çok hatalar yaptım, üzdüm, bencillikle suçladım onu hep yalnız bıraktım ve yaptıklarımı o yapmış sandım. Askere gidip kafamı toparlama fırsatım oldu. Kendime geldim ve hatalarımı anladım. Döndüğümde çok geçti, özür diledim artık değiştim aklım başıma geldi dedim ama ayrıldık, hala yüzüğü vermedi ve bir umut tekrar eski günlere döneriz diye bekliyorum.
beni görmek, konuşmak istemiyor. her yerde karşısına çıktığımı düşünüyor, evet unutmaya çalışıyor belki de ama bu kadar yaşanan mutlu günleri de silip atamıyor.
Düzeltemiyorum ve ne yaparsam geri tepiyor. Beklemekten başka yapabileceğim bir şeyin kalmadığını hissediyorum.
Sevginize, sevdiğiniz yanınızdayken sahip çıkın çünkü insanın sevdiğini ve hayallerini kaybetmesi kadar kötü bir şey yok.
Bir haftadır koşuya gidemiyorum çünkü üşeniyorum gerçekten. Beş yıldır devam ettirdiğim bu harika eylemi havaların çok aşırı soğuması nedeniyle bir süreliğine bırakıyorum. Onun yerine evde egzersizler yapıyorum.
bazen insanları kıracak kadar gergin ve sert davranıyorum sanırım bunun bir nedeni de yıllardan beri insanların dertlerini dinlemek hukuksal sorunlarına care bulmaktan kendimi dinlemeye birilerine icimi dokmeye fırsat bulamadıgımdan. kendimi tutamadıgım zamanlarda cok kırıcı olmaya basladım git gide.
Kaç sene olmuş yine kürkçü dükkanına gelmişim. Hadi bakalım eskilerden kimler kalmış.
boynunu öptüğüm geceleri özledin... özledim
At gibi gidenin it gibi bin pişman döndüğünü gördü bu gözler. Elimde fırsat varken halledebilirdim bu dönüşünü. Şimdi niye hala onu arar dururum bilmem. Şey gibi bu; ailemden birisiyle uzun zamandır küs gibiyim. Et tırnaktan ayrılmaz ya eninde sonunda barışmak gerekir. Ben onu öyle bir ailemden saymışım ki şu an barışmak imkansız ve imkansızlığa isyan ettiğim anlardayım.
Kin ve nefret doluyum. Çoğu şeye...
huzurum hiç olmadı
fani dünyada
yapıştı canıma bir lagrimilla...

bir gün ağlayıp güldürecek mi?

hadi yaz
kışı yaz
yoksa kavuşmadan bizi yaradan
bu cehennemde
öl

re
cek
mi.
itiraf ediyorum;

şişe kola ve su doldururken bir fırt ağzıma dikip öyle bardağa doldururum. tabi ki kimse yokken.
ulan bali parasını zor buluyorduk, şimdide poşet parası çıktı.
Su altında nefes alabiliyorum..
Hayatımda çoğu kez iyilik yönünden baktım olaylara. Kimsenin kalbi kırılmasına ya da ne bileyim benim tarafımdan olmasın kırılan diye. Ta ki yurt hayatına girene kadar. Arkadan bıçaklanmak neymis, arkadan konuşmak neymiş tattım. Mesafe bırakmak herkes için daha iyi olduğunu anladım.
Bazen kafayı yiyecek kadar ilginç titreşim ve frekanslar hissediyorum. insanlardan ve toplumdan uzaklaşıyorum. galiba beni uzaylılar kaçırdı. rüyamda tuhaf parlak ışıklı odalar da uyanıyorum. uzaylı abiler beni seviyor allah onlardan razı olsun. Hislerim ve algılarım çok gelişti. hatta rüyamda gördüğüm şeylerin gerçeğe dönüştüğünü bile görüyorum. ilginç.
herkesten iğreniyorum ve ergen değilim.

ciddi bir sorun.
B
U
N
A
L
D
I
M
M
M
M..
Sınır denen şey Ortadoğu ve Güney Asya’daki ülkeleri parsellemek için emperyalist güçlerin getirmiş olduğu bir yalan. Bu sınırların fiziki varlığını koruyabilmek için milliyetçilik ve din gibi şeyleri kullanıyorlar.

Uyanın, dünyanın geri kalanının sınırı yok. Bir ülkeden diğerine elini kolunu sallayarak geçebiliyorsun. Hatta canın istemezse geçmene bile gerek yok mesela pizza söylüyorsun diğer ülkeden soğumadan ayağına geliyor.

