uludağ sözlük ün seviyesizlikte etap atlaması

(bkz: hep dokuzuncu nesiller bunlar)

seviyesizlikle mizah arasındaki ince çizgiden yoksun insanların eylemleridir.

türk gençliğinin genel profilini yansıtır. atatürk'ün türkiyesinden olur böyle şeyler.

bu gibi igrenc basliklari acanlarin sonsuza dek caylak moduna alinmasini dilettiren durumdur.

moderatörleri ilgilediren konu. bilgiden ziyade eğlencenin ön plana çıkarılmaya çalışıldığı bir sözlük olma felsefesinden doğuyor olabilir tüm bunlar, ama artık hiçbir başlığın şaşırtmaması ve troll olmanın bile tadının kalmaması nedeniyle eğlence açısından da son dönemde tatmin yönü azalmış olabilir. daha farklı trollere ihtiyaç var, insanları mutlu edecek trollere.

önceki halini bilmem ama gidişat kötü duruyor.

iğrençlikten başka bir şey değil bu yapılanlar. sözlüğe ilk geldiğim zamanlar bu yazılanları görünce korkmaya başlamıştım. düşünün bunları yazan arkadaşlar normal hayatta hep çevremizde olan, sokakta yanımızdan geçen, aynı semtte oturduğumuz, aynı okulda olduğumuz insanlar. düşünsenize böyle sapıkça düşünen iğrenç insanlarla yan yanayız hergün.
açıkcası bu benim tırsmama sebep oluyor bazen. eskiden tembihlendiğim zaman kızardım bizimkilere işte ''dikkak et devir kötü insanlar senin sandığın gibi değil'' dediklerinde tamam ya der güler geçerdik ama ne haklılarmış.
burayı sanal bir ortam gibi görüp nasılsa tanınmıyoruz istediğimizi yazalım, düşünelim paylaşalım gibisinden düşenebilirsiniz ama bu kadarını da yapılmaz yani.
ne kadar bunları yazanlar normal hayatta böyle olmadıklarını savunsalarda buları düşünebilicek kadar ileri gidiyorlarsa bunları da yapıyorlardır. düşüncelerimiz bizim kişillik ve karakterimizi yansıtır.
yani buraya gelip troll ayağına yatıp bunun arkasına saklanıp yapsanız bile bu sizin böyle olmadığınız anlamına gelmez.

bazı yazarları atarsak pek sorun olmayacak:
(bkz: tomtom adam)

Her geçen gün artan ahlaksız başlıklardan ötürü gerçekleşmiş hadisedir.

(bkz: aile bireylerinin yanında sözlüğü açmaya korkmak)

çok çok üzücü ve vahim bir durum.

ailecek ağlıyoruz şu an.

sebebi hala ip atlayanlara üyelik verilmesidir.

http://sketchtoy.com/3683664

bazı yazarların akıllarının yettiği en üst noktanın cinsellik ve sapkınlıklar olduğundan bu tip başlıklar artmakta. devam eder mi etmez mi belli değil ama bir dur demek gerek. o tip muhabbet yapmak istiyorsan internet veya gerçek yaşamda bul kendi türevlerini. sözlüğün içine etmeyin.

Efenim bu yüzdendir ki, birkaç gündür hiç bir şey yazmak gelmiyor içimden. Benim ilgimi çeken konular, hâlihazırda pek ilgi çekmiyor. Çeken başlıklar ortada. Bunlarda Zaten cinselliği henüz keşfetmemiş, meraklı çoluk çocuk başlıkları. Ne yapmalı bilmem ki? Oturup bu adamların olgunlaşana dek sözlüğün içine etmelerini mi izlemeli yoksa ne işim var benim burada diyip, çekip gitmeli mi? Bilmiyorum sözlük.

çözüm için; seviyesiz başlıklar altında, bok böceği gibi brikmemiz gerekmediğini anlamamıza yardım eden tespit.

Fazlaca edep seviyesini yerlere seriyor bence bu tarz başlıkların yeri incidir. Yanlış yerde olduğunu sananlar olabilir hangi sitede olduklarını lütfen kontrol etsinler.

sağ üstteki çarpı işinizi görecektir.

gün geçmiyor ki bir yazar bu tespitle istatistikleri zorlamasın.

sözlük içi seviye ve etikten bahsedenleri gördükçe daha komiğime gidiyor.

