bugün

insanın üzerine oturmuş öküzün bir anda kalkmasıdır.

insanın yüzünde oluşan tebessümdür.
kendini unutursan kötü olur. insanların önyargıları yüzünden bu hale gelmemişmiydin sen,hani nerde herşeye eşit gözle bakan kadın? dersin kendine..yoksa onlar da ki hastalık sana mı geçti lan! çabuk toparla kendini dersin.
--spoiler--

Her unutmak çabası, bir hatırlamak hamlesidir aslında
ilk akla gelendir en çok unutmak istediğin
Hep kaçmak istediğin yere koşarsın aşkta

--spoiler--
(bkz: uğur arslan)
insan herşeyi unutur da nankörlüğü ve adiliği unutamaz.
son zamanlarda kendiden korkmama neden olandır.
bazı şeyler tamamen belleğimden siliniyor sözlük, sanki onları ben yapmamışım gibi geliyor. bir problem mi var ki bende.
eğer bir kişi içinse; bir türlü yapılamayan eylemdir.
Unutmak istediğin her neyse, bir yanın unutmaya çalışır onu, bir yanın canlı tutmaya. Anıları kendine arkadaş edersin, ama unutmazsın.
"Tam unuttum derken bir şarkı çalar, biri onun gibi güler, birisi parfümünü sıkıp onun gibi kokar, tüm unuttuğun boşa gider."
alıntı
öyle zordur ki gerçekten seven bir insan için unutmak. dünyaları tersine çevir de, ama unut deme o insana çünkü yapamaz, başaramaz bu duygudan kurtulmayı. başaramaz sevmekten kurtulmayı. öyle illet bir duygudur unutmak...
unutulan hayatınızdaki tek varlığınızsa zordur.
başlarda unuttum dersiniz. birkaç gün güzel geçer. belkide bir hafta.
sonraları acı başlar. dayanılmaz acılar. yolda yürürken birisi seslenir bazen bir başkasına onun adıyla. döner bakarsınız. sanki sadece onun adı oymuş gibi.
ve seslenilen o değildir görürsünüz. gözyaşlarınız dökülür bir bir..
anneniz anlar en çok sizi. bilir ne çok sevdiğinizi. acınızı paylaşmak için sorar ''ne kadar sevdin'' diye.
-boşver anne dersiniz. ve elinizdeki kumandayla saçma bir şekilde kanalları değiştirirsiniz. sahi ne kadar sevmiştiniz?
dayanamazsınız evden atarsınız kendinizi..
bazende yemek yerken boğazınız düğümlenir. hıçkırmayla ağlama arasında bir his belirir. ciğerlerinize nefes değilde su doluyor zannedersiniz.
içinizi dökmek istersiniz. ama dökemezsiniz. etrafınızda çok kişi vardır ama bilirsinizki sizi anlayacak sadece ''o''dur.
unutulmaz. unutamazsınız.
zordur unutmak. gerçekten sevenlere ve aşkı tadanlara.
bir telefon kadar yakındır bilirsiniz.
imkansız kadarda uzak.
acı. hep acı.
öyle işte.
kimi insan vardır çok zor unutursun,kimi vardır unutamazsın, kimi vardır bir bakmışsın unutmuşsun sen varya sen ben seni çoktan unuttum...
Unutmak iyileşmektir.
yapmak istenipte bir türlü yapılamaz. zamana bırakmak gerek unuturuz nasıl olsa. bazende öyle güzel anıların vardır ki hiç unutmak istemedeğin.
çok zordur. iyi şeyleri unutmak daha zordur derler ama tersine kötü şeyleri unutmak çok daha zordur. hayat çekilmez olur. olan bitenden sonra bu gerçekle yaşamak adama koyar. unutmak, unutmak, unutmak...
"insanlar kendilerine iyilik yapmış, zor zamanlarında tüm gücüyle yanında destek olmuş kişileri unutma eğilimi gösterirler.
çünkü kişi beraber zaman geçirdiği bu kişiye artık arkadaş gözüyle değil de zayıf ve kötü durumdaki o halinin bir anıtı olarak görmeye başlar. aslında unutmaya çalıştığı dostu değil zor zamanlarıdır fakat bu ayrımı yapamaz."
zamanın kendi içinde egale ettiği bir olgudur unutmak. her defasında unuttum demek, yeniden yeşertmektir oysa ki.
iyi ki var denilen eylem . geçmişten sıyrılma kapısı , bazende aynı hataları yenıden yapabılme cabası .
zamanla sadece silikleşen, acıtmayan, belli dersleri çıkartıp unutmadan sadece gülümseyerek önüne bakmayı sağlıyormuş ayrılıklar. unutulmuyormuş. her şeyi gidiyor ama aklında anıları illa yer ediyor. işin içine nefreti katmaz isen zorlamıyormuş da pek. her şeyi kabullenip o günden devam edebiliyormuşsun ama tam olarak unutmuyormuşsun. hatta o unutsa bile sen sadece gülümseyebiliyormuşsun.

