bugün

mezun olurken cok üzüldüğüm keşke okulu uzatsaydım diye ağlayabildiğim okulum.hiç istememiştim ama özledim bile.
bir şekilde yüksek lisans programında okuduğum ve hatta mezun olduğum bursa yüksek lisesi. çok şükür lisansı burada okumamışım diyorum zira daha önceden de öğretim görevlilerinin kalitesizliğinden bahsedildi ancak, ayrıyetten 2 sene boyunca soyup soğana çevirecek kadar yüksek meblağlarda harç alan, dahası 2 sene buz gibi dersliklerde hastalanarak eğitim gördüğümüz, tuvaletlerine sabun koymayı lüks gören, duvarlarının sıvaları dökülen, öğretim görevlilerinin (iibf ve mühendislik) sadece lise müfredatına benzer şekilde kitaptan birşeyler anlattığı ve diğer hocaları çekiştirdiği dedikodu yaptığı bir garip okulumsudur.

ve hatta, iyi eğitim veriyormuşcasına aldıkları astronomik harçları büyük ihtimalle bir yök genelgesi ya da denetim sonucu geri ödemek zorunda kalan okuldur. altını çizerek söylüyorum ki rezalet anlaşılsın, her bir öğrenciye tamı tamına 1.800 ytl geri ödeme yapmak zorunda kalmıştır. o denetleme ya da her neyse olmasaydı, tam olarak 1.800 ytl hava parası ödemiş olacağımız okul olacaktı. vurgunun büyüklüğü anlaşılıyor sanırım... bu olayın üzerinden ancak 4 ay geçtikten sonra diğer arkadaşların ilkeli ve dürüst olduğundan dem vurdukları sayın rektör bey geri ödemelerin yapılmasını onaylamıştır. 4 ay sürecinde o koca meblağ ile neler yapılmıştır onu zaten bilemiyoruz. ancak enstitüye yapılan rica ve baskılar ve hatta dilekçeler bu olayın gerekçesini öğrenmemizi sağlayamamıştır. olayı irdelememiz istenmemiş ve olay kapanmıştır.
daha da ilginci lisansı da burada okuyan arkadaşların vurdumduymazlığı ve duyarsızlığı olmuştur. diğer fakültelerden mezun arkadaşlar olarak olayın sebebini sorgulamaya çalışırken bu arkadaşlar "amaaan boşver alırız paramızı işte" havasına çoktan girmişlerdi bile. okuyanı da kendine benzetiyor meret...

öss'ye girecek olan ya da yüksek lisans yapacak arkadaşların uzak durmasını salık vereceğim okuldur. halihazırda okuyanlar için de zararın neresinden dönülse kardır...
o giriş yok mu holiday inn sizi ihtişamıyla karşılar sonrasında rektürlük tıp fakültesi çiçekler böcekler...ama siz bir de ibfnin arkasını mimarlığın ön tarafını görseniz o otlar devasa otlar her yeri kaplamış durumda!kesin artık şunları ucundan azıcık bile olsa!kendileri izmir yolunun üzerinde bulunur.
en iyi hocamız zekiye kutlusoy'u felsefe bölümüne kaptırdığımız üniversitedir. felsefe bölümü türkiyedeki üniversiteler içinde en sağlam öğrenci potansiyelini özünde barındırır. üniversiteler arası felsefe platformu bu ekibe çok şey borçludur.
çok büyük ve bakımsız bir kampüse sahip, bursa'nın tek üniversitesi.
Yalnışlıkla 5 tam senede bitirdiğim üniversite.8 yılda bitirecektim zorla mezun ettiler.sistemini bitirmeme rağmen hala çözemedim.Allah okuyanlara sabır versin.
üniversite bazında felaket, bölümler bazında şahane üniversite.
bir parcası olunca hayal kırıklığına ugratan akreditasyon muhabbeti ayağına ögrenciye hendek atlatmaya calışan, ömrümden ömür alan üniversite.
ilk kazandığım sene ( resim-iş eğitimi fak. ) görüklü kampüsüne taşınacağız vaatleri ile kandırıldığım ama dördümcü senem olmasına ramen halla bir icraat görmemediğim yalancı ve sanat düşmanı üniversite. bu arada düzenlenen afiş yarışmasından 500 ytl kazandığım üniversite.
ya arkadas her hafta bir universite beyaz show a gider mi..

