bugün

posteri edinilesi yeni hbo yapimi. six feet under in yaraticilarindan geldigi icin kredisi var. bekleyelim, izleyelim, gorelim.

http://www.hbo.com/trueblood/

--spoiler--

dikkat sikko tercume (http://www.hbo.com/trueblood/about/index.html)

japon bir bilim adaminin sentetik kani bulmasi akabinde insanlar vampilerin yemegi olmaktan cikar, bu da yetmezmis gibi vampiler gunluk hayatin bir parcasi olurlar. fakat cogunlugunu dini liderlerin ve devletin icindeki adamlarin olusturdugu bir kisim insanlar bu konuda endiselidir.

sookie adli "milletin aklindan gecenleri okuyabilme yetisi"yle lanetlenmis ve toplumdan dislanmanin ne demek oldugunu bilen garson ablamiz ise "yav adamlar birakmis bu kan icme isini ne hala polemik yaratiyorsunuz !!!" tandansli bariscil dusunceler icindedir ve vampilerin toplumda yer almasini savunmaktadir. bu herkesi kucaklayan dusuncelerine kanip sookie ablayi humanist ya da vampirist sanmayalim hemen. zira kendisi bill adli yakisikli bir vampire yazmakta yoksa o napsin vampirleri. heyecan konusu olarak ise bu bill in "bon temps" te yasadiklarindan sonra sookie nin ak koyunu kara koyunu gorup vampiler hakkindaki fikirlerinin ne olacagini bekleyip gormemizi salik veriyor yapimcilar.

--spoiler--
ilk bölümünün başlangıcıyla aklımı alan dizi. vampir konseptine ilgi duyanlar için önemli yapımlardan biri olacak sanırım.
altıncı bölümü nete düşmüş olan dizi.
şöyle bir bakacak olursak dizideki karakterler oturmuş ve fireflydaki adam baldwin'i aratmayacak kadar eğlenceli bir jason stackhouse var. ilk göze çarpan eksiklere gelince; tara karakterini ilk bölümde oynayan oyuncu ikinci bölümde yok, başka biri oynuyor. bir de, the darkness'da çok beğendiğim anna paquin'in yerine bir başkası olsa daha iyi oynar gibi. buradan kendisine sesleniyorum *: "dizi çekiyorum" diye kendini saldıysa adam olsun, hbo başka kanala benzemez.
Hbo kanalının 2008 sezonunda yarattığı hoş bir vampir dizisi.
hafifletilmiş porno ile ortalama bir vampir filmini almışlar güzelce bir karştırmışlar dizi haline getirmişler bu dizi ortaya çıkmış.

yani çok bol vaktiniz varsa veya vampirli dizileri fimleri çok seviyorsanız izleyin.

bir de bahsetmeden geçemeyeceğim yüzlerce yıldır yaşıyor değil mi bu vampirler? yani bir beyin sahibi varlık yüzlerce yıl yaşar da hiç mi olgunlaşmaz be kardeşim. her gördüğü kıza neden tecavüzcü coşkun moduyla yaklaşırsın anlamam ki.