(bkz: sikican)

(bkz: göt damarları beyninden geçen yazar)

ve bunlara benzer zibilyon adet başlığı sözlüğümüze kazandıran ve "gelenin yengesi gidenin sağdıcı" olan (böyle miydi bu laf onu da cıkaramadım sımdı) bu tiplerin sözlük içinde seviye havarisi kesilmesi gözlerimi yaşartıyor.

sizin riyanıza sokiyim ne diyim arkadaş...

sadece uludağ sözlüğe has bir durum değildir.

içinde bulunduğumuz ve üyesi olduğumuz bu sözlüğün durumunu içinde yaşadığımız toplumun dinamiklerinden ayrı bir şekilde değerlendirmemiz bizi sinir sahibi yapar. bu durumu değerlendirmek için belli parametreleri önümüze koyup analitik bir şekilde düşünmemiz gerekir. yoksa "moderasyon uyuma sözlüğe sahip çık" şeklinde serzenişler huzurumuzu sanal jandarmalara tahvil ve teslim etmekten öteye geçemez.

bu sözlük ve buna benzer diğer sanal sosyal oluşumlar (bkz: sosyal medya) ülke veya toplumun aslında bir alt kümesidir. dolayısıyla burada sevdiğin ve saygı duyduğun insanlar ve fikirler de olacaktır, tiksinip nefret ettiğin de. ama nefret ettiğin öğeler ve fikirler çoğunluktaysa buraya değil yaşadığın topluma öfkelenmelisin. burası bir elitler kulübü değil. hepimiz; sen de, ben de, sikli klitorisli başlık açan da, aynı çaylaklık sürecinden geldik. aynı ülkede yaşıyoruz, belki sabah aynı belediye otobüsüne biniyoruz. belki aynı iş yerinde çalışıyoruz belki aynı okuldayız. bu saydıklarım hep bir alt küme aslında. burası heterojen değil bi-zatihi homojen bir topluluk. içimizde akademisyen de olabilir, fahişe de olabilir, eşcinsel de olabilir, troll ergen liseli de olabilir. bunların neden arttığını sorguluyorsan eğer sana söyleyeyim. bunlar aslında hep vardı dostum. sadece senin benim steril addettiğimiz, belki de illüzyonist bir şekilde yücelttiğimiz bu sosyal medya enstrümanlarını çok sık kullanmıyorlardı. facebook ve twitter gibi oluşumlar o zamanlar bu kadar toplumun zift rengindeki gerçekliğine henüz ulaşmamıştı. (bkz: buralar eskiden hep dutluktu) linkini vermeyen seviyeli nostaljisever kullanıcı yok gibidir.

hoş ekşi sözlüğün de durumu ortada. kurulduğu günden beri takip ettiğim bir oluşum ve en son geçen yaz kanzuk ve ticari itibar zedelenmesi nedeniyle yazar uçurmasından sonra birçok kaliteli yazarın sözlüğü terk ettiğine şahitlik edebilirim. şu an emin olun ki ekşi sözlükte de gözle görülür bir seviye düşüklüğü mevcut. demem o ki burada tamamen duygusal nedenler olan para ve kapital devreye giriyor. yani ona buna tıklama potansiyeli olan, tüketen ve köle olan biz. birkaç bit yer kaplayan nick lerimiz dışında burada bizi var eden ne? bütün bu sosyal medya enstrümanları artık birer ticarethane haline dönüşmüş durumdadır. sikli götlü başlık açmak belki toplum içindeki silik bireye bir yere kadar fikir özgürlüğü sağlıyor olabilir ama şunun farkına varmalıyız ki buradaki tüm özgürlükler uludağ sözlük de dahil olmak üzere bu sosyal medya ortam sahiplerinin ticari gelirlerinin miktarıyla doğru orantılıdır.

son söz: belki buralar eskiden dutluktu fakat artık dolar yeşili.

mükemmel tespittir. terbiye eksiği olan yazarlarımızdan kaynaklanmaktadır.

(bkz: küfür etmemeye çalışmak)

tartışma-düşünce ortamı var dediler geldik,neymiş ne olmuş. nesille alakasıda yok bunun. bilemedim. saçma sapan eh ama arkadaşım dedirten başlıklar, ayrımcılığın,seviyesizliğin,zekanın dibindeler artık. eline klavyeyi alan yazar olmuş be tipinde bir yazıda yazmak istemiyorum fakat gerçek bir tartışma ortamına,seviyeli eleştrilere ve aynı eleştrileri insan gibi yanıt verecek yazarlara ihtiyacı var,o zaman sözlük olur burası. (bkz: sözlükte yazarım demeye utanmak)

başlık:destekli sütyen

iki kelime ile özetlersek hayal kırıklığı.

üç kelimeyle özetlersek büyük hayal kırıklığı.


dört kelimeyle özetlersek çok büyük hayal kırıklığıdır

bes kelimeyle ozetlersek gercekten cok buyuk hayal kirikligidir.


alti kelimeyle ozetlersek valla gercekten cok buyuk hayal kirikligidir.

7 kelimeyle: biz donumuza patlıcan koysak ne hissedersiniz ha?