğuz ya hemen kandım. babam ama ertesi gün gitmiş bana formayı almış. ben havalara uçuyorum ama. 2 hafta falan hergün giydim heralde abartmıyorum. sonradan sonraya formada bi gariplik olduğunu farkettim ama konduramıyorum amına koyum. babam yapmaz diyorum. meğer forma orjinal değilmiş. ülkelan pasajı'ndaki mağazalardan birinden gitmiş çakma formayı almış gelmiş. en azından aldı ama demi.
dikişli futbol topu: çocukluğum dandik plastik toplarla, ara ara biraz daha kaliteli olan kames'lerle geçti. çok da nadir de olsa dandik futbol toplarım oldu ama hep hayalimde dikişli olanlarından, topçuların oynadıklarından vardı. ne kadar yalvardıysam ettiysem almadı babam. bigün kuruyemişçi enişteme carlsberg eşantiyon bir top vermiş. eniştem de bana hediye etti. sevinçten havalara uçuyorum ama görmelisiniz. daha ilk gün amına koyum. pikniğe gittik. topa bir teptim. çalıların arasına girdi patladı amına koyum. ilk ve tek dikişli futbol topum ilk günden patladı.
her yeni birşey çıktığında alır getirir bize öğretmeye çalışıyormuş havası verir ama tamamen yalan kendi oynar.-dı demiyorum hala öyle ama küçükken abur cubur alırdı bizimle bir güzel merdiven altlarında yerdi annem kızıyordu eve girdirmemize çünkü çekirdekte yasaktı bizde ailenin diğer üyeleri başkaldıraya mahal vermeden çözerdik olayımızı.babamdan en çok ısrarla istediğim "noluuur baba azıcık daha birlikte oynayalım... noluuur baba azıcık birlikte yatalım... noluuur baba azıcık daha oynayayım... nolur baba bana da diğer kızların oyuncakları gibi bebek al... noluuur baba yemeyeceeeem artık... noluur baba pikniğe gidelim... noluuur baba gezdir bizi... noluuur baba o kediyi eve alalım... noluuur baba arabanın direksiyonunu ben tutayım " babam benim hala senle yatmak istiyorum hala senle oynamak istiyorum hala senden cindy bebek bekliyorum hala pikniğe götürmeni ve bizi gezdirmeni istiyorum noluuur baba arabayı bana ver ve o evindeki kediyi daha çok sev kızma ona......
ve noluuur baba artık daha daha daha çok ihtiyacım var sana...
- atari kaseti,
- futbol topu,
- akülü araba,
- bisiklet,
- uzaktan kumandalı araba ...
- bisikletiyle gezdirmesi. yalvarırdım adama, alırdı o da atardı arkaya, gezdirirdi. havalarda uçardım lan, herif işten gelmiş, yorgun argın mahalle turu yaptırıyor bana, umrumda mı anasını satayım! arada arkaya döner gülümserdi bana baktıkça, yüzünde bir anlam vardı, daha yeni yeni çözüyorum bu anlamı.
- lokum alması. akşam evdeyken sırtında gezdirirdi, şen kahkalarımız belki onu dinlendiriyordu, yorgunluk kalmıyordu üzerinde. sonra yalancıktan ladesine girerdik. hep lokum isterdim, gider bakkaldan naylon poşetin içinde getirird. hey gidi günler hey!
- televizyondaki çizgi film karıncalı olunca " hadi baba, antenle oynada olsun şu." derdim, adam uğraşırdı da uğraşırdı!
- "ormana götür beni,hadi baba hadiii gidelimm" derdim, " lan oğlum ne işimiz var!" derdi. somurturdum, sonra kıyamaz tutardı elimden götürürdü gezdirirdi.
daha neler neler istemişimdir kimbilir, aklıma gelmedi şimdi, zaten gözümde ıslandı, duman kaçmıştır, ya da çöp.
çöp?
"hadi baba kısa çöp - uzun çöp blmaca yapalım..."
(bkz: profiteröl) tabii o zamanlar dilim dönmezdi profiteröl demeye, içinde top olan bardaklı çikolata derdim.
mesela ben küçükken hep babamdan cips ya da onun türünde abur cuburlardan getirmesini çok isterdim. tamam dediği zaman ise eve gelmesini dört gözle beklerdim. ama şimdi geçtik o zamanları. özlüyorum be yinede sözlük.
bisiklet ve bilgisayar.
okula gitmemek.
dışarda kar yağında kardan adam yapmak istemek
yaptıktan sonra eve girip ama hep sen yaptın ben bişey yapmadım diye ağlamak

(bkz: o hikayedeki mal benim)
elbette ki çantada cepte boniboniii; şıkır şıkır elde boni bonii

bir de kız çocuklarının vazgeçilmezidir, özellikle hastalandıklarında babişkolara dayanamayarak 'sana akşama ne getireyim?' diye sorduklarında aynı nazlı ve çakal tonlamayla 'kırmısııı oje' derler. fiks! ve o oje aylardır alınmıyorsa bile o gece eve gelir arkadaşım! çocuk gücü dağ gibi adamı iki dakikada şebek edebilecek ayardadır. hey yavrum hey!
ülker halley, barbie evi, köpek veya kedi.
Kardeş.
arabayla yolda giderken kaldırımda görülen sap sarı at gibi rus hatun

-baba baba baba
*ne var lan
-bana bundan alsana
*sen biraz büyü pipin kalkmaya başlasın hepsini alcam sana
-yehuu hebele hübele

yaş oldu yirmibir hadi sıkıyosa iste bakalım o rus hatunlardan.
kola akıtan çeşme.
atari oyunu, felix vardı bir zamanlar, mavi bir kasedi vardı hatta
süper mario'nun deli gibi oynanmış olduğu çağda tabii ki ateri ve babanın tamam bakarız demesi ve dünyanın en mutlu çocuğu olduğu hissetme duygusu.
güncel Önemli Başlıklar