yani normal bir insan 300 yıl yaşasa sapık abaza bir tip değil aksine ağır kültürlü karizmatik bir tip olur.
konu ve konsept olarak fena halde twilight'ı andırmakta ya da twilight bu diziyi andırmakta. hangisinin fikri daha eskiye dayanıyor emin değilim zira. fakat yine de zaman geçirmek için güzel bir yapımdır.
Buffy, Angel gibi vampir dizilerinin 10 15 gömlek üstünde olan dizi. Neyse ki artık vampirlerin dişleri uzadığında suratları değişmiyor. Süper bir jenerik müziğine sahip ayrıca. (bkz: jace everett)
six feet under'ın mükemmeliği üzerine dikkat çeken *, oldukça sürükleyici, dünyanın en asabi ve karizmatik vampir karakteri Eric Northman' a sahip, 14 haziran 2009'da Nothing But the Blood adlı bölümüyle 2. sezona başlayacak olan dizi.
artık ikinci sezonu başlasa da mutluluğa ersek diye düşündürten dizidir. bütün dizilerin sonlandığı yaz sezonunda başlaması da dizinin ayrı bir güzelliğidir.
charlaine harris gündüz ölüsü serisinden uyarlanan dizi.
sopranos gibi dizi. Tabi daha az sarımsak var haliyle...
Facebooktan arkadaşımın dizinin hayranı olmasını farketmem üzere şöyle bir bakmak adı altında ilk bölümünü izleyip de kendimi alamadan 1. sezonunu 2 günde bitirdiğim, yakışıklı vampir karakterleriyle ben ve benim gibi vampirsevenlerin fanı olduğu dizi.
Bu dizi vampirleri değil, en azından ilk sezon, ırkçılığı anlatmaktadır. Doğan görünümlü bir dizi olabilir, ama iç aksamı ferraridir.
seksi vampir bill için izlenilesi dizi ya da 'adam bildiğin karizma da neden sookie rolüne anna yı seçmişler anlayamadım' dediğim dizi de denilebilir.amaaaa 1)hepsininde -billin bile- zenci aksanıyla konuşmasına deli oluyorum bi de adam ingiliz ya tadından yenmezdi ya neyse...en başlarda taranın konuşması yüzünden izlemiyordum bile taralı kısımları...2)sarah daki nasıl bir abartılı oyunculuktur onuda anlamadım gitti çok kötü yapıyor ama brodway oyuncusuymuş daha da şaştım ,kaldım...3)marylnn adlı kişinin yaptığı o garip şeyler ne öyle ya 4)sookie sen ne itici bir insansın yaffff 'what are you?'
ilk sezonun ortalarından itibaren her bölümünün sonunda "yuh mına koyim, noluyo?!" dedirten; 50 küsur dakkalık bölümün üzerine bi de sonraki bölümü izlettiren dizidir.

--spoiler--

bir de ilk sezonun 11.bölümünün son saniyelerini öyle hemen atlamayın derim.

--spoiler--
o değil de bir godric var, yeme de yanında yat.

dizi cast ekibine sorum var yalnız. sookieden daha salak birini bulamadınız mı allasen oynatmak için a kuzum?

ölümsüz bakire baya taş ama, jessica tuttum seni bebeyim.
dizinin daha çok vampirizme kayması daha tatlı hale getirdi, önceden vampir konsepti interview with the vampire ve dracula gibi efsane yapımlar hariç hep asıl olaya atraksiyon katsın diye yapılmıştır yada konseptte çok başarısız olunmuştur. ancak s2e08'de bir godric indi ki diziye tam beklediğim gibi, tam 2000 yıllık pişmiş bir vampirin olabileceği gibi. ericten kendisini dinleyip birşeyler kapmasını öneriyorum...
bill'in sesi gittikçe itici gelmeye başlamıştır. i wanna do bad things with you derken başlangıçta istem dışı vahşileşilen dizidir. maryann karakterine neden bilmiyorum ama bir hayranlık beslemekteyim. o insan doğasını kabullenme ve açığa çıkarma arzusu takdir edilesi de sam'e bulaşmasın ya. ayrıca eric bildiğin taş. son olarak sookie'nin acil bir dişçiye gitmesi gerekiyor. öyle fantastik hoş ve çekici dizi işte.
eveet birinci sezon bitimi ve 1.kitabın bitimiyle bir şeyler söylemem şart oldu.

--spoiler--
ilk 7 bölüm kitaba sadık kalınmış denilebilir. fakatişin içine olmayan karakterler eklemek, herkesi birbiriyle seviştirmek pek olmamış gibi
sookie ablamızın gözlerinin mavi olmaması ve kitapta anlatıldığı kadar güzel olmaması kalbimi kırdı açıkcası. 'hani çok güzeldi ulan' diyesim geldi geldi sustum.
bunun dışında sam o kadar yakışıklı olmamalıydı. bill adlı vampirimize ölüp bitmemiz gerekirken, benim gönlüm şekil değiştirici sam a kaydı

flashbackleri aşırı başarılı nedense bu dizinin. bir de bol bol kan var. ohş.
eric ve pam kitapta anlatıldıkları gibiler. tam olmaları gerektiği gibi. alkış ikisine de.
ama burdan sana sesleniyorum sookie dinle beni. 25 yaşına gelmişsin, o ayrık dişlere çözüm bulamamışsın. seni kınıyorum ve sana laflar hazırladım.

