bugün

bir yere sürtünce çatpat çatpat sesleriyle patlayan, eğlenmek için yapılmış bir icat.
benim zamanımda bayram harçlıklaryla alınıp,yanında alınan kız kaçıran ve torpille birlikte zararlı hale gelen şey
eskişehir'de çıtır-pıtır olarak kibar bir şekilde anılr.
ben bununla sacimi yakmistim. nasil oldu da becerdim hatirlamiyorum, sanki catapat degil de dinamit patlatiyoruz.
(bkz: kızkacıran)
(bkz: torpil)
beraberinde iğrenç bir koku çıkartan lise eğlencesi.
an itibariyle sinirlerimi oynatan çocuklar için eğlence büyükler için işkence hedesi.
kızkaçıran ve torpil' in kankası çocukların neşe kaynağı, ses çıkaran nesne. çocukluğumda kızkaçıranı kendisine tercih ettiğim eğlence aracıdır.
şerit gibi uzun bir kağıt parçasına yerleştirilmiş kahverengi damlacıklar...
şu anda bile hatırlıyorum nasıl koktuğunu

(bkz: çocukluğunu özlemek)
son günlerde birkaç çocuğun yarlanmasına neden olan eğlence fişeği.
kokusu her duyulduğunda çocukluk günlerine kısa bir seyahat tertip eden öğelerden sadece biri.* *
üstüne ayakkabı topuğuyla basılıp dönülmek suretiyle patlatılan çocukluk hatırası.
bir çocuğun ölmesine bir çocuğun da üç gün komada kalmasına neden olan eğlence aracı. neden yerki bir çocuk bunu anlamam.
adının bile anlamı yok doğru dürüst.
küçükken patlatır bi de kaçışırdık..
kız kaçıran diye tabir edilen değişik tipleri var.
bir kağıt şeride tırnak büyüklüğünde on kadarının iliştirilip satıldığı, duvara sürtüldüğünde çıtır pıtır sesler çıkarark alev alıp patlamaya başlayan, salak çocukluk günlerimizin bayramlarında mantar tabancası zevkimize eşlik eden patlayıcımsı.
yıllara meydan okuyan cihazdır. lakin şimdilerde haberlerde "çatapat yutan çocukların ölümü" haberleriyle gündeme gelmektedir. olaya farklı bir boyuttan bakarsak ya memlekette fakirlik fazla çoluk çocuk çatapat yiyor ya da şimdiki çocuklar tam bir embesil.
küçüklüğümde bayramların vazgeçilmezlerinden.
bir de bunun revolver tipi silaha takılanları vardı. hala onun yüzünden yanağımda ufak bir iz mevcut.
sağ elinde tuttuğun silahı, kapıdan sinsice girmek üzereyken sağ şakağına doğru yükseltirsin ya hani?
heh işte o anda tetiği çekmeyecekmişsin. onu anladım.
bir bayram klasiğiydi. Tüm çocuklar bilirdi ki; (80'lerin sonu 90'ların başı) bayram demek torpil, kız kaçıran ve çatapat demekti. akşam ezanı okunana ve "herkes evine evi olmayan sıçan deliğine" nidaları duyulana kadar çatapat ve türevleriyle gün geçerdi. çatapata kavuşacağımız günler sayılırdı. bitince üzülürdük, parası biten daha çok üzülürdü. eller çatapat kokar kahverengimsi olur, binalar ve duvarlar kahverengi çizgilerle bezenirdi. teyzelerden azar işitme seansları da yanımıza kar kalırdı. hey gidi günler hey.
son yaşanan birkaç tatsız hadisede, renginin çikolataya benzemesinin rolü olduğu farkedildiğinden; artık mavi veya farklı bir başka renkte üretilmeleri söz konusu.
gece karanlığında duvarlara sürtünce çıkan kıvılcımlar ve sesler ile akıllarda kalmış çocukluk eğlencesi. sözlükte resmini görünce farkettim, belki yirmi senedir görmüyorum bunlardan. çocukken bunlar ile fazla uğraşınca elde bıraktığı barut veya kimyasal artıklardan dolayımıdır bilinmez tene temas ettiği yerler karanlıkta fosforlu şekilde parlardı.
(bkz: çatapat ahmet)*
şeker sanıp yiyen 20 çocuğun zehirlenmesine sebep olan patlayıcı madde.

http://yenisafak.com.tr/g...2011&c=1&i=352686
eski genç nesillerin eğlencesidir. bunlardan ne patlatırdık küçükken.

http://www.facebook.com/p...02&type=1&theater
(bkz: çocukluğu özlemek)
üretimi durdurulmuştur.