bugün

bugün çok şarkı söyledim sözlük, çok çukulata yedim, çok yalnızdım, çok ağladım.

ne zaman yeniden ben olmaya kalksam bir şeyler ayağıma dolanıyor düşüyorum. mücadele etmekten yoruldum, anlıyor musun?
bırakın pire için yorgan yakmayı, romayı ateşe verebilirm şu an.
sergen yalçın benim hakkımda yorumlar yapsın istiyorum. anlatsın anlatsın bi yerde 'sıkıntı var' diyeceğini hissettiğim an tamam sergencim bu kadar yorum yeterli deyip sıkıntı var cümlesi içinde kalsın istiyorum. tam bunu diyeceğim an rıdvan çıkıp 'ayıp olur' desin ve ayıp olsun istiyorum..
yine gördüm sözlük ben bankta otururken önümden geçti 3 4 kere. ve yine üzdüm etrafımdakileri onu görünce. bulaşmayın bana böyle günlerde diyorum anlamıyolar. ve yine aptallık yaptım belki de beni bekliyodu bi 5m uzağımda bana bakarken, döndüm arkamı gittim. 2 dk sonra baktığımda orda değildi rüya gibi. evet burdaki itirafım onu her gördüğümde elim ayağıma dolaşıyo ve yaptığım hareketlerden çok pişmanlık duyuyorm. niye döner gidersin adam sana bakıyo yaa. bu bi döngü oldu artık benim için her gördüğümde aramamak içi kendimi zor tutuyorum, kendimi aramaktan vazgeçireyim diye sözlükteki eski sevgili başlığına bakıp eski sevgililere söven entryleri okuyorum ve kendi kendime cesaretimi kırıyorum. bu böyle!

edit: aradım.
bir kızın bana büyü yaptığını öğrendiğimden beri, evimde yürürken devamlı dua okumaya çalışıyorum. nerdeyse bütün duaları ezberledim sözlük.

bu kız hala evime girip çıkıyor çünkü. mecburum görüşmeye.
''selamün aleyküm'' lafı bir insanın ağzına ancak benimkine yakışmadığı kadar yakışmaz. bir kaç kere denedim. almadılar zaten selamımı. ama ''hayırlı işler'' i iyi söylerim. genelde ''sağolasın'' karşılığını alırım.
gece gece yazarların forumspring sayfaları başlığında tum lınklere tek tek tıklıyorum. açılanların tiplerine bir bakıyorum, kapıyorum. güzel, eğlenceli bir oluşum.
gece gece prison break'i 3. kez tekrar izliyorum. ve gerçekten sıkmıyor.
kaç yaşına geldim ama hala çarpım tablosunu ezbere bilmiyorum. 8*7 de çarpamam mesela, 6*8 9*7 falan bu sayıları yapamam. durup bi çaktırmadan parmakla sayarım. bir de matematikte 2 yanlış çıkaran insanım.
sözlük, kafam şu anda bir milyon. bir büyüğün üstüne tutupt da bira içersen,
tabii ki göt olursun, uykun kaçar...uykum yok, kusmak istiyorum ama sözlük'e...
ulqn bu kafayla bile noktalamlara dikkaet etmeye çalışıyorum ya, yuh bana!
oysa gözlerimi kapadığığımda başım dönüyor, sana sığınıyorum sözlük, beni oyala uykum gelene kadaar
tatil hiç bitmesin istiyorum.
bu akşam kafayı çekip kendimi zehirliycem. ayık çekilmiyor hayat.
göğsümde uyuyordun.göğsümün tanımı değiştiren bir savaş yaşandı o gece yatak odasında belli belirsiz nesnelerle belli belirsiz yüzsüzlükler arasında.. *
*oksijen israfıyım.
*ailemle görüşmüyorum.
*vizelere çalışmadan girdim. bakalım ne olacak.
*açtığım başlıktan da anlaşılacağı üzere param da yok.

*şu itirafları yazarken anladım ki hem salak hem de gereksizim.

