yehhuuuu!!!!!! itiraf değil ama tatile 2 gün kaldıııı!!!!
onu ilk gördüğümde konuşmayı hiç düşünmemiştim sonra o benle konuşmaya başladı. bilseydi onu bu kadar seveceğimi konuşmazdı bence. gerçi hala bilmiyor.
kendimi artık bir eşya, bir makine gibi hissediyorum. sanırım birisiyle daha sevişirsem hüngür hüngür ağlayacağım sinirden, vicdan azabından. ne kadar iğrenç bir insan oldum ben ya. ne sevilmeyi, ne sevmeyi hak ediyorum birini. lanet olsun.
benim kafatasımda beyin yerine bok var. öyle olmasa davranışlarım farklı olurdu.
ayrıca burada yazdıklarımı da asık oldugum adamın okuyacagına inanıyorum.

ayrıca önceden platonigimle daha az görüşsek de daha çok konuşuyorduk. oysa şimdi aramıza hiyerarşi denilen bokun büyügü girdi. ben hiyerarşiyi sikeyim. şimdi insanlar aramızda birşey oldugunu sanmasın, ona meyilim belli olmasın diye ondan uzak duruyorum ama içim gidiyor. uzunca bir zaman onu daha çok görebilmeyi diledim ve onu daha çok görebilmek sadece bizi birbirimize daha laçka ve daha uzak insanlar yaptı. ben böyle dünyanın izzeti ikramını sikeyim.
itiraf ediyorum sitenin yeni tasarımı süper olmuş ve aslında geç bile kalınmış...
stajdan nefret ediyorum.
bugün hiçbir derse girmedim. bütün gün kantinde veya bahçede çayla sigara içtim. anne ve babacım özür dilerim. burnum kanadı zaten sonra.
babamdan nefret ediyorum.
Allah' tan o da benden ediyor.
zaten o yüzden evden kovdu.
şıpsevdiyim...
bugün ne yesem doymuyorum. sanki içimde bir ayı kurdu yediklerimin hepsini yiyor. hiç tokluk hissi hissetmiyorum. bildiğin hislerimi kaybettim. mısır gevreği, süt, yoğurt, kumru, döner, bunları 5 saat içinde yedim. su içiyorum içiyorum susuzluğum gitmiyor. yine sinirlendim sanırım ben.
ne zamandır yoktum. gülücük aldığım entrylere baktım ki ampul yandı. eski sevdiğime senin sayende uludağda yazıyorum demiştim de sanırım o beni bulmuş * selam ç. *
üzerimde acayip bir gerginliklik var. her an patlayacak gibiyim. tek bir konudan dolayı da değil üstelik. bir çok durumun meydana getirdiği bir gerilim bu. bense ne kadar dayanırım buna bilmiyorum.
ve dayanamadığımda yapmak istemediğim şeyleri yaparım diye korkuyorum.
çünkü o istemediğim şeyleri yaptığımda geri dönüşü olmaz bende. o nedenle sık sık derin nefeslere sarılır oldum son günlerde.
ama yorulduğumu hissediyorum.

bir an gelecek. bir zaman dilimi bu.
nefes dahi alamadığımı hissettiğim o andan bahsediyorum. yorulduğum nokta.
beklediğim şeyler gerçekleşmediği için vardığım o son çizgide,
herşey için çok geç olacak.

işte o ana kadar sadece bekliyor olacağım.
sakince.
çünkü olması gereken bu.
Çekip gitmek istiyorum uzaklara. Hiçbir şey yapmak gelmiyor içimden. Boşlukta gibiyim, her şeyden çok sıkıldım. Elden bir şey gelmiyor, biraz sessizliğe ihtiyacım var.
ego patlaması olabilir ama o kadar güzel gülüyorum ki gidip sigortalatasım geliyor.
Öyle büyük umutlarım olmadı benim, büyük düşlerim, özlemlerim, büyük beklentilerim olmadı.
Koşullarım beni oluşturdu ben acılarımı buldum. Herkes gibi yaşasaydım eğer,
yaşamı onlar gibi görebilseydim çarşılar yeterdi avutmaya beni.
Bir gömlek, bir ayakkabı, bir elbise; bir yemek lokantalarda; televizyon, halı, masa ve daha nice
eşya yeterdi yalnızlığı örtmeye, kendimi göstermeye, varolmaya, 'dar çevre yitikleri'nde önem kazanmaya...

Oysa ben bir akşamüstü oturup turuncu bir yangının eteklerine, yüreği avuçlarımda atan bir can yoldaşıyla
dünyayı ve kendimi tüketmek isterdim.
Öyle bir tüketmek ki, sonucu yepyeni bir "ben"e ulaştırırdı beni, kederli dalgınlığımdan her döndüğümde..
Bir ben ki tüm ilişkilerin perde arkasını görür de gülerdim sessizce yapay yakınlıklarına insanların.
Kim kimi ne kadar anlayabilir...

ömür hanımla güz konuşmaları

işte aynen böyle be sözlük ben de yoruldum bulutları kirpiklerimde taşımaktan...
bugün diyalize bağlı iken 200 küsür görsel ekledim sözlüğe.
ben aşkı tadamayacağım ya şair olabilirim, yazar olabilirim aşkı anlatabilirim ama aşkı, sevilmeyi tadamıcam.
Sanırım bir sigara içmeliyim. Evet sigara öldürür ve ben içmeliyim.
tolkien serisini bilmem kaçıncı kez koy önüme yine izlerim lan!!
depresyona giriyorum hissediyorum.
fazlasını yaptım bugüne dek yapabileceklerimin, daha da kalmadı. kimsenin meraklısı olmadım, olmam da. sevgi aşk yada her ne ise bir yere kadar evet demeni sağlayabiliyor, sonrası muallak. süreyi verdim, yap yapmazsan, ben bunu yaparım demekle bir etki yaratamazsın ben de. o lafları kurup ortaya attıktan sonra ben de ancak biraz daha kaybolursun, söylediğini yapmak için beklemek yerine, harekete geçmelisin. yaptığında da zaten sen de o kadarcık kalmışımdır, anlarım. o zaman senden kalan son kırıntıda yanar gider. belki 5 yıl sonra başka bir kadının saçlarında kokunu ararım, bulamayacak olsam da bir an bile pişman olmam yaşanılandan çünkü zaten o güne dek onur denen şeyin anasını bellemişimdir kendimde. vardır ya şarkımız, karanlıktadır o dakikadan sonra her şey, umursamam.
uzak mesafe ilişkilerine hep fikren bok atmışken tabii ki layığımı bulup olabilecek en uzak mesafede aşk yaşamam lazımdı. şikayetçi miyim? katiyen!

ancak o ales kazanılmazsa biraz üzüleceğim.
biraz artı oya ihtiyacım var. Şu giriye herbirinizden bir artı oy rica ediyorum.
asla sizinle dost olmayacağım. asla sizinle müttefik olmayacağım. asla sizinle herhangi bir ortak paydada buluşmayacağım.
böyle olması için nereleri bıraktım, "biz" leşip nefret dalgaları oluşturmanız "peki biz enayimiz" diye düşünmeniz için nereleri yarım bıraktım. iyi biliyorsunuz.
hep pusuda olacağım. bok çukurlarında olsamda, uyusamda, evlensemde; hep sinsi sinsi o bir kaşık suyun elime geçmesini bekliyor olacağım.
bunu bu güne kadar anlamamış olmanızı megalomanize yoruyorum.
Edit'li entry girmek (niyeyse artık) hoşuma gidiyor.