we were soldiers

mel gibson'un tadından yenmeyecek güzellikteki hoş filmi.

savaşta ölmüş olanların yakınlarına olayın bildirilme şeklinin insanı hüzünlendiren şekilde işlendiği ender filmlerden de biridir.

varsın amerika kahraman olsun.

mel gibson safsatalarından biri daha...

vietnam kepazeliğinden yüzelerce film çıkardılar; hala bitmedi.

"karıma o'nu çok sevdiğimi söyleyin"
ay ne duygusal, ne hüzün seli, ne zümbürüklülük...

bütün savaş filmi klişelerini bünyesinde barındıran vasatın çok çok altında bir film şeysi.

ilk yarim saatinden sonra insani tef gibi geren, sikintidan balon gibi sisiren, vietnamlilarin karincadan evrim gecirdigini one suren film. saving private ryan daki tom sizemore'un performansindan sonra artik butun savas filmlerinde default olarak gelen "savas alaninda bir adet dallama gibi dolasan fakat asla vurulmayan adam" karakterini oynayan sam elliott'un "ne zaman bir m16 edinecek bu herif?" diye takip edilmesi ve saving private ryan'dan taninan barry pepper'in fotograf makinesini kenara koyup tekrar sniper moduna gecmesi filmi komik ve abuk kilan birkac seyden birisiydi.

2002 amerikan yapımı bir savaş filmi. konu tanıdık gelecektir: vietnam.

edıt: marmaramat'a uyarısı için teşekkür ederim.

fransızların yenildiği savaşta amerikalıların nasıl galip geldiğin anlatan düzmece film. (bkz: bir taşla binbir kuş vurmak)
öncelikle şu mesaj veriliyor: asırlar boyu varolagelmiş, deneyimli fransız ordusundan bile iyiyiz biz.
ikincisi daha ironik: aslında biz viyatnamda yenmiştik ama almanlar yenilince biz de yenilmiş sayıldık.

tüm vietnam savaşı filmlerinde olduğu gibi,
elinde kalaşnikofla gel beni vur der gibi bağıra bağıra koşa koşa gelen vietkonglular (kimse öyle mal gibi düşmanın üzerine koşmaz)
hiç mermisi bitmeyen M 16 larla onları ördek gibi vuran ve bu esnada birbirine espri yapan amerikalılar,(o M 16 lar 20 mermi alıyordu ve çok tutukluk yaptığı için binlerce ABD askeri öldü.)

yüzlerce askerini kaybeden zafer kazanmış gibi madalya alarak eve dönen bi yarbay.çok sıradan bi vietnam filmi.
gereksiz bir film. zaman kaybıdır.

tamamen saçma bir filmdir efendim.ayıptır günahtır vietnam savaşında haklıyız izlenimi verilmeye çalışılmaktadır.

bir benzeri için

(bkz: pearl harbour)

her filmde olduğu gibi kitabı kendisinden kat be kat güzel olan filmdir. ancak ia drang muharebesi gibi tarihin önemli muharebelerinden birini yansıttığı için arşivimizde yerini korumaktadır.

(bkz: we were soldiers once and young)
(bkz: harold g moore)
(bkz: joseph l galloway)

we had never been soldiers olarak değiştirmek istediğim sözdür.

kitabından kötü olan, çarpıtılmış film.

gazetecinin savaşın ortasına atılması ile gördükleri ve yaşadıklarını şavaşın üçüncü gözü olarak iyi senarize edilmiştir.

(bkz: ia drang savaşı) nı konu alan fakat tarihsel gerçeklerle uzaktan yakından pek alakası olmayan vasat film. savaş alanının ortasında elinde tabanca ile kahramanlık yapan başçavuş var, m16 yı tek elle tutup vietnamlıya headshot çeken mel gibson var, işler sıkıştığında fotoğraf makinesini ağaca asıp silaha sarılan vatansever gazeteci var, gerçek duygusallıktan uzak ciddi duygu sömürüsü içeren ölüm haberi gelme ve arkadaşa veda sahneleri var, kısacası var oğlu var, film tam bir klişe bombası.

illa ki vietnam filmi izleyeceğim diyen adam bunun yerine 10. kez (bkz: platoon), (bkz: apocalypse now), (bkz: full metal jacket), (bkz: deer hunter) tarzı şeyler izlese insanlık adına daha iyi birşey yapmış olur.

ben bu filmden nefret ediyorum. saçmalıklarla dolu lakin filmlerin soundtrackları nasıl bu kadar güzel olur aklım almıyor.

hamaset yönü yüksek bir film ama savaş sahneleri yönünden doyurucu.

nedense çocukken en sevdiğim filmdi,hala da en sevdiklerim arasında yer alır.

amerika vietnam savaşını anlatan, normalde amerika'nın kaybettiği bir savaş olmasına rağmen savaşta amerika'yı kazanmış ve gururdan öleceklermiş gibi gösteren 421491 propagandalı filmden biri. film fena değil o ayrı. zaten;

(bkz: mel gibson)