devam edecek.
bugun daha da iyi anlıyorum, yaşamın anlamı yokmuş.
araya girmiş onlarca entryden sonra görüşmeyeli iyisindir umarım sözlük. üstü kapalı edebi yazılardan sıkıldım, ben bu yazıyı sana yazdım modundan çok itiraf modu oluşturdum kendimde, veryansın.
beni sorma, geçenlerde bahsettiğim gibi zayıflık diz boyu. sevişmekten anlamayan bi kadını bile kaldıracak gücüm yok diyebilirim,
tabiki de konu yatak değil, şaka bi yana günde 20 bardak kahve ve 2 paket sigara içiyorum, sigaranın markası 57 sözlük korkuya gerek yok.
ee tabi arada harman olarak kullanılan kırık sigaralarımı saymıyorum,
üvey olsa da öz kardeşlerimden daha çok sevdiğim bi kız kardeşim var,ismini benim koymamdan olsa gerek, adına çok yazı yazmışlığım da vardır sözlük bilirsin.
geçenlerde onunla sinemaya gittim, daha 5 yaşında ama gözlerine bakınca büyüdüğü aralıkta gördüğü sevgilimi hatırlıyorum.
günler sonra evde yine yalnızlara oynuyorum, kapı çalar annemler girer ve havin.
abi sen neden dışarı çıkmıyorsun?
basit, edebi bi yazıya da gerek yok gerçi bunu anlatmak için ama, şaşırmıştım. tuttum kolundan mc donalds' a gittik.
elimize yüzümüze bulaştırdığımız dondurma ve yemeye doyamadığımız patates kızartması. yağmur yok değil, istanbul havası orospu bilinir.
şapkasını sıkı sıkıya örttüm elinden tuttum. insanın içine bişeyler doğar ya sözlük ve eğer kişiye iyi gelicekse söylenecekler; bunu söyleyenin 5 yaşında bi kız çocuğu olmasının hiç ama hiç önemi yok. olduğundan biraz çocuksu tabi ama,
olgun ve ruhu büyümüş bi ezberbozan yüzü.
gelinlik satan mağazaların önünden geçiyoruz,
-aa gelinlikler, yeşilisi beğendim ben.
-yeşil gelinliği mi beğendin?
-hı hı, o en güzeli, sen neden ona bundan olmıyorsun, neden evlenmiyorsun, bence evlensenize artık siz.
biraz mutlu oldum onca zamana karşı unutturmamışım kimseyi, sanki hiç gitmemiş gibi, haberi yok ufaklığın gidenden ve kalandan.
-yani, evlensek iyi olur değil mi havin, ama sence o benimle evlenir mi?
-evet, evlenir bence galiba.
-tamam ben ona söylerim bakalım ne diyecek.
şuradan da winx cdsi alalım mı? demez mi, 10-15 tane animasyon tarzı film aldım yaşına uygun, bütün gece oturduk izledik.
benim uykum geldi, onda tık yok. öyle böyle sözlük, bu aralar hastalık hastası bi sendromdayım.
ağlasam, hadi lan ordan. gülsem, ağlanıcak halime gülüyorum, bilmiyorum sözlük.
ne büyük şanstır ki oturduğum yerden para kazanabiliyorum, çizim yaptığım sayfayı her indirdiğim de masal temalı kız, patlat hadi lan bi itiraf diyor. bu arada o temadaki bağyana aşığım.*
o gün yaşananlara baktım da sözlük, araya girmiş bayatlamış ten kokuları da dahil, bi şeyi unutmamanız için ismini her gün tekrar etmenize gerek yok, hissetmeniz yeterli oluyor ve hala sevmeniz...
çocuk kalbiyle unutulmamış adı özgürlüğün diyebilirim.
bazı insanlardan o kadar nefret ediyorum ki, bu kelimelerle anlatabileceğim bir şey değil. insanların yüzsüzlüğünden, sahte samimiyetinden, gerizekalılığından, dedikoduculuğundan, sinsiliğinden ve daha bir sürü iğrenç özelliğinden tiksiniyorum. yüzüme karşı hiçbir şey söyleyemeyecek olan insanın başına birkaç tane daha yaratığı toplayıp, o tarafa bakmadığım zamanlarda beni çekiştiriyor olmasını bilmekten nefret ediyorum. o insanlara ne yapsam bu nefretim geçmeyecek ama her gün sinirden kudurmam kötü oluyor işte.
Aynı şeylerden çok sıkıldım.
ben bu sözlük olayıyla pek alakadar değildim, erkek arkadaşım yıllardır yazıyordu sırf ortak bir noktamız olsun diye takıldım.Ama acayip sardı ya şimdi sürekli sözlükteyim...
istisnasız her gün babam tuvalette posta gazetesi okuyor.
insan utanıyor..sözlük bunu bir tek senle paylaşabilirim.
bugün 5 tane sözlük yazarı ile kavga ettim. Sivil hayatta karşılaşmak istiyorum onlarla.
ders çalışmak istiyorum ama çalışmamak için sürekli bahane üretiyorum.
okan bayülgen ile tanışmak istiyorum lan. evet bunu. sevdiğimden filan değil sırf sevdiğim kız için. evet bunu ona anlatmak istiyorum belki işe yarar.
3 gün boyunca "cumaretesi gecesi dışarı çıkma" planları yaptığımız hatun hala msn'e girmedi sözlük. arayıp götünü kaldırmak istemiyorum. 3 gün önce tanıştığımızdan beri hergece boğazda şarap içip, sohbet ediyoruz. ters bir hareket yapmadım. tüm planlarımı bu gece yüksek dozda alkol ve sınırsız eğlenceye bağladım. odam derli toplu, tertemiz. miferler kaloriferin üzerinde pusuda. endişeliyim sözlük.
sılanın konuşmadığımız şeyler var isimli albümünü dinledikten sonra aslında kadının fiziğine değil de sesine aşık olduğumu anladım lan.

not: eksileyen kişiye itafen; sıla biliyorum sensin tamam lan fiziğini de seviyorum alınma **