soruyorum şimdi kendime unutmayı istiyor musun sahi? unutmaya çabalıyor musun? bazen kalbim kasıldıkça kasılır çok içmişimdir yine. nefes alamayacağım zannettiğim anlarda, unutacağım diye haykırmayı ne denli istemiştim. yutkunamıyorsan konuşamıyorsundur işte öyle anlarda. çıkmıyormuş o zaman ağzından bir kelime.

unutmayı istemiyoruz ki zaten unutalım. hem kim silmek ister ki, kötü sonla bitmiş olsa bile güzel bir filmi. anladım her şeyi yavaştan, unutmuyorum ama mutluyum da böyle. biliyorum her şey güzel olacak oluyor da zaten. kendini iyi de hissediyor insan. alışıyor belki zamanla ya da kabulleniyor artık gidişi.

sen hiç sevdiğinin kokusunu özledim deyip gecesinde onu kokladın mı? öyleymiş işte kokunu özledim deyip sarılmışım yastığa. seni rüyamda görmeyi dilercesine. unuttuğum bir şey varmış ama, insan rüyada koku almazmış. seni kokladım bir boşluğu içime çekercisine dün gece yine. uyandım gecenin bir yarısında. elim uzandı sigaraya. o an yine ara ara yoklayan narsistlik nöbetim yapıştı boğazıma. senin için ağladım bu kez beni kaybettiğine. kendim için ağlayacak mecalim kalmadığından sen ağlamayasın diye senin yerine benden süzüldü iki damla yaş.

sonuç mu? hayat unutmadan da güzel, her şey derin bir nefes alıp haykırmakmış boş sokaklara. her şey düşünmemek için kendini eğlenceye odaklamak değilde düşünüp kabullenmekmiş.
zor ama imkansız değil.
önce kulaklarından sesi gider, sonra kafandan görüntüsü. derken silinir sindiği yerlerden kokusu. yine de iki ucu boklu değnek misalidir.
neyi unuttuğunu unutmakla daha bir işkence halini alır.
unutmak o kadar kolay mi sandin http://www.youtube.com/watch?v=5-cJ09hbR-o
duruma göre ne olacağı değişkenlik gösterir.
mesela kültürel değerlerin unutulması toplum tarafından kötüdür.
her ne kadar başarı şansı olmasa da ayrıldığın sevgilini yakın bir zamanda unutmak iyidir.
neyi unuttuğunuz ve gerçekleştirdiğinizde ne olacağı çoook çoğaltılabilinir.
mfö anlatmış benim yerime
http://www.youtube.com/watch?v=_bnO6R-Z-u0
her unuttum dediğinizde herşeyi tekrardan hatırladığınız, hatırlamaya zorlandığınız kelime. unutmak diye birşey yoktur aslında. kendi anılarımızda dondurduğumuz şeylerdir onlar. sadece yeniden yeşermeyi bekler anılarımızda kalarak.