bir de sana sesleniyorum senarist çok çarptırmışsın hikayeyi ulan.
son olarak vampir kanı içtikten sonra uçma sahneleri güzel. olsa da iki duble patlatsak.
--spoiler--

beni bu diziyle tanıştıran marmaramat'ı da öptüm çok.
dizisi kitap serisinden çok daha iyi olan ender yapımlardan biri. kitaplardaki özelikle es geçilen tara, lafayete gibi yan karakterlerin dizide ön plana çıkarılması hikayeye ayrı bir zenginlik katmış, yani six feet under'ın yaratıcısı alan ball yine yapacağını yapmıştır. bize de böyle başarılı bir uyarlamayı gerçekleştirdiği için gözlerinden öpmek düşer.
çoğu yeri kitaba bağlı olan ama tabiki değiştirilmiş kısımları da bulunan dizi.
bir kere soki çok alık. düpedüz salak. tamam kitapta da biraz salak olduğunu düşünüyor ama değil. her izlediğimde bu kim oluyorum.

sokinin dizide gerizekalı olduğunu şu gibi durumlarla kanıtlayabilirm.
öncelikle bill in geceleri mezarlıkta uyuduğunu bir grup salağa söyledi ki bunların içinde bunu öldürmek isteyen adam da vardı. *
kitapta ise kesinlikle bill ve onunla ilgili hiçbir şeyi paylaşmaz. cinsel yaşamına müdehale edilmesini, anlatılmasını sevmeyen normal bir kız ama burda kız kurusu gibi asalak asalak dolaşıyor. uyuzum.
kitapta bill insana itici gelirken dizide bill e hayran kaldım. mükemmel iş çıkarmışlar. kendisi soğuk nevale gelmişti bana ama burda bir aşk adamı gördüm.
eric tam beklediğim gibi. kitapta neyse o.

şimdi gelelim sadece dizi formatında değerlendirmeye;

genel olarak başarılı. ama çok fazla uçuk. ayaklar biraz daha yere basmaya başlıyor sanki 1. sezon sonlara doğru.
neler olur; ne kadar özüne bağlı kalır bilemem. ama taktığım bir şey varsa oda şu lanet olası sooki yi olmasada bill daha çok gösterilmesi. joson ve o kaçık sevgilisi amy görmekten bıktım. değişik maceralar beklediğim kesin..
dizi mükemmel bir yöne doğru gitmekte.

2x01 itibari ile;

--spoiler--
arabada bulunan şahsı hepimiz lafayette reynolds zannetsekte bizim gay aşçımız hala yaşamakta. nerdeymiiş nerelere kaybolmuş diye soracaksanız kendisi eric northman tarafından alıkoyulmuş. eric ölen vampirlerin hesabını soruyormuş meğer ama ben lafayette bu işten sıyrılacağını düşünüyorum. sonuçta o vampir öldürmedi.
eric demişken kendisinin bu bölümde dehşetvari tarafını gördük *
korktuk mu? ne korkmak mı? hayır..saçını boyatan bir vampirden kim korkar. hele o saçındakilerle aşağı inişi bir an noluyoruz dedim. sonra bastım kahkahayı.
şeker şeker.
sookiye diyecek bir lafım yok. buda onun karakteri en iyisi böyle kabullenmek. ben artık kabullendim. bozulduğum konu önüne gelenin bu ayrık dişli çakma sarışına aşık olması. neyse bak sinirlendim.
--spoiler--

edit:

2x04: bir bu eksikti. ericte sookiye yanık. bişi değil intihar edicim.

2x10 bölümü yayınlanmıştır. yeni bir kadın peydah olmuştur. 1 hafta nasıl geçicek merak edilmektedir.
2x10 da görünen güzel ayaklı majestelerini evan rachel wood oynayacak imiş.yarın yeni bölümü yayınlanacak olan merak edilesi dizi ayrıca.
Normal vampir dizilerinden çook çook daha farklı. Ben vampirli dizi ve filmleri hiç sevmezdim ama bu dizi resmen bende alışkanlık yaptı. Aşk desen var, sex desen var, macera desen var, merak uyandırma desen var, bazı yerlerde az da olsa korku da var. Kardeşim daha ne olsun? Hah bu arada filmin vermek istediği mesaj şu: "Vampir de olsa, insan insandır."
--spoiler s2e11--

oha diyorum. o yumurta nedir ? bill, sam'e ne yapacaktır ? eric yardım karşılığı sam'den ne isteyecektir ? marlotte nasıl yok edilecektir ? ölümsüz biri ölür müdür ? bir hafta nasıl geçecektir ?

--spoilers2e11--