bugün

Bayan kuaföründe saçımı kestirdiğim doğrudur.
Evet bi kere böyle güzel bişey yaptım saçımı kesen abla unutmam seni adında nuray'dı galiba ama aşırı sexydin.Saçımı keserken enseme dokunman dün gibi hatılarım vücudumda savaş borusu çalındı resmen o anda ama kendimi dizginledim ablam he bu arada bi daha gelicem belki bi kahve içeriz.
cok fotojeniğim
fotolarımı gören asık oluyor..
çok aşığım çok.. uyumuyorsam aşktandır.
Şu an Kanada'da küçük bir kasabadayım. Ve lanet olsun ki 20 gün sonra memleketten ilk öğrendiğim haber soma faciası. Allah ölenlere rahmet eylesin.
(#23837072)
normalde erken yatar ama 10 dakika önce online oldu. bu saatte kimle konuşuyor lan?
son yılımı da bitirmek üzereyim üniversitede.. yıla başlarken öyle tatlı umutlarım vardı ki bohçamda, her gün kalktığımda tazeleyip hayallerimle harmanlardım. aaah ah... kpss hayat felsefem olmuştu ve çok da ciddi bir çalışma başlatmıştım.. günlük 6-8 saat arası çalışma temposunun altına düşmemiştim ilk bir ay. gereğinin bu olduğuna inanıyordum ve hala da bu düşüncemde herhangi bir değişiklik olmadı. alanla ilgili hedeflediğim 6 ders mevcuttu ve her birine aitte 1000-1500 sayfa arası değişen ebatta kitaplarım vardı bitmesi gereken. kararlı sakin ve temkinli birde çalışma programım..

e'si bir ay sonunda okulda lisans bitirme projesi dersinin yani genel bilinen adıyla tez'in uygulamaya konulduğunu yarı cahil yarı şaşkın öğrendik. başlarda beni çok etkilemeyeceğini, kpss çalışmama mani olmayacağını düşünerek keyfimi kaçırmadım, umursamadım, toplantılarına katılmadım ve ön araştırma yapma gereği dahi duymadım. fakat sonra durumun ciddiyetini etrafımdaki sıkça yapılan tez muhabbetinden anlamaya başladım. yine o kadar sorun etmeden danışmanımın yanına gidip bi görünme kararı aldım. neticesinde ne olabilirki haftada bir saatte tez zımbırtısına zaman ayırırdım yani.

memleketin bulunmaz sanslılarından biri olduğumdan banada en idealist hocayla çalışma şansı denk gelmiş.. e idealist adamlara orjinal fikirler yakıştığı için, önümde kütüphanenin gazete arşivinde geçirilecek bi 2 ayım vardı.. aslında canını dişine takan bi adam olsa bu işi geceli gündüzlü kütüphaneden çıkmayarak 1 ayda halledebilirdi. o yönden sıkıntı yok, yani canımı dişime takmaya razıydım ben.. lakin dediğim gibi çok şanslı bi insan olduğum için 24 saat açık kütüphanenin gazete arşiv bölümü 9-4 arası mesai yapıyor.. gazeteler ödünç te alınmıyor.. işin bu aşaması veri toplama.. tam 2 ay memur gibi sabah 9 akşam 4 gazete fotoğrafladım. yani yazım aşamasına geçmedik henüz.. güz dönemi bittiğinde binlerce fotoğraf teslim ettik ekip olarak ve birde giriş bölümü.. ana konumuzdan uzaklaşmayalım; tabi bu arada benim kpss ilk bi aya oranla yalan oldu..danışmanın ikinci dönem sizin diğer danışman öğrencilerine göre hiç işiniz kalmadı demesi umudumu tamamen ikinci döneme taşıdı.. sanırım diğer grupların yapacakları işin üçte bi kadar bir işimiz kalmıştı.. ama o kadar zaman kaybetmiştim ki bu üçte birlik iş bile bana ağır geliyordu. ben ki çalışma hızımda düşüş olur diye kurban bayramında evime gitmemişken... kaybı kurtarmak için çalışma eforumu günlük 10 saate çıkarmam gerekiyordu üstelik..

dönem arası yeniden çalışmaya başladım ama değil 10 saat eski verime dahi ulaşamıyordum.. ha düzelecek ha düzelecek tekrar başladı dönem..

