bugün

Yeni yetme insanların ülkücü başlığı adı altında yaptıklarıdır. Ya bu kadar ırkçılık olmaz be kardeşim sivil halk var ve sen klavye delikanlılığından ibaretsin.
etek giyip kandile çıkmayı yemeyen pkk lı orospu evladını germiştir.
niye evinde oturmasın ki bu "ırkçı"? ordusu var, görevini yapıyor, orospu evlatlarını cizrede, silvanda, itina ile sikertiyor. gerek yok yani dışarı çıkmasına.

ama pkk da durum böyle mi? telsizlerde ağlıyor reisleri, "adam kalmadı herkes öldü" diye, ihtiyaç var sana hewal, hadin eteklerini giyip kandile git. bekleriz.
köpek değil kurt, bozkurt. bi öğretemedik amk. sıcacık evimizden gelip buz gibi mağaranızda gırtlağınızı keseceğiz, az kaldı.
pkklılar kadar ırkçı değildir. ne yaparsın işte sizin gibi mağarada yaşamıyoruz.
sonra evinde oturmayıp tepki gösterip sokağı çıkınca, foşiks diyorsunuz. rahatsız mısınız anlamadım ki mk.
Teröristte olsa buna insan diyenin insaniyetini sikeyim dediğim başlık.

Ha ne zaman ki kürt bir esnaf karısının çocuğunun yanında ensesine sıkılarak öldürülür onu da sizin yaptığınız gibi görmemezlikten gelirim. Barıştan yana olduğumu fln söylerim kim ne bilcek amk.
eteği kadın olduğu için değil korkudan giyen köpek sürülerini ağlatan hede.
ha gülüm, kadınsalmış. doğru tsk seni sike sike kadın yaptı cizrede, barış? yedik biz onu canım.

hadin o zaman bebeğim, erkek pkk lı olarak etek giy. iskoçya oldu sanki ülke, eteğe kılıf uyduruyor hewalim. hadin lan kandile ne duruyon... silvanda özerklik vardı en son orayı git kurtar. tc katliam yapıyor değil mi canım.
birisi gene kızgın. asıl götü rahatta olan ceren melistir. eğer bir sonraki barış mitingine gidip havaya uçmazsan en adi fahişesin.
off be ne hava üfledin be bacım.
at bi şeker, patlaaaaaaaaaaaaaa.
(bkz: bu meydan kanlı meydan)

sıcacık ev köşesinden göt ilele gülünen hadise. kanlı meydan dediler.

arayan bulur mevlasınıda belasınıda.
dağda mağarada elinde silahla bebek katleden köpekten daha çok insandır.
Bu başlığı açan toy hevale sorulması gereken sorular;

1-) Sen klavyeyle değil de telepati ile mi sözlüğe yazıyorsun?
2-) Evde bilgisayar başında etekle oturup mu pkk götü yağlıyorsun yoksa direkt etekle sokağa çıkıp molotof atarak kürdistan mı kuruyorsun veya bu başlığı az önce Bordo Berelilerle, JÖH, SAT/SAT vb. ile çatışırken yoğun ateş altında 2 dakika sigara molası verip mi açtık?
3-) Bu sözlükte bulunan insanların eğitim durumu, ne tür bir iş yaptıkları, yaşları, geçmişte nasıl bir iş yaptıkları vb. özelliklerini bilmenin yolu nedir! Malum şu an yazan eski bir Özel Harekat Polisi, Bir profesör, istifa etmiş bir subay, Zamanında gençliğinin en güzel yıllarını pkk ile çatışmakla, pkk peşinde kar, yağmur, sıcak soğuk demeden tabanları patlayana kadar dağ bayır dolaşıp, defalarca çatışmaya girmiş bir ast teğmen de olabilir şu an babası, ağabeyi, kuzeni, karısı, kocası vs. operasyonda olan biri de ola bilir veya direkt kendisi bahsi geçenlerden biri olabilir! Kimin ne olduğuna nasıl karar verilir!

4-) Kimse bilemez! Sözlükte yazan evde viskisini yudumlayan ve ülkesine zamanında gerektiği kadar hizmet etmiş birisi veya az önce sırtından 35 kiloluk çantayı indirmiş bir uzman çavuş veya izinden bir Özel Harekat polisi yada sıradan bir insan veya üniversite sınavına hazırlanana bir geçte olabilir! Kimin ne olduğu nasıl anlaşılabilir!

Telefon yada bilgisayardan internet erişimi olan herkes internette bir şeyler yazabilir!

Hatırlatılması gereken ise; 21. Yüz yılda savaş hem silah hemde kalemle verilir! Sosyal Medya, medya, internet yani siber savaş savaşın % 75'ini, silahlı savaş ise % 25'ini ancak oluşturur!

Günümüzde, Ülkelerde toplumların çok az bir kesimi silahlı çatışır, geri kalan büyük kitle ise medya ve sosyal medyanın onlara aşıladığı algı yönetimi sayesinde duruşunu, kime destek verip vermeyeceğini, kime ve neye inanacağını belirler! Haliyle medyayı ve sosyal medyayı domine eden kamu desteğini elinde tutan taraf, yani kazanan taraftır!!!

HDPKK ve AKPKK trolleri, kendilerini yaratan ağa babaları bu konuda strateji verdiği için, sosyal medya ve medyanın gücünü erken öğrenmiş ve bunu iyi kullanarak bir çok konuda azınlık oldukları halde, halkın karşısında çoğunlukmuş gibi bir algı yaratmayı başarmıştır. insan çoğunluğa uyan bir varlıktır. Yanlış da olsa çoğunluk nereye giderse oraya gitmeye meyillidir. Birileri çıkıp onu azıklık olan bir görüşünün çoğunluk olduğuna inandırsa, sorgulamadan o yöne yönelir, destek vermeye başlar!!

Haliyle birilerinin de silahla savaştığı kadar aynı ustalıkla kalemle de savaşması gerekir!!!

Bu sözlüğe giren bir çok insanın AKPKK ve son 15 yıllık siyasi dönem dışında geçmişe dair hiç bir şey bilmediğini, genellikle 30 yaş ve altı hatta 20 yaş ve altı çocuklar olduğunu, bütün eğitim sisteminin, medyanın, sosyal medyanın bu kitleyi istediklerine inandırmak üzere düzenlendiğini, bilinçli olarak gerçekler çarpıtılarak algılarının yönlendirildiğini görerek, bu kitleye olaylara farklı bir bakış açısından bakmayı göstermeyi hedefliyor olabilir!

Haliyle bir kısım silahla (Kürt faşistlerin tabiriyle) vatan kurtarırken, diğer bir kesimde kalemi, klavyesi vs. ile mücadele veriyor olma ihtimali çok yükseğidir!

650 Bin kişilik ordusu olan bir ülkede ağzı, kalemi laf yapan Türklerin sokaklara çıkıp çatışmasına gerek yoktur! Herkes kendine misyon edindiği göreve ufak veya büyük katkı sağlamayı hedefler!
Tıpkı bu başlığı açanın bu demagoji ile PKK götü yağlamaya çalışması gibi!!!

Eğer bir gün 650 Bin kişilik ordunun baş edemeyeceği bir karşı kuvvet oluşursa, o gün klavyeleri bırakıp tekrar silahlarını alıp, silahla da en az kalemle/klavyeyle savaştığı kadar iyi savaşa bilen klavye şövalyeleri; gerekirse sokaklarda da en iyi şekilde çarpışır.......