bugün

hain planlarını gerçekleştirmek adına, en yakınındakini bile kullanmaktan çekinmeyecek kadar acımasız, sırf celebrity olacağım diye kendi gibi davranamayan, girilerinde gerek sözlükten gerekse şov dünyasından mizah gücü yüksek kişilere değinerek, yer yer onların yazılarına ve diyaloglarına yer vererek, "herkesi okumam, her şeyi beğenmem çünkü ben onu şunu bunu okuyorum" havası estirenlerin yeni trendi.

bazen bir kuğunun suda süzülmesi kadar zarif, bazense leşinin üstünde dolanan bir akbaba gibi acımasız girilerin aynı kişi tarafından yazılması sonucu karakter tahlili yapmakta zorlanıyorum. her giride farklı bir karakterle karşılaşıyorum, bir girisinde akp'ye hakaret eden bünye öteki giride "yarınlarımız aklandı" diyerek akp'nin başarısını takdir ediyor. isim verip kimseyi rencide etmek istemiyorum ama bir kaç girisini okur okumaz, "bu o değil" diyorum. hemen kendini ele veriyor. ayrıca başlığından, girisine kadar hatta kelimelerine kadar bir yerlerden arak yaptığını anlıyorum. bu yaptığı ayıbı gün yüzüne çıkarmak hiç de zor olmuyor. neyse konudan kopmayalım efendiler.

özetle şunu anlatmak istiyorum; penguen okuduğunu, yiğit özgür hayranı olduğunu buradan birilerine duyurarak prim yapmak isteyenlerin oportunist tavırları çok zoruma gidiyor. olduğu gibi yiğit özgür'ün diyaloglarının buraya yazılmasına da bir anlam veremiyorum. ne oluyor yani onu yazınca, birileri onu okuyor, beğeniyor, şukela veriyor. eee ne oluyor peki? ne değişiyor? o şukelayı sen mi aldın yoksa yiğit özgür mü? Allah korusun adam öldüğünde ne yapacaksın lan, sıradan geçirirsin artık selçuk erdem, erdil yaşaroğlu, fatih solmaz... biraz kendin ol olum, kendi fikirlerini kendi düşüncelerini yansıt. başkasının ne dediğini, ne yazdığını neden kendin yazmışçasına sözlüğe aktarıyorsun ki? bir haber niteliği taşısa eyvallah diyeceğim ama yok anam yok, adam zikini kaşıyor ve o an hissettiklerini yazıyor, sende aynen gelip bize anlatıyorsun. nedir bu copy-paste hayranlığı, bu kafayla ne kendini ne de sözlüğü geliştirirsin.

dost muhabbetlerinde yiğit özgür'den bahsetmekte oldukça moda bu aralar. penguenin yeni sayısını ilk önce alanın ayrı bir karizması olur. en çok ben seviyorum, sabahın köründe gittim aldım ve okudum havasıyla gezer bu tipler. elinde pengueni katlamış, penguen yazısı üste gelecek şekilde kasıla kasıla yürürler. hani salı pazarından geldiği gün gibi aşikar olduğu halde, aldığı nevaleyi yanında götürdüğü büyük mağaza poşetlerine koyup da mahallenin ortasından hava atarak geçen koca karılar vardır ya, hiç bir farkı yok bu tiplerin onlardan.

ayrıca sözlükte ki yiğit özgür diyaloglarını lütfen bir ara okuyun, o kadar rezil diyaloglar var ki. yani sırf onu sözlüğe taşıyıp, kendine ve bize eziyet ettiği için eksi veriyorum bazen. mesela bu hafta ki sayıda geçen bir diyalog;

-tak tak
+gel!..
-hemende atlıyorsun.

lan bu ne allaşkına, bunu sözlüğe koymanın alemi nedir. yiğit özgür'ü tanımayan biri gelip bunu okusa "siktir lan ordan" der geçer. hem kendini rezil ediyorsun, hem sözlüğümüzü kirletiyorsun, hem de yiğit özgür'ü rezil ediyorsun. halbuki karikatüre bakıldığında suratta hafif de olsa bir tebessüm oluşturabilir ama sözlüğe sadece diyalog halinde konulduğunda afedersin ama bir yarraama benzemiyor.
(bkz: kıçınızdan element uydurmayın)
(bkz: yiğit özgüre değdiriyorum zevkten kuduruyorum)
(bkz: yiğit özgür ün sözlük yazarı olması)
penguen çıktığından beri hemen hemen her hafta okuyorum kaliteme kalite katmışım haberim yok. yiğit özgür ü okumak bazı kilit kelimelere sadece onu okuyan kişiyle birlikte gülmek demektir. örneğin borsa haberleri esnasında a tipi likit fon dediğinde spiker sen b tipi slip don geçen karikatürü aklına getirirsin karşılıklı gülersin. pikniğe gittiğinde hafifletici sepetleri yanında götürürsün. yazarken bile koptum yaa. bununla kalitenin ne alakası var.
değmesin boya diyip boktan bir bakınız verecektim ama bu konuda birkaç kelam karaliyalim. ne yazık ki ülkemizdeki mizah üniversite geyikleri, bir kaç kalibin disina cikamamaktadir. bundan hoşlanan var mi bilinmez. (ben hoşlanmiyorum) ama arti bir ekol olmuş olan behiç pek, can barslan, kaan ertem, ahmet yilmaz genc cizerlerden erhan candan gibi bir cizer değildir yiğit özgür. bol bol laf espirisi diyaolog içerir.

oguz aral yiğit özgür gibi kelime espirisi yapan cizerlerin kafasina tarama ucu ile vururdu ben bunu biliyorum. başka da bir şey demiyorum.
(bkz: suavi sualp)*
(bkz: aşağılık kompleksi)
kalitenin 1.5 tl lik bir dergiyle sağlanabileceğini sanan kişilerin olşturduğu ekoldür.