bugün

ortamın sessiz olduğunu ve diğer insanların da ister istemez kulak misafiri olacağının farkında değillermiş gibi başbaşa konuşuyormuşçasına, uzmanca bir edayla pek bir şey anlamadıkları halde ezberledikleri birkaç süslü kelime ile memleket meseleleriyle ilgili birşeyler söylemeye çalışan insanlardır.
bazen öyle laflar ederlerki diyecek pek birşey bulamazsınız.. "yani, evet, öyle tabii, haklısın" gibi tepkilerde bulunursunuz. insanlar da sizin birşey anlamadığınızı sanırlar.. Halbuki arkadaşın amacı kendini bilgili biriymiş gibi göstererek ortamdaki kızların dikkatini çekmektir.
edit: noktalama.
-ya işte sattılar memleketi bisey kalmadı elimizde.

=hadi ekonomiyi gectim şeriatın ayak sesleri de yavas yavaş duyulmaya başlıyo.

-ben aslında bunların namaz kıldıgına da inanmıyom biliyon mu.

=tabi birader kılıyorlarsa bile abdestsiz kılıyorlardır.

- ....

= ....

not:konok-bornova metro yolculugunda duyulmus konuşmalardır.
görgüsüz insandır toplu yaşama ayak uyduramadığı için ayıplanan kişidir.
millete "bakın nasılda siyasetten anlıyorum" demek istiyordur fakat siyaset bilgisi "memleketi satıyorlar"'dan ileri gitmiyordur.
bilgisiz insandır. insanların yüksek sesle konuşmaları, cahilliklerini örtmek içindir.
otobüsteki yaşlı amcadır.
Bıraksan amcayı 10 dakikada başbakanı indirir kendi geçer o koltuğa, önce gider obamayı hapseder sonra afrikayı doyurur.
iki seçenekten ötürü yüksek sesle konuşan insandır. ya gaza gelmiştir, ya da hava atmak istiyordur.
siyasilere olan sinirini etrafındaki insanlardan çıkarmaya çalışmaktadır. o kadar doludur ki bu amcamız bayram seyran dinlemez, bütün herkesi bağıra çağıra dinlemeye mecbur eder. aksi görüşü olan varsa kavga başlar. sonra yüzü kızaran, utanan teyzemiz kocasını zorla evden çıkarmaya çalışır. özür dileyerek giderler, ta ki bir daha ki bayrama kadar kapanır bu konu. *