bugün

1990'ların ilk yarısında "yakışıklı" sözcüğünü seslenme ünlemi olarak kullanmak çok yaygındı. özellikle orta yaş ve üstü kişiler gençlere bu şekilde hitap etmeyi alışkanlık haline getirmişlerdi.

bu dönemde benim de ağzıma yapışan bu seslenme şeklinde hatırladığım en önemli detay, bir kişiye "şşt! yakışıklı" diye seslendiğimde, bütün sokaktaki erkeklerin arkalarını dönüp bakmalarıydı.

sonradan uzun sürmeyen, yalap şap araştırmalar sonucunda vardığım sonuç şudur ki, erkek olsun kadın olsun, insancıklar kendilerini güzel/yakışıklı olarak görmekte ve buna kendilerini ikna etmektedir.

bu bakımdan hasara fisoro...

(bkz: makale sıçtım hayırlı olsun)
annesiyle yaşıyordur.
Apacilerdir. Yada iki ay kas yapıp saçını dikip hoş bir parfüm sıkan rober hatemo tipliler.

Bunlar hep boyle. Neden anlamadim. Hayır en tipsiz erkeğin bile bi alıcısı çıkıyor sonunda, neyin kafasını yaşıyorlar bilmiyorum. Dur efendi gibi.

Bide komik oluyorlar ben yakışıklıyım tribine girince.
(bkz: kendini çirkin zanneden yakışıklı erkek)
(bkz: amlarına koyayım ben onların çok ayıp ediyorlar)
Her kızın ona aşık olduğunu sanarlar birde. Komikler ya cidden.
Bu kişiler aynı zamanda konuştukları kızların kendilerine aşık olduğunu veya sarktığını düşünür.
kendimi yakışıklı sanacak kadar bile yakışıklı değilim. bizimkiler beni nasıl yapmış, olmamışım ben.
Bır de çüklerinin büyük olduğunu düşünürler, öyle düşündürmeye çalışırlar.
bi adriana olduğunu sanan kezban değildir.
azalarak bitmesinler aniden bitsinler. görüp görülebilecek en itici mahluklardır. yakışıklıya yakışıklısın deriz zaten neyin egosu bu yahu.
ego uzaydır. ama ben zaten yakışıklıyım.
bişey sanmasına gerek olmayan erkektir. zengin olsun yeterli.
Aynada gördüğüm kişide aynı görüşe sahiptir.
sanmıyorum, öyle diyorlar.