an itibari ile yine beyaz show da
iktisadi bilimleri kaliteli olan pek çok büyük hoca yetiştiren ve kamu sınavlarını ağırlıklı kazandıran bir üniversite.
gün itibari ile genç bakış programının yapıldığı üniversitemiz. programın katılımcıları; tuğrul türkeş, ahmet özal, serdar denktaş'tır. en dikkat çekici yanı ise katılımcılardan en çok tuğrul türkeş alkış ve rağbet almıştır. soru sormak için el kaldıran öğrencilerin büyük kısmı alparslan türkeş'e başbuğ alparslan türkeş diye hitap ediyorlar. ya bu üniversite hep milliyetçi ya da tüm katılımcılar seçilmiş.
alparslan türkeş'e türkiye hudutları dışında verilmiş olan "başbuğ" lakabını kullanan öğrencilerden dolayı eleştirilen okul.

hayır aynı lakabı süleyman demirel orta asya türk cumhuriyetleri toplantısında, ebulfeyz elçibey ise türkiye sınırları dahilinde defaatle kullandı. yani bu adama başbuğ demek kanunen suç olmadığı gibi bunu yapan cumhurbaşkanı bile oldu bu ülkede.

süleyman demirel'in ülkücü veya uludağ üniversiteli olduğunu sanmıyorum.

hayır merak ettiğim şey; alparslan türkeş için orospu çocuğu mu demeleri lazım bu öğrencilerin sözlükte takdir görmeleri için? nedir bu yorganın kavgası anlaşılmamakta.

ama tüm bu sıkıntı başbuğ kelimesinin anlamını bilmemekte yatıyor sanırım. efendim başbuğ o dönemin türk dünyasınca en güçlü görülen liderine diğer türk devletlerince verilen bir lakaptır. kurtuluş savaşı sırasında da atatürk'e "başbuğ atatürk" şeklinde hitap eden birçok devlet başkanı ve halk önderleri de vardır. hatta biraz kurcalayayım o beynini senin. ona başbuğ hitabıyla mektup yazanların başında da ismet inönü gelirdi.

hasılı, bu sıfatın kullanımı, atanız orta asya'da iken de böyle idi, şimdi de...e söylemesi de kulağa hoş gelmiyor hani kelime olarak...başbuğ atatürk! e yalan mı?
ANKET DOLDurmayı öğrencilerine angarya olarak yaptıran üniversite-cik.

bu kadar aşağı inilmez, bu kadar dibe çökülmez...

otomatik olarak dolduruyorum anketleri. programcık ayarladım, hepsine en düşük notları veriyor. çıkın içinden bakalım.
türkiye'nin en mistik üniversitesi. Buram buram tarih kokan bursa şehrinin bilim merkezi, özgürlüğü, geleceğe açılan kapısı. uludağ'da okuyan herkes yaşadığı hayatın farklılığını er ya da geç bir gün hissedecektir. çünkü uludağ gelecektir.
1975 yılında , hiçbir maddi çıkar gözetmeksizin , bursaya bir üniversite kazandırmak için çabalayan ve U.ü. kurma derneği adı altında bir dernek kurup işe girişen 8 kişinin sayesinde bursaya kazandırılmış bir üniversitedir.Üniversite kurulduktan sonra , amacına ulaştığı için dernek kendi kendini fesh etmiştir.(merak eden kurucularının ismini internetten bulabilir).
yapılan yatırımlarla tıp eğitiminde türkiye de en iyi dr. ları yetiştirecek seviyeye ulaşmış üniversite.şimdilerde diğerlerinin temizliğini , eğitimini bi görün , bi de buraya dönüp bakın anlarsınız.Tıp fakültesinde ders veren hocalardan bazılarının uluslararası kariyeri olduğunu da düşünürsek (isimlerini yazmayayım reklama girmesin) verilen eğitimin kalitesi ortaya çıkar.
tüm branşlarda verdiği eğitim kalitesiyle , Türkiyede ilk üç üniversite arasına girmiştir.Son dönemde JCI (Joint Commission International) akredite olmayı başarmış , iso belgesi almış ve bunu diğer tüm devlet üniversiteleri içinde hakkıyla uygulayan nadide bir çiçektir.bunu da bu güne kadarki tüm çalışanlarına , öncelikle rektörlerine ve doğal olarak ta buradan yetişen öğrencilerine de borçludur.
her türlü donanımı bulunan , tüm branşlarda eğitim veren bir üniversite haline gelmiştir.
çok değerli hocaları vardır.ve tabiiki de çok değerli öğrencileri .

yani abüü , uzun lafın kısası markalaşmış bir üniversite.
ismi gibi heybetli bir üniversitedir, IIBF olarak yine uluslararası kariyeri anlaşılmış bir çok öğretim üyesini barındırmasına rağmen eğitim kalitesi öğrencileri tarafından hoş görülmemektir.

