bugün

üç büyükşehrin muhalefetin eline geçmesi ile birlikte, halkın iktidara bir ders verdiği kamuoyunda konuşuluyor. ancak bana kalırsa ders verme gibi bir durum yok. çünkü akp-rte seçmeni yine her zaman yaptığına devam etti. rte ye sadakatini yineledi. yakın dönemlerdeki diğer seçimlerde de olduğu gibi bu seçimde de belirleyici seçmen mhp seçmeni olmuştur. aslında mhp seçmeni demek yanlış olur çünkü, bu seçmenin çoğunluğu mhpye devamlı oy verse de, bir kısmının da chp ve akpye de oy verdiği dönemler olmuştur. o yüzden milliyetçi seçmen diyelim. 
milliyetçi seçmen referandumda genel itibarıyla hayır bloğunda yer aldığı için referandum rahat kazanılmadı. (%51) ardından yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi de aynı şekilde %51 civarında bir rakamla sonuçlanmıştı. mart 31 deki yerel seçime baktığımızda, milliyetçi seçmen ile liberal-muhafazakar seçmeni birleştireceği sanılan ittifak aslında çok da işe yaramamış, millet ittifakına karşı istanbul, ankara, izmir, adana, mersin, gibi büyükşehirler kaybedilmiş olduğu, diğer yandan ittifakın bulunmadığı illerde akpye karşı mhpnin, muhalif seçmen tarafından asıl ittifak yeri olarak görüldüğü gözlemleniyor. gerçekten de milliyetçi hareket ittifak yapıp da aday çıkarttığı (akpnin mhpye bıraktığı) her yerde kaybetmiş, ittifak yapılmayan bir çok ilde ise akpye karşı kazanmıştı. yani muhalif seçmen-hangi partiden olursa olsun- akpye karşı birleşmiş ve bunu parti yönetimlerinden bağımsız bir şekilde yapmıştı. 
milliyetçi seçmen her zamana belirleyici durumda, ancak şöyle de bir durum var ki, mhpye küskünlüğünü sandığa gitmeyerek gösteren çok fazla insanımız bulunmakta. ve bu milliyetçi seçmen diye adlandırdığımız kesim - kim ne derse desin - ortalama entellektüelitenin üzerinde insanlardan oluşmaktadır. buraya kadar yazılanlardan bir çok kişi çıkarım da bulunmuştur. açıklamaya gerek görmüyorum. 
geleceğe odaklandığımızda, bu seçimde olanlarla birlikte hem mhpnin hem de akp in ittifaktan memnun olmadığı ortada. ancak ittifakı bozanın zararlı çıkacağı da gün gibi ortadadır. aynı zamanda yakından takip eden birisi olarak söylüyorum ki, mhp seçmeni ittifaktan çok rahatsız durumda, akp seçmeni ise memnun. ittifakın iki tarafı da karşı tarafın zararlı çıkmasını arzu edecektir. ancak bence yakın zamanda bozulacak olan ittifak, zaten bölünecek olan liberal-dinci sağı, gittikçe zayıflatacak düzeylerdeyken bozulmasıyla yıpratacaktır. yeni kurulacak parti ile, akpnin dağılması durumunda geçmişteki bölünmelere çare sağlayan mhp büyük bir sürpriz yapacaktır. iktidar olacak diyemeyiz ancak mecliste sağlam sayılara ulaşacaktır. erken seçim olmadığı taktirde-ki umarım olmaz- 2023 cb seçimleri türkiye'de çok şeyi değiştirecek gibi görünüyor. 
bu dakikada beş yıl sonrasına kadar, umuyorum ki tüm türk vatandaşları, ortak değerimiz olan türklük ve demokrasi bağlamında yapması gerekeni fazlasıyla yapar ve büyük ulusun büyük ülkesi türkiye çağdaşlarının seviyesine ulaşır