Avrupa denen şey gelişimini ekonomik bir işbirliğine borçlu. Hani kadınlar gün yapar ya biri kısır yapar, biri tatlı getirir. Ahan da Avrupa bu politikayla ayakta duruyor. Almanya açılın beyler benim sanayim iyi diyor mesela, Hollanda tamam abi o zaman tarım işi bende diyor. ispanya durur mu yapıştırmış cevabı. O zaman yazları filan sahil kum güneş sabaha kadar Pompei olayı bu kardeşinizde diyor. Böyle böyle gelişiyor bu anuna koduklarım. Bunu anlamak için uluslarası ilişkiler, dış ticaret, kamu yönetimi okumaya gerek yok. Sarı çizmeli mehmet ağayı getir bir hafta gezsin dolaşsın mal olsa anlar amk.
Tüm her şeyden kaçmak için ölmek istiyorum. intihar düşüncesi değil ama ecelim gelse de ölsem ne güzel olur tarzı ve bunu ciddi ciddi düşünüyorum. Umudum yok yarınlara asla istediğim şeylere sahip olamayacağım ve mevcut durumu kabullenemeyeceğim. Ağır geliyor gerçekten kaldıramıyorum. Sıradan şeyler yani hepinizin zaman zaman yaşadıkları. Ama bu sefer umudum kalmadı gerçekten.
sözlüğün aynası tuhaf bir başlık. sorun şu ki sözlükteki özensizlik o kadar yüksek düzeyde ; çoğu yazar okumadan birşeyler yazıyor ve bu başlıkta yazanların neredeyse hepsi - ki bu entry de dahil - okunmamış oluyor. tek cümlelikler belki ama diğerleri böyle bayağı okunmuyor. herkes neredeyse aklından şu bakınızı verip geçiyor ; (bkz: durumumuz yoktu okuyamadık kardeş) . böyle kendi kendine sayıklamadan öteye gitmiyor bu başlık.

bir de eskiden ilk entry olmak adına 00:00 lar kovalanırdı falan . ne boş beleş işlermiş.

edit & itiraf : ben de baya kovalamıştım 00:00 ı yalan olmasın. boyum göğe erdi evet.
çok güzel insanlardan tanıdım bu sözlükte ama şimdi hiçbiri ortalarda yok. bir gittim hepiniz gitmişsiniz.
son zamanlarda, aslında çok değil ama, sözlüğe sadece boş yapmak için girip bişiler yazıyorum.
son zamanlarda, aslında çok değil ama, sözlüğe sadece boş yapmak için girip bişiler yazıyorum.
Bazı saf kötüler var başkası acı çeksin diye yanıp tutuşan onlardan nefret ediyorum, bazı haksızlıklardan nefret ediyorum. Paylaşım yaptığınız kişilere çok dikkat edin dostlar etrafta kötü niyetli çok insan var. Hiç ummadığınız insanlardan ummadığınız şeyler görüyorsunuz. Ama umut... Bunu yitirmeyin o zaman pek çok şeyi yitiriyorsunuz . Sevin pek çok şeyi, herkesi. "Severken hiçbir böcek hiçbir kuş yalnız değildir. "
savaşı kaybettim.
Bu gece uzun uzun yazasım var. Konuşamadıklarımı konuşasım...

Acaba insanlar bu yüzden mi delirir? içine biriktire biriktire taşıyamaz mı bu yükü de akıl terk eder? Neden kendim gibi açık açık konuşamıyorum? Düşüncelerim o kadar mı gereksiz? Ah be dünya ne zaman hayallerimdeki gibi olacaksın? Yapbozun asıl parçaları eksikmiş gibi hissediyorum. Bu his nasıl geçecek bilmiyorum.

Ben sevgiyle yaşıyorum hatta kıskançlıkla. Kıskanıyorum evet, mutlu insanları kıskanıyorum. Her şeyi mükemmel olan insanlar; hayatı, işi, dostu, aşkı... Şu dünyadan bu zamanları yaşamadan göçüp gitmek istemiyorum. Ailem dışında kendimi yuvamda hissettiğim bir adam, yüreğimi koşulsuz önüne serdiğim, gözlerine baktığımda sevildiğimi sonuna kadar hissettiğim... Görünce işte o, sevmekten gurur ve mutluluk duyuyorum dediğim adam bana doğru geliyor, gülümseyerek. içimi ısıtıyor. Onunlayken zaman duruyor, onu görünce kalbim çarpıyor... işte bu duyguyu yaşamadan ölmek ayıp değil mi?

Zamanları hep zorlarız biliyorum. Daha iyisi olacaktır ama biz sabırsız davranırız. Ama benim bu yalnız dünyada desteğe ihtiyacım var. Hayat arkadaşıma ihtiyacım var. Evet belki çok erken bu hayaller için ama en azından onu bulmak tanımak istiyorum artık. Kalbim daha fazla çarpsın istiyorum. Bazen hissediyorum yakında geleceksin. O günü sabırsızlıkla bekliyorum.
Hayatta en fazla korktugum sey hatta en büyük korkum karanlık. deli gibi oluyorum cildiracak gibi, zifiri karanlığı hayal bile edemiyorum hep bi ışık kaynağı olmak zorunda