elinde bulundurduğu hukuk fakültesini açma lisansını henüz taze kullanmış bu güzide devlet üniversitesi aynı zamanda tıp dalında da üstün örnekler sergilemiştir. *

uluslararası ilişkiler bölümü içinse söylenebilecek çook söz olmasına rağmen, bünyesinde BM danışmanı bir akademisyen bulundurduğunu belirterek mevzuyu kısa kesiyorum. * *
yaşadığım şehrin üniversitesidir. şenliklerinde geçirilen keyifli akşamlar unutulamaz...
Ana lokomotifleri iiBF ile Tıp Fakültesi olan, bence diğer arkadaşlarında dediği gibi kaliteli bir kadrosu olmasına rağmen sıradanlıktan kurtulamamış, genişçe bir alana yayılmış ki ilk beştedir, Görükle kampüsü ana merkezi olan ve çoğu fakülteleri birbirine yakın yalnız Ziraat Fakültesi taa ebesinin hörekesinde olan benimde okumuş olduğum ve 5 ay sonra gideceğim biricik üniversitemdir. Fakat aynı zamanda aradığım aksiyonu bulamadığım, öğrencilerinin çoğu kaderciliği benimsemiş * ve tarikat, cemaat üyesi olduğu kıytırık üniversitedir. Biliyorum çok çelişkili oldu ama Uludağ'da okusaydınız ne demek istediğimi anlardınız.
annemin adı ulu g.tü kuru dediği okulum!
sitesinde ikinci bir emre kadar ders kaydının yapılmayacağını duyuran üniversite,not girme işlemleri hala bitmemiş,bitmez tabi bu üniversitemizde not işlerinde çalışan ablalar bilgisayarlarında tetris oynayıp işleri sallarlarsa bu hale gelir,belki yakında sıkı yönetim falan ilan ederler.Vurdumduymazlığın üst düzeyde olduğu bursada ki devlet üniversitesi.
"Öğrencilerimizin 2007-2008 Bahar Yarı Yılı ders seçme işlemleri, dönem sonu sınav sonuç notları henüz tamamlanamadığından ikinci bir duyuruya kadar ertelenmiştir.
Tüm Öğrencilerimize duyurulur."

dönem sonu sınav sonuçları ya hocalar yüzünden girilemedi ya da öğrenci işleri aktarma / hesaplatma işlemlerini yapamadı.

tüm suçu öğrenci işlerine atmak isterdim ama, hocalardan kimilerinin bir sınavı iki ayda okuduklarını bildiğimden pek rahat davranamıyorum.

bir de başka bir husus var: bir bölümde bir dersin notları eksik dahi olsa o dersin verildiği yarıyılın iki alt ve iki üst yarıyılında okuyanların kaydı da bekletilmeli. çünkü kontenjan denen şeyden birileri haksız yere mahrum kalıp, mağdur olurken, diğerine de yine haksız bir şekilde olumlu hal oluşturursanız hak gider hukuk gider.

tabi bu benim görüşüm.
2005 iiBF Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkileri * bölümü mezunu olduğum üniversitedir.iyi kötü 4 senemin geçtiği sevgili okulumdur.Kampusun en hareketli ve bir çoğu için piyasa olan iktisat Fakültesidir.Ya da öyleydi diyeyim ben zira mezun olalı 3 sene oldu.Hemen dibindeki Görükle Köyü ki kısaca köy diye tabir edilir,tam bir öğrenci mekanıdır.Bahar şenlikleri tüm Bursa halkı tarafından takip edilir ki bu şenliklerin izdihama dönüşmesine neden olur.Üniversite şenliğinden çıkıp halk konserine dönüşebilir konserler.Eksileri artılarıyla birçok anadolu üniversitesinden daha güzel bir kampuse,iyi bir eğitime sahiptir.Sosyal olarak bulunduğu büyük şehir de göz önüne alınınca biraz geri kalmış olsa da öğrenciler bireysel olarak kendi sosyal ortamını kurabilir Bursa'da.Kısaca severim okulumu ve Bursa'yı.Ama o zamanlar bir terminal otobüsü işkencesi vardı ki adamı okuldan da Bursa'dan da nefret ettirirdi.Galiba 93 numaraydı.
konumuna göre yeterince gelişememiş veya gelişirilmemiş üniversite...
mezun olmaktan gurur duyduğum güzel üniversitem. kim ne derse desin, baska üniversiteleri görünce hakettiği yeri almadığını düşünüyor insan. ismini markalaştırma çabasıyla bir çok arkadaşımla beraber elimizden geldiğince ugras verdiğimiz üniversitemizde bu olay yavas yavas oturmaktadır.