tuvaletteki kokunun üstünüze kalması

Sizden önce tuvaleti kullanmış, ve bütün hıncını tuvalete boşaltmış olan zat-ı muhteremin, hiç bir uyarı ve ikaz levhası bırakmadan mahali terkini müteakip sizin o baskı altında tuvalet görevinizi ifa ettikten sonra çıkar iken başka birisinin tuvalete girmesi ve size bakarak suratını buruşturması suretiyle meydana gelecek olan hadisedir.

Emeklere yazık olmuş karizma da ufak da olsa çatlaklar oluşmuş olsa da olay mahali hızla terkedilmeli ve olayın 2ç şahidi ile bir süre göz göze gelmemek suretiyle olay unutturulmaya çalışılmalıdır.

(bkz: hınca hınç doldurmak)
(bkz: tuvalette bırının altın vuruş yapması)

boktan bir durumdur.

girerken yüksek sesli bir serzenişte bulunarak durumdan herkes haberdar edilir. çıkan rezil olur. olası kötü senaryolardan kurtulunur. *

Kabul et korkunç bir gerginlik anı bu.

Hele de siz sadece el yıkamaya falan girdiyseniz o tuvalete anam anam. Yer yarılsa keşke. hayır o kıpkırmızı suratla sizi mağma da Kabul etmez şerefsizim yanına.

tuvaleti saran koku, zaten hassas olan midenizi altüst ederken bir de içeriye bir başkası girerse yaşanan gerginlik tadından yenmezdir. Kokuyu alır almaz burnu iptal edersiniz. Ağızdan nefes alıp vermek başlar, marion jones gibi tek nefeste 100 metreyi koşacak nefesi ciğerlere doldursunuz. ((bütün havayı sömürdü öküz) ve başlığı tanımlayan an da tam tek nefeste işi halledip çıkacakken o tuvaletten, kapının açılmasıyla gelir.

O kokudan kaçacakken yakalanırsınız. Size, gülerek selam veren iş yeri arkadaşının surat ifadesi yerini birden, "ne yedin be" ifadesine bırakır. Surat ekşir, dudak şişme bebeklerde olduğu gibi gayet "o", burun delikleri kelebek kanadı gibi açılıp kapınır haldedir. evet budur. sizinki de "valla ben bişey yapmadım ben gelmeden önce de vardı" surat ifadesidir ama anlatamazsınız. Hoş anlatsanız da buna kim inanır? ( sakın sakın YAPMA KARDEŞiM YAPMA O ESPRIYI)

o an tüm karizma tüm ağır insan imajı yerle birdir. küçülürsünüz, büzülürsünüz, KABUĞUNUZA ÇEKiLiR HAYATA küsersiniz. elinizi yıkadığınız lavabonun delikleri arasından kayıp gitmeyi istersiniz. elinizi kolunuzu nereye koyacağınızı bilemezsiniz.

ve sevimlilik adına ben masumum lan imajı çizmek için ağızdan bir iki kelime çıkarmayı denersiniz. "pofff ne pis kokmuş değil mi? kıçı tıkanasıca" (yeminle malsın sen).

Tanım; halinizin bulunduğu b.ktan duruma da lanet ettiren, evde de olan ama iş yerindeki gibi adama koymayan olay.

Not: kızlar sıçar mı olayı da burda devreye giriyormuş meğer. s.çıyorlarmış efendim hem de nasıl. Pislik!

(bkz: kol gibi sıçan kızlar)

daha beteri için;
(bkz: sifonu çekmekle gitmeyen bokun üstünüze kalması)

acayip sendromlara sokar insanı. sokturur. sokturttutturur. neyse..

şimdik, ben o kabindeki adam olarak tersten veriyorum hikayeyi... (the oricinalim ya!)

bir kere koştura koştura o kabine girmişsen, zaten belli ki pis işler peşindesin!
ama iş, asıl insanlığından tiksinecek seviyeye ulaştığında anlam kazanıyor.
o zaman dışardan gelen ayak sesi, su sesi, para se.. yok dur, para yok, ne parası.. neyse işte o ses, biliyorsun ki onun müsebbibi acayip tedirgin ve de gergin şu anda.. yüzündeki muşmula ifadeyi düşündükçe daha da keyifleniyor, coştukça coşuyorsun!

ve işte beklediğin an!
tuvaletin dış kapısı açıldı.. biri girdi içeri.. karşılıklı merhabalaşmayı duydun! iki musluk sesi, iki el yıkayan mesai arkadaşı.. işte tam da bu anda götüne başına hakim olup bir ölüm sessizliğine bürünebilmen gerek! aksi halde kurbanının ortada bulunan mevcut hava kirliliğiyle zerrece alakasının olmadığını faş etmiş olursun ki, bütün günün zehir oluyor sonra.. hiç gerek yok. iki dakika osurmayıver, zafer çok yakın!

edit: vürgüller.

insanın içinin dışının bir olması.

babamla aramda geçen diyalog:

babam: oğlum iyi düşündün mü? ciddi bir karar vermişsin. (kaşlarını çatıyor o sırada)
ben: neyi babacım? (elini yıkıyor)
babam: bak ciddi değilsen, oyalama onu. (göbeğini kaşıyor)
ben: baba, biraz daha açık konuşur musun? (yüzünü silme kisvesi altında havluya burnunu siliyor)
babam: evleniceksin. bu boku temizleyeceksin . (işaret parmağın sallıyor)
ben: baba, aklına mukayyet olsana. (çömelik vaziyette tedirgin bekliyor)
babam: kokudan ne dediğimi biliyor muyum ben, hayvan herif. (tek kişilik meksika dalgası yapıyor)

tuvalletteki iş uzun sürünce, toplumdan tepki görmeye olanak sağlayan kötü bir durum.

(bkz: tuvaletteki kokunun üstünüze sinmesi)