bu sefer pasif kalmadım hemen gittim danışmanın yanına ve yapılması gerekeni sordum.. bana çekilen fotoğraflardan benim konumla ilgili tarihler arası gazete fotoğraflarını verdi ve ikincil kaynak kullanmadan, fotoğraflara bakarak tarih okuması yapacağımı ve konumu bu temelde hikayeleştireceğimi söyledi.. üstelik diğer tez grubu danışmanları ile aynı ebatta. yani söylenildiği gibi üçte bir falan değil.. fazlası var eksiği yok.. dedim bi nzt atarım eve gidince yarın masanızda, 1 haftada kpss ye bakarım sonra ver elini sayıştay memurluğu.. anlamadı bu bi nzt falan tabi.. sonra görüşürüz dedim çıktım eve geldim.. oturdum sakin kafayla düşündüm.. programa baktım, tezin asgari sürede bitimini hesapladım. sonuç tez bittikten sonra tekrar kpss ye çalışmaya başlarsam kpss geceside çalışmak şartıyla 24 saatin 27 saati çalışmam gerekiyodu.. e dedim deneme çözmeden kpss ye girilmez günlük bunlara 1 saat daha ekle: 28 saat.. 24 saatin 28 saati çalışayım ki sınava hazır olayım.. şimdi eski programıma bakıyorumda bu günlerde seri denemelerde olmalıymışım.. tezi de geçenlerde bitirdim. yavaaaaaş yavaş. sindire sindir. kpss'ye de müracat ettim. sınav ortamını görmek gerek..

okul bitince mi? okul bitince ertelediğim planlarım vardı, bi sene gecikmeli olarak onları uygularım diye umudediyorum.. herşeyin hayırlısını istemek lazım bu dünyada.. hayırlısıyla seneye atanırız inşallah..

itiraf; kpss'ye hazırlanamamamdı işte..
hepi topu 2 saat uyuyabildim lan. bu ne amk?
Gelmiş bir de hesap veriyorum...

Eziklik bu olsa gerek.
Normalde insanları kırmayı sevmem. istemeden de kırdığım zaman üzülürüm. Kafama çok takarım. Ama biri bana hesap sorunca resmen beynim atıyo. Karşımdakini değil istemeden o anda bile bile kırasım geliyor. Nolursunuz hesap sormaktan vazgeçin birbirinize. insani yoldan yumuşak dilli olun. illa sen neden böyle yaptın, neden böyle dedin demeyin.
çalışıyorum çalıştıkça yöneticilerime sövüyorum. zaten mutlu değilim.
Küçükken düşünce acıyordu, şimdi düşününce...
Yine; yine ve yeniden uykudan "kabuslarla"uyaniyorum...
hala iş bulamadım.
Sigaradan acayip nefret ederim. Kokusundan rahatsız oluyorum. Ama rüyamda yılların sigara içenleri gibi tüttürdüğümü gördüm. Ve bu aralarda canım çok sigara içmek istiyor. Galiba neye aşırı nefret duysam gidip en sevdiğim oluyor veya tam tersi.
üniversite sınavında ea türkiye 3.sü olan sevgilimden ayrılacak kadar büyük eşeklik yaptım.
bazen kötü bir alışkanlığım olsa daha mutlu olacağımı düşünüyorum sonra geçiyor. böyle sigara falan. alkol hariç. o cıs.
Babamdan nefret ediyorum.. Kaç senedir hem de...
Kendime hep sorarım çok mu asosyalim diye.
özledim lan baya baya.
bundan 2 yıl önce çok sevdiğimiz, şu an üniversitede bölüm başkanı, üds hocamızın evinde üds sonrası kpds işin kendi kendimize toplanıp çalışıyorduk.

bir gün tanımadığım biri daha gelmişti. görür görmez acayip oldum allah'ım nerden gelmişti o? yanlış anlaşılmak istemedim. pat diye dalmak da istemedim. 2 veya 3 ders beraberdik. gözleri, konuşması, duruşu...

sonra ne mi oldu? dersler bitti. bir daha görüşemedik. ve ben onu hiç bulamadım. biraz önce yine baktım yok yok yok.

belki de bir ilişkisi var şu an. ama keşke bulsam da onu öğrensem bari.

içimde kaldın be duru güzellik, ben seni nasıl bulucam?
Karnımda anlayamadığım bir ağrı var, ama garip böyle.. içimde biri varmış gibi.. Hamile miyim neyim artık. *
Benim seninle ilgili duyguları mi görememezden gelmen ve sana ilgimi min halen devam ettiği bir süreçte ve halen sana dair yazı duygu ve düşüncelerimi belirtirken ve iyi gitmesini istediğim bir ilişkinin sonu olmasın isterken sence ben im amacım bu mu... amacım seni elde etmek değil zarar vermek hiç değil ve ayrıca kin ve nefret besemeye zamanı ve duygusu olmayan birisi olarak ben. Sana sevgilmin ve ilgi min dışında bir şey sunmadigim gibi isteğin dışında olacak şeylerden kaçırdım. Sebebi seni tanımak anlamak sevgini ilgini kazanmak ve değer katmaktir. Beni biraz daha farklı yere koysan farklı bir kültüre yaklaşan olsan ve paylaşımlarını zi sevgili gibi olmasını sağlasan aşk doğar bizden.....benden anlaman gereken bu.
Herkes yabancı, herkes degısmıs. Herkes baska yanı herkesın baska hayatı var aılem de dahıl herkesın. Benım, benım de kendıme bıle aıt olmayan bır hayatım var.
Baktım hala nefes alıyo, dayadım ağzına. Ama rüyamda.
güncel Önemli Başlıklar